Google’a “Devlet Bahçeli reddetti” diye yazdığınızda farklı konularda parti dışı ya da içinden MHP liderine önerilen ama kabul edilmeyen sayfalar dolusu örnekler geliyor. Hatta aralarında “Onu da reddetti” diye başlayanlar bile var. O nedenle olağanüstü kongre çağrısı yapan Sinan Oğan, Koray Aydın ve Meral Akşener’in yürüttüğü imza toplama girişimi çok anlamlı. Çünkü bu kez Bahçeli daha baştan “hayır” demesine rağmen her aday tarafından ayrı ayrı delegelerden toplanan noter onaylı yetki belgelerinin sayısı artıyor. Yani MHP’de Bahçeli’ye yönelik “Hayır havuzu” doluyor. Buna karşın genel merkez cephesi ise MHP’de muhalif adaylar arasında “öne çıkma, en fazla imzayı toplama” krizi yaşandığı havası vererek delegelerin kafasını bulandırma peşinde. Buna MHP’deki “algı operasyonu” da denilebilir.Dün bir zamanlar Bahçeli’nin çok yakınında olan bir isimle yaptığımız görüşmenin ışığında bu operasyonda gelinen nokta ise şu:
Olağanüstü kurultay için gereken 240-250 delegenin imzasına çoktan ulaşıldı. Ancak adaylar hem toplam hem de kendi hanelerindeki imza sayısını artırmaya çalışıyor. Nedeni açık. Genel merkeze gözdağı vermek ve birbirlerine karşı ellerini kuvvetlendirmek. Tabii aynı durum delegeler için de geçerli. Zira onlar da “Eğer tüzük kurultayı toplanır ve sonrasındaki bir olağanüstü kurultayda genel başkan seçiminin yolu açılırsa” diye siyasi gelecekleri açısından “yanlış kişiye” oynamayalım derdinde... Öğrendiğimiz kadarıyla, Bahçeli’ye destek açıklaması yapan İstanbul il delegasyonundan imza desteği verenler de varmış... Açıkçası, MHP’de tam bir fırtına öncesinin sessizliği var.
Peki, bu durum daha ne kadar sürer? Ya da imza toplama için bir süre var mı? Bu konudaki öngörüler de şöyle:
Belli bir tarih yok. Ancak geçmişte başka partilerdeki olağanüstü kurultay çağrıları uzayınca “İmza atan delegelerin iradesi değişmiş olabilir” gerekçesiyle yeniden istenince yaşanan sıkıntılar dikkate alınıyor. Bu noktada kritik süre en fazla üç ay. O nedenle de muhalif cephede fazla uzatmadan imzaları MHP Genel Merkezi’ne ulaştırmak havası hakim.
Gelelim en can alıcı noktaya, yani yeterli imzanın toplandığı netlik kazanırsa Bahçeli’nin tavrı ne olur sorusuna. Bunda da yanıt iki seçenekli:
- Bahçeli “hayır”cı tutkusunda ısrarcı olursa bazı delegeler baskıya boyun eğip imzasını geri alabilir. Onun için imza sayısının fazlalığına önem veriliyor. Genel merkez imza atan delegelerin üye kayıtları konusunda itirazlar (üye değil, düştü gibi) ya da disiplin kurulu gerekçelerini öne sürerek konuyu yargıya (geçmişte örnekleri yaşandı) taşıyabilir. Böylece kurultay işi sürüncemede kalabilir.
- Yeterli, hatta çok sayıda delegenin imzası karşısında Bahçeli birinci aşama olağanüstü kurultayı toplar, tüzük değişikliği gerçekleşirse de muhaliflere göre Devlet Bahçeli ikinci aşamada asla aday olmaz.
Bekleyip göreceğiz...
Ege’deki ölüm tekneleri