<#comment>#comment>"Kontrollü gerginlik" lafını Ramallah'ta işitmiştim.
Gün batımına yakın, eski model bir arabayla Batı Şeria'ya giriyorduk. Yol kenarında Filistinli çocuklar sapanlarını onarıyorlardı.
Birden, kontrol noktasının ötesinden İsrail askeri, göz yaşartıcılar atmaya başladı. Ortalık yangın yerine döndü.
Hengamenin tam ortasına düşmüştük.
O sırada Filistinli gençlerden birinin "Bu saatte ne çatışması" diye söylendiğini duyduk.
Tuhafıma gitti.
<#comment>#comment>Halen Yaser Arafat'ın abluka altında tutulduğu Ramallah'a geçen yıl gitmiştim.
Şimdi cadde aralarında fütursuzca gezen İsrail tanklarını gördükçe orada tanıştığım insanları hatırlıyorum.
Bunlardan biri, Dilek'le birlikte evine konuk olduğumuz Filistinli desinatör Nataşa'ydı.
Adını, Tolstoy'un "bir halkın istilacılara karşı direnişi"ni anlatan ünlü romanı Savaş ve Barış'ın kahramanından alan Nataşa, en çok 18 yaşındaki oğlu için endişelendiğini anlatmıştı:
"Okulu Kudüs'te, evimiz Ramallah'ta... Aradaki 20 kilometreyi gidip gelmek zulüm. Her giriş çıkışta İsrail polisi durduruyor. Artık evde tutamıyorum. Eskiden gitar isterdi benden, şimdi Kaleşnikof istiyor."
<#comment>#comment>37 yaşındaki Ulviye Hanım yün örgü hırkası içinde başı önde oturuyor ve "Bizi bu chat işi mahvetti" diyor:
"Eşim internette chat (sohbet) yapıyor, tanıştığı çiftleri evimize çağırıyordu. Toplu seks yapıyorduk.""Olay mahalli" Teksas'ın Dallas'ı değil; Manisa'nın Salihli'si...
Zamanla Ulviye Hanım, grup çalışmasından bıkmış ve yine internetten tanıştığı Mustafa Bey'le birlikte olmaya başlamış. Bir gün Mustafa Bey'le eve geldiklerinde kocayı alkollü bulmuşlar. Başına teflon tavayla vurup 3 yerinden bıçaklamışlar.
"Hayatımızı bilgisayarda chat mahvetti" diyordu Milliyet'teki haberde Ulviye Hanım...
* * *
<#comment>#comment>
Avrupa'nın en gözde eğlence programı sayılan ve Alman ZDF'de yayımlanan "Bahse var mısın"ın (Wetten Dass) dünyaca ünlü konuklarından biri "Dansın Sultanları"ydı cumartesi gecesi...
Diğer konuklar: Britney Spears, Celine Dion, Rod Steward, Joe Cocker..."Sultanlar", bu muhteşem kadroyla birlikte sahne aldılar.
Programdan sonra kuliste, Britney Spears, yanlarına gelip "Great show" ("Muhteşem bir gösteri") sözcükleriyle kutladı.
Ardından Celine Dion danslarını taklit etmeye çalıştı.
<#comment>#comment>En çok bastırmaya çalıştığımız duygular aslında en fazla bize ait olanlardır ya...
...korktuğumuz, gizlediğimiz, kendimize saklayıp, kendimize yasakladığımız, ölesiye arzularken, kıyasıya caydığımız...
...kaçtıkça yakalandığımız...
Biraz olgunlaştığında insan, asıl benliğinin, yüzünden ışıl ışıl vitrine çıkardıklarında değil, arka depoda en derine sakladıklarında gizli olduğunu fark ediyor.
Toplumlar da öyle galiba...
En çok lanetledikleri, aslında kendilerini en çok ele verenleri...
<#comment>#comment>Köşemiz bugün sizlere sıkı bir araştırmacı gazetecilik örneği sunmaktan gurur duyuyor.
ABD'nin Ankara Büyükelçiliği, Başkan Yardımcısı Dick Cheney'ye Türkiye ziyareti öncesi bir bilgi notu verip "Halkın sempatisini çekmek istiyorsan her yerde Türkleri öv, Türkiye'nin stratejik öneminden, müttefikliğinden söz et, 'Model bir ülkedir' filan gibi iltifatları konuşmalarına serpiştir" demiş ya...
Acaba bu tavsiyelere daha önceki buluşmalarda uyulmuş mu diye şöyle bir arşivlere baktık...
Anladık ki, aşığımız, yarım asırlık ilişkimiz boyunca "ilan - ı aşk" cümlelerini hiç değiştirmemiş.
* * *
<#comment>#comment>Ömrümün ilk 15 yılı, dingin bir mahallede, 3 katlı pembe bir evin sobalı küçük dairesinde geçti.
Kiracıydık. 1 oda, 1 salon... Bir de asmalı, minicik balkon...
Önünden dere akarmış ben doğmadan...
Dere, doğduğum gün taşmış ve sel suları bizim evi basmış.
Ben kendimi bildiğimde, dere kapatılmış yerine yemyeşil bir çocuk parkı yapılmıştı.
Yukarıda ev sahibi Faize Hanım'lar, arkada top oynamaya müsait bir arsa vardı.
<#comment>#comment>"Panik atak" psikolojik bir hastalığın adı...
Ben, bir dostumun başına gelince ilgilenmeye başladım ve son 10 yılda, özellikle metropollerde hızla yayıldığını öğrendim.
Halen her 4 kişiden 1'inin "panik ataklı" olduğu söyleniyor.
Hastalık o kadar popüler ki, adına bir rock topluluğu, bir de internet sitesi var. (Panik - Atak@com)
* * *
Panik atak, "aniden ortaya çıkan, yoğun kaygı - bunaltı - korku karışımı bir nöbet"...Nedensiz gelen ve 10 dakikada zirveye ulaşan bu nöbet, çarpıntı, terleme, ürperme gibi belirtilerle doğuyor ve öyle yoğun bir endişeye yol açıyor ki, insan o an kalp krizi ya da felç geçireceğini, aklını kaçıracağını, düşüp bayılacağını hissediyor; sonunun geldiğini sanıyor.