Organik tatilcilerin uğrak yeri

İstanbul’dan yola çıkıp yaklaşık iki saatlik bir yolculuğun ardından Kocaeli-Kandıra’da ormanla bütünleşmiş bir çiftliğe, Narköy’e ulaşıyoruz. Restoran kısmına ilerlerken yerdeki karalahanalar, biberler dikkatimi çekiyor. Meğer “yenilebilir peyzaj” dedikleri mimarinin içinden geçiyormuşuz. Narköy harika bir konuma ve doğal güzelliklere sahip bir organik tarım çiftliği. Aynı zamanda bir eğitim merkezi ve ekolojik otel. Nardane Kuşçu’nun 2002’de kurduğu Nar Eğitim ve Danışmanlık Merkezi’nin NLP, kaygı ve stres yönetimi gibi eğitim programları burada devam ediyor. Ama eğitimler sınıfta değil tarlada yapılıyor. Kurumsal şirketlere verdikleri eğitimlerin dışında bir de çocuklara özel Yıldızlar Kulübü adı altında bir kişisel gelişim eğitimi var.

Misafirlere oda kullanma kılavuzu veriyorlar
Narköy’ün mimarlarından biri de Nardane Hanım’ın kızı Beste Kuşçu. “Yenilenebilir enerjileri ne şekilde kullanmalıyız, sürdürülebilir yaşam nasıl bir şey, mimari ve sosyal açılımı nasıl olmalı, tarımdaki açılımı nedir? Bunların üzerinde çalıştık” diyor.
Tesislerdeki odaların tasarımları için bir sene boyunca güneş açıları, yağmur, rüzgar oranlarını hesaplanmış ve odalar sürdürülebilir enerji prensibine uygun dizayn edilmiş. Odalarda klima yok. Kışın ise hem oda hem su sıcaklığı elektrikli ısıtıcılarla destekleniyormuş. Misafirlere odalarının anahtarıyla birlikte tüm bunları açıklayan bir “oda kullanma kılavuzu” veriyorlar. Beste Kuşçu: “Tekstillerde de yüzde yüz pamuk ya da organik ürünler kullanıyoruz. Temizlik malzemelerimiz de ekolojik. Ayrıca alt yapı üzerine de çok çalıştığımız için buradaki gri su dediğimiz yağmur ve direnaj suları bir depoya gidiyor ve sonra tekrar sulamada kullanılıyor. Siyah su dediğimiz tuvalet ve duş suları ise arındırılıp rezervuarlara geri basılacak, onun da altyapısı yapıldı.” diyor.
Narköy’de ürünlerin yüzde 80’i çiftlikte üretiliyor. Türk, Hitit, Mevlevi mutfağından yemekler, Nardane Kuşçu’nun kendi aile kültüründen gelen özel tariflerle hazırlanıyor. Oda servisi yok ama “yenilebilir peyzaj” konseptine göre misafirler odalarına giderken gördükleri herhangi bir meyveyi koparıp odalarına götürebiliyor ya da isterlerse kendileri yemek pişirebiliyorlar.
Narköy’de hiçbir şey ziyan edilmiyor. Çöpler bile! Çiftlikteki tüm organik atıklar geri dönüşüm işleminden geçirilerek temiz topraklar elde ediliyor.

Zengin bir tohum bankası
Narköy aynı zamanda Türkiye’nin en zengin tohum bankalarından. Tohum kartelasında yaklaşık 800 küsur çeşit tohum var. Bir 400-500 çeşit tohumları daha olduğunu ama buraya sığdıramadıklarını söylüyorlar.

Narköy’de dağ bisikletine binmek, ormanda yürüyüş, ürün toplama gibi birçok ücretsiz aktivitenin yanı sıra, Kerpe koylarında dalga sörfü, at binme, peynir yapımı gibi ücretli aktiviteler de var. Fiyatları aktiviteye göre değişiyor.

Narköy’de 800 küsur çeşit tohum var.

Narköy’ün özel tariflerinden...

Konaklama bedeli günlük kişi başı 300 lira.

Her kültürden gönüllüler

Dünyanın her yerinden buradaki yerel kültürü, organik tarım ve sürdürülebilir yaşam sistemini öğrenmek için gelen her yaştan ve her kültürden pek çok kişi var. Kalma ve yemek karşılığında herhangi bir para alışverişi olmadan çiftliğin işlerine yardım ediyorlar. Beste Kuşçu “Kendi tariflerini paylaşıyorlar mesela, birlikte yemek yapıyoruz. Bir keresinde Budist bir rahip gelmişti, birlikte meditasyon yaptık” diyor.