Koronavirüs tanısıyla yoğun bakımda tedavi gören “Çok Gezenti”nin sunucusu Burak Akkul hakkında sosyal medyada yazılanlar kayınbiraderi Hüseyin Arslan’ı isyan ettirdi:
“Burak, bildiğiniz üzere hastanede. Dün akşamüzeri yoğun bakıma alındı. Okuduğu haberler ve duygusal kişiliği mücadelesinde yorucu bir hal aldı. Bu nedenle ilaç verilmek suretiyle uyku halinde tedavisine devam ediliyor. Akşam saatlerinde hastaneye giderek doktoruyla görüştüm ve ellerinden gelen en iyi şekilde Burak’la ilgilendikleri bilgisini aldım. Bununla beraber, hepinizden bir ricam, bir itirazım var.
‘Burak Akkul vefat etti’, ‘Burak öldü’ gibi kesin ifadeler tamamen vicdandan yoksun, acımasız bir şekilde bizleri, ailesini ve sevenlerini dehşete düşürüyor.
Burak’la birlikte hayatının anlamını bulduğuna inandığımız kalbi sevgiyle dolu biricik kız kardeşimi, meleğimi bu sabah delirmek üzere evinden aldım.
Tek sebebi bu fütursuzca atılan ‘kaydedin bu tweeti, bakın dediğim çıkacak’ içerikli, bir bilgiye sahip olunmadan, bir insanın
Magazin gaze-tecili-ğine başladığım 1980’li yılların başıydı...
O dönemde çalıştığım gazete bana, İstanbul’un ikinci sınıf gazinolarının assolistleriyle dizi röportaj yapma görevi vermişti. Muhterem Nur-Müslüm Gürses çiftiyle tanışıklığım da o yıllara uzanır.
O yıllarda Cankurtaran’dan Bakırköy’e, Taksim’den Sarıyer’e ikinci, üçüncü sınıf gazinolar benden sorulurdu. O zamanlar Adatepe’de oturduğum için Anadolu yakasındaki gazinolar da benim kapsama alanımdaydı.
Bir akşam Müslüm Gürses’in sahne aldığı Samatya’daki Kamacı Gazinosu’na gittim. “Müslüm Baba”nın yeni şöhret olduğu dönemdi.
Şimdilerde koronavirüsten başka önemsediğimiz bir şey var mı?Şimdilerde koronavirüsten başka önemsediğimiz bir şey var mı?Yok.Ne iş, ne para, ne ev, ne araba, herkesin tek derdi koronavirüse yakalanmamak.Bunu başarmanın tek yolu var, o da birey olarak üstümüze düşeni yapmak.Bunlardan biri ne?Yurt dışından gelenler, virüsün kuluçka süresi olan 14 gün boyunca evlerinde kalıp, enfeksiyonu kapmışlarsa başkalarına bulaştırmasın. Çünkü çok hızlı yayılan bir virüs bu.Türkiye günlerdir, ünlüsünden umrecisine yurt dışından gelip, ‘14 günlük karantina kuralları’na uymayanları tartışıyor.Sırf kendilerini düşünüp, toplum sağlığını hiçe sayanlardan biri de çıkıp, “Yaptığım yanlıştı. Egomun esiri oldum, toplum sağlığını hiçe saydım” deyip, özür dilemiyor.Yaptıkları yanlışın farkında mı değiller, egoları mı hatalarını kabullenmeye izin vermiyor yoksa insan mı sevmiyorlar?
Yasağı deliyorlar
Ebru Şallı, Beren Saat ve Kenan Doğulu, haklarındaki onca eleştiriye rağmen tek kelime etmedi.
Şeyma
“Trump; koronavirüs testi yaptırmış. Hadi inşallah, Rabbim büyüksün.”
ABD Başkanı Donald Trump’ın talimatıyla Kasım Süleymani’yle birlikte öldürülenlerin yakınları böyle bir tweet atsa, derim ki yüreklerine düşen acı ve öfke geçmediği içindir.
Trump’ın koronavirüs testinin pozitif çıkmasını -negatif çıktı- isteyen kişi, haber kanallarının ‘kanaat önderi’ sayıp sıkça ekranlara çıkardığı Prof. Dr. Bahadır Erdem.
“Bir hukukçu olarak size yakışıyor mu bu? Kim olursa olsun kişinin yaşam hakkı savunulmalı, ölmesi değil” şeklindeki eleştirileri görmezden gelen Erdem, söz yazarı ve besteci Şehrazat’ın, “Onlara bir şey olmaz, çoktan aşılanmışlardır” yorumuna şu yanıtı verdi:
“Çok doğru. ‘Kötüye bir şey olmaz’ derdi eskiler. Zaten muhtemelen dünyaya ‘Turp gibiyim’ açıklaması yapsın diye test yapmışlardır. Ama yine de belli mi olur? İnsan plan yapar, kader gülermiş.”
Trump, Amerikalılar için ‘iyi’
CSestion Ajans’ın çektiği, Fatih Türker’in yönettiği, Mustafa Sandal’ın muhteşem oynadığı Vodafone FreeZone Müzik Yarışması’nın reklamına bayıldım. Vodafone FreeZone Müzik Yarışması’na katılacaklar için Unkapanı bir şey ifade etmeyebilir, ama 40 yaş ve üstündeki şarkıcıların arenasıydı Unkapanı Plakçılar Çarşısı.
Müziğin insanlara plak, kaset ve CD’lerle ulaştığı yıllarda tüm şarkıcıların yolu Unkapanı’ndan geçti. Kimileri amacına ulaştı, kimileri de “Kurtkapanı”nda heba oldu.
Mustafa Sandal’ın reklamda canlandırdığı tip, Unkapanı’ndan çok, Kurtkapanı “Plakçısı” aslında. Telefonla konuştuğu “Muhittin”e “Oğlum yakında plak, kaset falan bitiyormuş, CD diye bir şey çıkacakmış. Yeni madenler keşfetmeye geldik” diyen “Ünkapanı Edition” eşrafından plakçı, “Bir Demet Tiyatro”daki “Saldıray Abi”nin akrabası gibi.
Sandal’ın canlandırdığı “Plakçı”, ses yarışması için gelen kızın sesiyle değil gözleriyle ilgileniyor.
Pazartesi akşamüzeri, bugün vizyona girmesi planlanan ‘Müstakbel Damat’ın oyuncuları İlker Ayrık, Hande Soral ve Ayça Erduran’la söyleşi yapıp, salı sabahı Muğla’ya gittim.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca gece yarısı, Türkiye’de ilk koronavirüslü hasta olduğunu açıklamasa bugün Alice’de üç oyuncuyla yaptığım sohbet olacaktı.
Felaket tellallarının, “Bizde de var ama gizliyorlar” diye diye çağırdığı koronavirüs sonunda ülkemize gelince, gündemi altüst etti.
Pervasız Yapım, çarşamba sabahı, akşama yapılacak galayı iptal ettiğini, akşam üzeri de yapımın vizyon tarihini ertelediğini duyurdu.
Hal böyle olunca ben, üç oyuncuyla söyleşinin üzerine bir bardak soğuk su içtim. Çünkü film gündemden çıktı.
Kolonya bile yok
Çarşamba gece Milas-Bodrum Havalimanı’ndan Sabiha Gökçen’e uçuşum vardı. Sağlık Bakanı’nın yaptığı açıklamadan sonra Muğla’da maske peşine düştüm. Değil maske, kolonya bile kalmamış meğer
Ufuk Özkan, Mehtap Bayri, Ayça Varlıer, Erkan Sever ve Aslı Omağ’ın başrollerini paylaştığı ‘Kalk Gidelim’ dizisi, TRT 1 ekranında 100 bölümü geride bıraktı. Çoğu projenin değil sezon sonunu getirmeyi, 1-2 ay bile tutunamadığı ekranlarda üç yıl önemli bir başarı. Üç sezonda dizi üç senarist, dört yönetmen değiştirdi.
‘Kalk Gidelim’in 101’inci bölümünde yönetmen koltuğuna Muğla’da en çok dizi çeken isim oturdu. Mustafa Şevki Doğan, ‘Baba Ocağı’, ‘Düriye’nin Güğümleri’, ‘Güzel Köylü’ ve ‘Hanım Köylü’den sonra Muğla’da başlayıp devam eden ‘Kalk Gidelim’in yeni yönetmeni oldu. Yapımın senaristi ilk sezon, Mustafa Şevki Doğan’ın yıllarca birlikte çalıştığı Baykut Badem’di. Doğan’ın çekmeye başladığı diziyi, “Dalya” dedikten sonra yeniden Baykut Badem yazmaya başladı. Projenin oyuncu kadrosuna Arzu Oş katıldı.
Diziyi sevenlerin çekim yapılan yerleri sıkça
Hadise’nin Sinan Akçıl şarkısı ‘Düm Tek Tek’le Eurovision’a katılmasının üzerinden 11 yıl geçti. Şarkıcıyla müzisyenin iş ve aşk ilişkileri biteli 10 yıl oldu.Bu sürede köprünün altından çok sular aktı, ikisinin hayatına başka insanlar, aşklar girdi. Akçıl, Burcu Kıratlı’yla evlendi, Hadise oyuncu Kaan Yıldırım’la beraber.Hal böyleyken Akçıl, konuk olduğu ‘2. Sayfa’da eski aşkı Hadise’yle ilgili soruları taca atmayıp, yanıtladı.Ancak şarkıcı, eski aşkı Hadise’yi korurken “İlişkimiz onun yüzünden bitti” dediği abla Hülya Açıkgöz’e acımadı:“Hülya Açıkgöz’ün kardeşine yaptığı kötülük.com. Zamanında söylediğim her şey bir bir çıkıyor. Hülya, kimseyle anlaşabilecek yapıda bir tip değil. Aileden birisinin menajerliğini yapmasını doğru bulmuyorum. Bir süre sonra karşılıklı sevginin yerine araya para girmeye başlıyor.”Aynı gün Instagram takipçilerimden biri DM’den bana şöyle bir mesaj