Türk ve Türkiyeli

18 Eylül 2003

Bugün "Türk" bizatihi "Türkiyeli" anlamına gelmiyor mu?"Türk" bu anlamda kullanılmıyor mu?Ülkemizde kullanılan "Türk"te ırk yok, ırkçılık yok, bir ülkeye, yani bu ülkeye mensubiyet var.Alt kimliğiniz ne olursa olsun "Türk" Türkiye vatandaşı, bu ülkenin vatandaşı olan anlamına geliyor, genellikle öyle anlaşılıyor, öyle de kullanılıyor.Türkiye Cumhuriyetinde bu kelime birleştiricidir, bütünleştiricidir. Bugün buna farklı anlamlar yüklemek, ayrımcı hale getirmek bu ülkenin yararına olamaz.***"Birlik içinde çeşitlilik ya da çeşitlilik içinde birlik" kolay değildir ama Atatürk Türkiyesi bunu başarmıştır.Farklı kökenden de gelseler bir ülke üzerindeki insanların barış içinde yaşaması üst bir çatı altında uzlaşmalarıyla mümkündür. Türkiyede bu çatıyı "Türk"lük ifade ediyor, öyleyse "Türkiyeli"ye ne gerek var.Bu, kafa karışıklığı dışında, bir bölünme, kopma arzusunun da ifadesi sayılamaz mı?Kurtuluş Savaşının önderi, Cumhuriyetin kurucusu Atatürk daha o zaman "Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde yaşayan herkes Türk"tür tanımıyla Türk kelimesinin bir ırkı değil, ülkemizin tüm vatandaşlarını kapsadığını açıklamış değil mi?***KONDAnın 1993te yaptığı bir anket, vatandaşların büyük

Yazının Devamı

Türk ve Türkiyeli

18 Eylül 2003

<#comment>
<#comment>
Sorun yaratmada üstümüze yok. "Türk" varken "Türkiyeli" bunlardan biri.
Bugün "Türk" bizatihi "Türkiyeli" anlamına gelmiyor mu?
"Türk" bu anlamda kullanılmıyor mu?
Ülkemizde kullanılan "Türk"te ırk yok, ırkçılık yok, bir ülkeye, yani bu ülkeye mensubiyet var.
Alt kimliğiniz ne olursa olsun "Türk" Türkiye vatandaşı, bu ülkenin vatandaşı olan anlamına geliyor, genellikle öyle anlaşılıyor, öyle de kullanılıyor.

Yazının Devamı

İnce uzun yolun sonu

11 Eylül 2003

Ortalık toz duman. Lehte aleyhte konuşan konuşana.Özal, "Uzun ince bir yoldayız" demişti. İşte o yolun sonuna gelindi.Avrupa Birliği anayasasının hazırlandığı bugünlerde "Topluluğun dini Hıristiyandır" maddesi kabul edilirse ABnin kapıları zaten ilelebet Ankaraya kapatıldı demektir.Üyelik müzakerelerinin başlamasıyla ilgili tarihin henüz verilip verilmeyeceği belli olmadan Türkiye aleyhtarları adeta atağa kalkmış gibiler.Alman anamuhalefeti, Hıristiyan Demokratlar Ankaranın AB üyeliğine karşı oluşlarını açık seçik seslendiriyorlar.Lider Angela Merkel, "ABnin durumu Türkiyenin alınmasına müsait değil" diye kesin konuşuyor.Türkiye karşıtlığını ilke edinenlerden biri olan Avrupa Konvansiyonu Başkanı Giscard dEstaing de "Türkiyenin ABye üyelik girişimlerinin olumlu sonuç vermesi imkânsız" diye engellemeye devam ediyor.Alman iktidar partisi Sosyal Demokratlar Tayyip Erdoğanın son ziyaretinde de görüldüğü gibi "Türkiye - AB ortaklığı"ndan yanaymış gibi izlenim veriyorlar. Peki ama bu iktidarın İçişleri Bakanı Otto Schilynin sözlerini nasıl yorumlamalı; "Doğruyu söyleyelim Türkiyenin AB üyeliği uzun zaman alır."Türkiye karşıtlarının gücüne bakıp tanınmış iktisatçı Prof. Dr. Lester Thurow

Yazının Devamı

İnce uzun yolun sonu

11 Eylül 2003

<#comment>
<#comment>
AB, 2004 sonunda Türkiye'ye üyelik müzakereleri için tarih verir mi, vermez mi?
Ortalık toz duman. Lehte aleyhte konuşan konuşana.
Özal, "Uzun ince bir yoldayız" demişti. İşte o yolun sonuna gelindi.
Avrupa Birliği anayasasının hazırlandığı bugünlerde "Topluluğun dini Hıristiyandır" maddesi kabul edilirse AB'nin kapıları zaten ilelebet Ankara'ya kapatıldı demektir.
Üyelik müzakerelerinin başlamasıyla ilgili tarihin henüz verilip verilmeyeceği belli olmadan Türkiye aleyhtarları adeta atağa kalkmış gibiler.

Yazının Devamı

Risk alma gereği

4 Eylül 2003

Meclis bu görüşe uygun karar alır mı almaz mı onu TBMM açılınca göreceğiz.Bugüne kadar asker gönderme konusunda açıklık yoktu. Ama bu hafta sivil - asker iki karar önderi kesin görüşlerini bildirdiler.Bu arada ABDli General Jonesla Ankarada Türkiyenin şartları ele alınıyor.Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök "Milli Piyango" benzetmesi ile "Türkiyenin Irak konusunda etkin olması gerektiğini" vurguluyor: "Piyango bileti almazsanız ikramiye hiç çıkmaz, ama alırsanız belki çıkar."Başbakan Tayyip Erdoğan da CNN Türke yaptığı açıklamada görüşünü; "Iraka mutlaka asker göndermek gerekir" diye vurguluyor.Başbakan; CNNde de, daha sonra "Teke Tek"te de "Ancak" diyor, "Bu konuda konsensüs oluşmalı."Başbakan ve Genelkurmay Başkanı asker göndermeden yana olduğuna göre konsensüs için başka ne gerekiyor anlamak güç.Ama Tayyip Erdoğanın politikacı olduğu da unutulmamalı. En azından AKP içindeki muhalifleri kırmadan hareket etme isteğini anlayışla karşılamak gerekir.***ÜSTELİK Türkiyeyi, bugün Iraka asker gönderme konusunda 1 Marta göre daha da çekingen davranma zorunluluğuyla karşı karşıya bırakanlar bu AKP içindeki muhalifler değil mi?Türkiye bugün daha olumsuz şartlarda ve pek çok

Yazının Devamı

Risk alma gereği

4 Eylül 2003

<#comment>
<#comment>
IRAK konusunda Ankara'nın resmi görüşü netleşti.
Meclis bu görüşe uygun karar alır mı almaz mı onu TBMM açılınca göreceğiz.
Bugüne kadar asker gönderme konusunda açıklık yoktu. Ama bu hafta sivil - asker iki karar önderi kesin görüşlerini bildirdiler.
Bu arada ABD'li General Jones'la Ankara'da Türkiye'nin şartları ele alınıyor.
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök "Milli Piyango" benzetmesi ile "Türkiye'nin Irak konusunda etkin olması gerektiğini" vurguluyor: "Piyango bileti almazsanız ikramiye hiç çıkmaz, ama alırsanız belki çıkar."

Yazının Devamı

Asker - sivil, toz duman

28 Ağustos 2003

<#comment>
<#comment>
Türkiye'de asker - sivil aydın çevrelerin bir bölümü ikiye ayrıldı, birinin ak dediğine diğeri kara diyor.
"Konsensüs", "asgari müştereklerde birleşme" denen şey yok artık. Peki bu 70 milyonluk ülke her konuda farklı yönlere çekilerek nasıl yönetilebilecek?
Irak konusunda böyle, AB'ye uyum konusunda böyle, ABD ile ilişkilerle ilgili olarak böyle. Laiklik konusunda böyle, özgürlükler konusunda böyle, demokrasi konusunda böyle.
Tartışmalara bazı yüksek rütbeli subaylar da karıştı.
Ve bu müdahaleler, her zaman birlik ve bütünlük içinde olduğunu görerek halkın güvendiği Türk Silahlı Kuvvetleri'nde görüş ayrılıkları olduğu izlenimini yarattı.

Yazının Devamı

Haydi gel de iyimser ol!

21 Ağustos 2003

<#comment>
<#comment>
'MORAL bozmayın." "Eleştirmeyin..." "Olayların iyi yanını bulun" "Karamsarlık yaratmayın." Son günlerde bazıları böyle diyor.
Oysa etrafınıza bir bakın, medyayı izleyin ve Allah aşkına söyleyin bu ülkede iç açıcı olay var mı? Ne teknik bir başarı, ne ekonomik rahatlama, ne edebiyatta, sanatta dünyaya açılan bir etkinlik.
Bu ülkenin yıllardır iki konusu var, biri "siyasi didişmeler", birbirinin gözünü oymalar. Her gün seçim varmış gibi ülkenin tansiyonunu yüksek tutan mücadele.
İkincisi; kim oldukları pek de önemli olmayan üç beş oğlanla kızın aşk, meşk, seks alışverişini, doğru yanlış anlatımlarla yapılan "sözde magazin".
***

Yazının Devamı