11.05.2025 - 11:54 | Son Güncellenme:
Kazım BULUT/DHA
Marmara Denizi'nde 2021 yılında büyük zarara yol açan müsilaj yeniden gündemde. Bursa'nın Mudanya ilçesinin ardından Gemlik ilçesinde de denizi müsilaj kapladı. İlçenin turistik mahallelerinin sahillerinde oluşan tabaka, endişeye yol açtı. Alanında uzman akademisyenlerin Marmara Denizi’nde yaptığı ölçümler ve gözlemler, müsilajın özellikle 20-30 metre derinliklerde yoğunlaştığını ortaya koydu. Uzmanlar 2021 yılına benzer bir krizin yeniden yaşanabileceği uyarısında bulundu.
Yaz sezonunun başlamasıyla, Bursa ve İstanbul’daki tatilcilerin akın ettiği, Gemlik Körfezi’nde sıralanan Kumla, Karacaali ve Narlı mahallerinin sahillerindeki müsilaj hem esnafı hem de vatandaşı tedirgin ediyor. Müsilajın hem denizdeki canlı yaşamını hem de turizm sezonunu olumsuz etkileyeceğini söyleyen Kumla Mahalle Muhtarı Kazım Ata, “Gemlik’in güzide sahil kesimlerinden biriyiz. Ancak bu yıl tüm Gemlik sahilinde olduğu gibi Kumla sahilimiz de müsilaj belasıyla uğraşıyoruz. Hemen hemen 15-20 gündür aralıksız müsilaj sahilimizi tehdit ediyor” diye konuştu.
‘OKULLAR KAPANINCA 200-300 BİN KİŞİ KUMLA’YA AKIN EDİYOR’
Kıyı kesiminin acilen temizlenmesi gerektiğini belirten Ata, “Bunun bir çözümünün olması gerekiyor. En azından kıyıdaki sahil temizliğinin yapılması lazım. 10-15 gün içinde, okullar da kapandıktan sonra en az 200-300 bin kişinin Kumla’ya akın etmesini bekliyoruz. Bu şekilde çok kötü durumda” ifadelerini kullandı.
‘OLTALAR DİPTE TAKILIYOR’
Av sezonunda müsilajın ağlarına yapışmasıyla denizden boş dönen ve ağları zarar gördüğü için sezon süresince denize açılamayan balıkçılar ise körfezde olta balıkçılığı yapıyor. Ancak müsilaj buna da izin vermiyor. Olta balıkçısı Hasan Basri, “Tekneler bile balığa çıkamıyor, o kadar berbat. Hele dün denizi tanıyamazdınız, bembeyaz, sanki kum içinde. Hiç temizlenmiyor. Balık tutamıyor insanlar, bol bol olta atıyor. Oltası bile pislik içinde çıkıyor. Dipte de olta takılıyor. Dip balıklarına çok zararı var. Bu denizde balıklar oksijen alamıyor. O kadar pis ki” dedi.
‘KIŞ AYLARINDAN İTİBAREN MÜSİLAJ OLUŞUMU BAŞLAMIŞTI’
Müsilajın balık çeşitliliğine olumsuz etkileri olduğuna dikkat çeken ve birçok nehrin birleştiği Marmara Denizi'nin kış aylarından bu yana uyarı verdiğini söyleyen BUÜ Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Efsun Dindar ise yaşanan durumun sürpriz olmadığını ifade etti. Doç. Dr. Dindar, “Yaz sıcaklarının artmasıyla birlikte, deniz suyunun sıcaklıkları da artış göstermeye başladı. Müsilaj da maalesef deniz suyu sıcaklığının artmasıyla birlikte yüzeyde kendini göstermeye başladı. Geçtiğimiz kış aylarından itibaren biliyoruz ki denizin derinlerinde müsilaj oluşumu başlamıştı ve canlı yaşamını tehdit etmeyle ilgili riskler barındırıyordu ve şimdi de gördüğümüz manzara aslında bunun tam anlamıyla gerçekleşmeye başladığının göstergesi” diye konuştu.
‘CANLI EKOSİSTEMİ ÇOK BÜYÜK TEHLİKE ALTINDA’
Atık su deşarjları ve derelerle kirliliğin Marmara Denizi’ne taşındığını ve bunun da müsilajın çok hızlı tetiklenmesine neden olduğunu belirten Dindar, şunları söyledi:
“Müsilajın sebeplerinden en önemlisi, azot ve fosfor yükü açısından yüksek suların Marmara Denizi ile buluşmasıydı. Hem Marmara civarındaki yoğun nüfustan kaynaklı evsel nitelikteki atık sular hem kullanım suları hem derelerin, nehirlerin taşıdığı kirli sular hem de arıtılmadan bırakılan ya da derin deniz deşarjlarıyla bırakılan sular maalesef deniz suyunun azot ve fosfor yükünü artırarak, fitoplanktonların hızla artmasına ve denizin içerisindeki oksijenin tükenmesine sebep oluyor. Böylelikle de maalesef canlı ekosistemi, çok büyük bir tehlike altına giriyor. Oksijenin olmadığı bir ortamda, maalesef canlılık da kendini kaybetmeye başlıyor. Ve dibe çöken, oksijenli solunumla yaşayan canlılar, bulanıklık oluşturmaya, deniz dibini sümüksü bir yapıyla kaplayarak, oradaki canlıların da hava alamamasına sebep oluyor.”