Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

       ANKARA'da iki Iraklı Kürt lideri ile yapılan görüşmeler ve dün ABD ve İngiltere ile birlikte yayımlanan "ortak açıklama", Türk hükümetinin Kuzey Irak'taki gelişmeler konusunda duyduğu kaygıları gidermişe benziyor.
Bu kaygılar, KDP lideri Barzani ile KYB lideri Talabani'nin Washington'da ABD Dışişleri Bakanı Albright'ın gözetimi altında yaptığı görüşmelerin ardından, 17 Eylül'de vardıkları anlaşmadan kaynaklanıyordu.
Bu mutabakat bazı olumlu noktalar (örneğin Irak'ın toprak bütünlüğünün vurgulanması, KYB ile KDP'nin kendi bölgelerinde PKK'nın üslenmesine izin vermeyecekleri gibi ifadeler) içermekle beraber, Ankara bu belgeye karşı sert tepki göstermişti.
* * *
TÜRKİYE'nin rahatsızlığı özellikle üç noktada toplanıyordu: Birincisi, Türkiye'nin Washington'daki görüşmelerin dışında tutulması idi. ABD Yönetimi, sırf kendi inisiyatifi ile ile iki Kürt liderini bir araya getirmiş, Türkiye Washington mutabakatının metnini ancak yayımlandıktan sonra elde edebilmişti...
Türkiye'yi esas kaygılandıran ikinci nokta, mutabakat metninde, iki Kürt örgütünün Irak'ın "federatif bir sitem"e kavuşmasını arzuladığına ilişkin cümle idi. Her ne kadar aynı cümlede bu "reform"un ülkenin toprak bütünlüğü ve ulusal birliği çerçevesinde gerçekleşmesi gerektiği belirtildi ise de, Ankara "federatif" sözcüğünden çok rahatsız olmuş, bu lafın telafuz edilmesinin zamansız ve yanlış olduğunu bildirmişti. Ankara'da bazı çevreler bunu Kuzey Irak'ta bir Kürt devletinin oluşturulmak istendiği şeklinde de yorumlamıştı.
Nihayet Ankara'yı rahatsız eden üçüncü nokta da, KDP ile KYB'nin, sınırların "teröristler ve başkaları" tarafından ihlal edilmesine engel olacaklarına ilişkin cümle idi. "Başkaları"ndan kastedilen kimdi? Sınırötesi operasyonlar yapmak zorunda kalan Türkiye mi? Yoksa Irak mı veya İran mı? Bunda açıklık yoktu...
* * *
BARZANİ ve Talabani ile Ankara'da yapılan son temaslar, ABD ve İngiltere ile ortaklaşa yayımlanan deklarasyon, şimdi bu noktaları aydınlatıyor ve Türk resmi çevrelerinde duyulan kuşkuları da dağıtıyor.
Türk yetkililer, alınan sonuçtan memnun. Bir kere, Ankara'daki son temaslar ve bu ortak belge ile, Türkiye'nin "süreç" dışında kaldığı ve inisiyatifin tamamen ABD'nin eline geçtiği konusundaki izlenime son veriliyor. Nitekim "Ankara süreci" yeniden gündemde. Bu çerçevede temaslar, çalışmalar devam edecek...
"Federatif sistem" konusuna da resmen açıklık getiriliyor. Irak'ın geleceğine ilişkin kararların "uygun zamanda bütün Irak halkı tarafından birlikte alınacağı" vurgulanıyor. Türk yetkililer Barzani ve Talabani'den bu konuda alınan açık - seçik sözü bağlayıcı bir taahhüt sayıyor. Bunun da, Irak Kürtlerinin, ABD veya başka dış güçlerin desteği ile, ayrı bir devlet oluşturma emellerine set çekmesi bekleniyor...
Ankara görüşmelerinde Barzani'den olduğu kadar Talabani'den de terörizm ile mücadele konusunda kesin söz alındı. Suriye'den kaçan PKK'lılara iki bölgede de sığınma veya barınma hakkı verilmeyecek. İki örgüt de Türkiye'ye, PKK'ya karşı mücadelesinde yardımcı olacak... Gerek Barzani, gerekse Talabani, Washington belgesinde sınır ihlali ile ilgili olarak teröristlerin yanı sıra "başkaları" sözcüğünden Türkiye'yi kastetmediklerini Türk yetkililerine resmen bildirdiler. Böylece bu konu da, Ankara'nın isteği doğrultusunda, açıklığa kavuşmuş oldu...
* * *
ŞİMDİ varılan nokta, Türkiye'yi rahatlatacak niteliktedir. Bütün mesele bundan sonra verilen sözlerin yerine getirilmesidir. Örneğin Talabani kendi kontrolü altındaki bölgede PKK'ya karşı önlem almakta ne kadar samimi davranacak? Kuzey Irak'ta geçici yönetim kurulurken, bölge Kürtleri "Irak'ın toprak bütünlüğü ve ulusal birliği" kavramına ne kadar sadık kalacaklar? Bunu zamanla göreceğiz.
Bu ve benzer soruların yanıtı da, önemli ölçüde, Bağdat'taki rejimin geleceğine bağlı. Saddam yönetimi devam ettikçe, Kuzey Irak'taki fiili durum kemikleşecek, hatta pekişecektir.
Ne var ki, Saddam da pek "gidici" görünmüyor. ABD'nin bugünlerde yeniden artan baskılarına ve tehditlerine rağmen.





Yazara E-Posta: s.kohen@milliyet.com.tr