The Others Sanatist gençler 'ruhsal' incelemede

Sanatist gençler 'ruhsal' incelemede

27.01.2000 - 00:00 | Son Güncellenme:

Sanatist gençler 'ruhsal' incelemede

Sanatist gençler ruhsal incelemede


Cennet Nar İstanbul


       Ortaköy'de Şehriban Coşkunfırat'ı öldürdükleri ve şeytana taptıkları iddia edilen üç sanığın yargılandığı davada yine arbede çıktı. Duruşmada ifade veren Gülşah Dinçer, 'şeytana tapan' olduğu iddialarını kabul etmezken, mahkeme heyeti sanıkların akli dengesinin yerinde olup olmadığının tespit edilmesini istedi.
       İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki dünkü duruşmaya "idam" istemiyle yargılanan tutuklu sanıklar Dinçer, Ömer Çelik ile Engin Aslan katıldı. Coşkunfırat'ın yakınlarının dinlendiği duruşmada, Dinçer ilk kez ifade verdi.
       Olay günü Engin, Ömer ve Şehriban ile Ortaköy'de buluşup, içki içtiklerini söyleyen Dinçer, sahilde bulundukları sırada deprem olduğunu ve koruluğa gittiklerini söyledi. Aslan ve Çelik'in Coşkunfırat'ı boğarak öldürmeye çalıştığını anlatan Dinçer, "Bana Şehriban'ı bıçaklamamı söylediler. Bunun üzerine bıçağı aldım. Ömer'e vurmak isterken, yanlışlıkla Şehriban'ın bacağına isabet etti. Daha sonra Şehriban öldü. Biz de olay yerinden ayrıldık" dedi. Şeytana tapmadığını belirten Dinçer, polisteki ifadesinin de işkence altında alındığını iddia etti.
       Avukat Neslihan Toraman, müvekkili Gülşah Dinçer'e işkence yapıldığını belirterek, bu konuda 21 Eylül 1999'da rapor alındığını söyledi. Toraman, Dinçer'in poliste alınan ifadelerinin dosyadan çıkarılmasını istedi.

'Toplumdan dışlandım'

       Sanıklardan Aslan'ı yedi aydır tanıdığını anlatan Dinçer, "Engin içki içtiğinde saldırgan olurdu. Daha önce içki içtiğinde de beni dövmüştü. Bu durumu aileme söylediğimde 'seni sevdiği için kıskanıyordur' dediler. Ben de sesimi çıkarmadım. Ayrıca bakire olmadığım için aile kuramayacağımı ve toplumdan dışlandığımı düşünüyordum. Bunun için Engin'i bırakmıyordum" diye konuştu.
       Mahkeme sanıklardan Aslan ve Çelik'in akli dengesinin yerinde olup olmadığının tespit edilmesi için Adli Tıp Kurumu'na sevk edilmesini kararlaştırdı. Duruşma eksik belgelerin tamamlanması için ertelendi.

Duruşmada arbede

       Zinnur Gülşah Dinçer ifade verdiği sırada, izleyici koltuklarında oturan Coşkunfırat'ın yakınları fenalık geçirdi. Bulundukları sıraların üstüne çıkan Coşkunfırat'ın yakınları, "Biz Mardinliyiz, hepiniz öleceksiniz" diye bağırmaya başladı. Polis olayları yatıştırmada yetersiz kalırken, duruşma salonu boşaltıldı.