Genelkurmay brifingi

14 Ekim 2003

<#comment>
<#comment>
Genelkurmay Başkanlığı, Irak'la ilgili basın mensuplarına dün brifing verdi. Genelkurmay Harekat Başkanı Korg. Metin Yavuz Yalçın'ın sunduğu brifingden sonra, Genelkurmay İkinci Başkanı Org. İlker Başbuğ da basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Öncelikle şunu belirtmek gerekir ki, aylardır Türkiye'nin gündemini meşgul eden Irak ve Irak'a asker gönderme konusunda Genelkurmay'ın basına bilgi sunması doğru bir yöntemdir. Bunun daha sık yapılmasında da fayda vardır. Bir yandan halkın birinci kaynaklardan bigilendirilmesi, bir yandan da spekülasyonların önlenmesi açısından bu yöntemin yerleştirilmesi gerekmektedir.
Org. Başbuğ ve Korg. Yalçın'ın, verdiği bilgiler ve brifing metni, Irak'a asker gönderme sürecinde, hem siyasi hedeflerin ifade edilmesi, hem de askeri durumun değerlendirilmesi açısından önemlidir. Her askeri harekatın bir siyasi hedefi olduğu gerçeği göz önünde bulundurulduğunda, yapılan açıklamanın bu konulara açıklık getirdiği söylenebilir.
Örneğin, Korg. Yalçın'ın şu ifadesi, Türkiye'nin siyasi hedefini ortaya koymaktadır:
"Irak'ta mevcut ortamın giderek kötüleşmesi, kaos ortamının iç çatışmaya dönüşmesi tehlikesinin yanında

Yazının Devamı

AKP ve MHP

13 Ekim 2003

<#comment>
<#comment>
Başkentin dünkü gündemi kongrelerdi. AKP 1., MHP ise 7. büyük kongresini yaptı.
AKP kongresinin yapıldığı ASKİ Spor Salonu'nda izdiham yaşandığını söylemek abartı olmaz. Salonun içi kadar belki ondan daha büyük bir kalabalık da salon dışındaydı.
AKP'ninki kadar olmasa da MHP kongresine de ilgi büyüktü. ASKİ Salonu gibi MHP kongresinin yapıldığı Atatürk Spor Salonu'nun da hem içi hem dışı doluydu. Henüz birinci kongresini yapmadan tek başına iktidara gelmiş olan AKP'nin gördüğü ilgi ASKİ Salonu'nu ve bahçesini kongreden çok bir şölen, bir düğün havasına çevirmişti. MHP kongresinde ise parti içi iktidar mücadelesi yaşanıyordu.
AKP'de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliği tartışma konusu değil. Erdoğan, AKP için tek ve güçlü lider konumunda. Bir dönem Abdullah Gül'ün potansiyel liderliğinden söz edilmiş olsa da, özellikle başbakanlık görevini aldıktan sonra Erdoğan'ın liderliğini perçinlediğini ve bir liderlik yarışını besleyecek bir ihtiyaç doğmadığını söylemek mümkün.
Erdoğan ve AKP'nin 3 Kasım seçim başarısını kabul etmek gerekiyor. 1. kongresini bile yapmadan tek başına ve ezici bir Meclis üstünlüğüyle iktidara gelmesi büyük bir başarı.

Yazının Devamı

Katsayı yetmiyor

12 Ekim 2003

YÖK taslağının içinden cımbızla çekilip tek maddelik yasa tasarısı biçiminde Meclise sevk edilmesi hükümetin siyasi amaçla hareket ettiğinin kanıtlarından biri. Yükseköğretim veya ortaöğretimin temel sorunlarını bir tarafa bırakıp sadece imam hatip liselerini hedefleyerek yasa tasarısı hazırlamanın başka bir izahı yok.Bu düzenleme yapılırken geçmiş senelerde olduğu gibi yine bütün meslek liselerinin alet edildiğini de söylemek mümkün.Oysa tek maddelik yasa tasarısının meslek liselerinin genel sorunlarına ve yükseköğrenime devam etmelerine ilişkin soruna bir çözüm getirmiyor. Kolaylaştırdığı tek şey imam hatip liselilerin kendi alanları dışında fakültelere girebilmeleri. Bu sonuç yine YÖK üyesi Erdoğan Öznalın araştırmasından çıkıyor.Meslek liselerinin genel durumuna bakıldığında bu araştırmaya göre ortaya çıkan tablo şu:Sınavsız geçiş hakkı tanınmasına karşın meslek liselerinden meslek yüksekokullarına giren öğrenci oranı en fazla yüzde 54e çıkabilmiştir. Bunun nedenleri arasında meslek yüksekokullarının yetersizliği kuşkusuz önemli bir etkendir. Ancak, meslek lisesi mezunlarının ÖSS sonuçları da düşündürücüdür:2002 ÖSS sonuçlarına göre 105 puanı alamayıp hiçbir yükseköğretim

Yazının Devamı

Katsayı yetmiyor

12 Ekim 2003

<#comment>
<#comment>
Hükümetin imam hatip liselilerin kendi alanları dışında fakültelere gitmelerini kolaylaştırmak amacıyla sevk ettiği katsayı farkını gideren yasa tasarısı uzun bir süre Türkiye'nin gündemini işgal edecek gibi görünüyor.
YÖK taslağının içinden cımbızla çekilip tek maddelik yasa tasarısı biçiminde Meclis'e sevk edilmesi hükümetin siyasi amaçla hareket ettiğinin kanıtlarından biri. Yükseköğretim veya ortaöğretimin temel sorunlarını bir tarafa bırakıp sadece imam hatip liselerini hedefleyerek yasa tasarısı hazırlamanın başka bir izahı yok.
Bu düzenleme yapılırken geçmiş senelerde olduğu gibi yine bütün meslek liselerinin alet edildiğini de söylemek mümkün.
Oysa tek maddelik yasa tasarısının meslek liselerinin genel sorunlarına ve yükseköğrenime devam etmelerine ilişkin soruna bir çözüm getirmiyor. Kolaylaştırdığı tek şey imam hatip liselilerin kendi alanları dışında fakültelere girebilmeleri. Bu sonuç yine YÖK üyesi Erdoğan Öznal'ın araştırmasından çıkıyor.
Meslek liselerinin genel durumuna bakıldığında bu araştırmaya göre ortaya çıkan tablo şu:

Yazının Devamı

İmam hatip liseleri

11 Ekim 2003

Bu konuyu inceleyen YÖK üyesi Erdoğan Öznalın araştırma sonuçları, farklı katsayı uygulamasına yöneltilen eleştirilerin haksız, iddiaların ise geçersiz olduğunu rakamlarla ortaya koyuyor.Öznalın istatistiki verilere göre yaptığı inceleme sonuçları şöyle:İddia edildiği gibi farklı katsayı uygulaması nedeniyle mesleki liselere gelen öğrenci sayısında bir azalma söz konusu değil. Azalma sadece imam hatip liselerinde gözleniyor. Nedeni ise üniversiteye girişte farklı katsayı uygulaması değil sekiz yıllık kesintisiz öğrenim sistemine geçilmiş olması.Meslek liselerinin üniversiteye girişte önlerinin kesildiği iddiası da gerçeği yansıtmıyor. Meslek liseliler kendi alanlarında bir yükseköğretim programına ÖSS aracılığıyla gitmek istediklerinde ilave puan alıyorlar, ayrıca, sınavsız geçiş hakkı kullanabiliyorlar. Yükseköğrenim görmek için genel liselilerin tek seçeneği ÖSS olduğu halde, meslek liselilere sınavsız geçiş hakkı veriliyor. Meslek liseliler için öngörülen bu avantajlar kendi alanlarında imam hatip liseliler için de geçerli. Ayrıca, meslek liseliler kendi alanlarında yükseköğretim programına girdikten sonra dikey geçiş yoluyla başka fakültelere de geçebiliyorlar.Bu uygulama

Yazının Devamı

İmam hatip liseleri

11 Ekim 2003

<#comment>
<#comment>
Hükümet üniversiteye girişte farklı katsayı uygulamasını kaldıran yasa tasarısını Meclis'e sevk etti. Meslek lisesi mezunları için farklı katsayı uygulamasının haksızlık yarattığı gerekçesiyle bu düzenlemeye gerek duyulduğunu açıkladı. Bu girişimin imam hatip liseleri için yapıldığı yaygın kanı. Bu AKP'nin seçim vaatleri arasında yer almıştı. Ancak, hükümet düzenlemenin bütün meslek liseleri için yapıldığı, imam hatip liseleri için özel bir düzenleme yapılmadığı savunusu içinde.
Bu konuyu inceleyen YÖK üyesi Erdoğan Öznal'ın araştırma sonuçları, farklı katsayı uygulamasına yöneltilen eleştirilerin haksız, iddiaların ise geçersiz olduğunu rakamlarla ortaya koyuyor.
Öznal'ın istatistiki verilere göre yaptığı inceleme sonuçları şöyle:
İddia edildiği gibi farklı katsayı uygulaması nedeniyle mesleki liselere gelen öğrenci sayısında bir azalma söz konusu değil. Azalma sadece imam hatip liselerinde gözleniyor. Nedeni ise üniversiteye girişte farklı katsayı uygulaması değil sekiz yıllık kesintisiz öğrenim sistemine geçilmiş olması.
Meslek liselerinin üniversiteye girişte önlerinin kesildiği iddiası da gerçeği yansıtmıyor. Meslek liseliler kendi

Yazının Devamı

Kürt grupların konumu

10 Ekim 2003

KDP ve KYB sözcüleri, Türk askerinin gelmesine karşı olduklarını açıkladılar. Türk askeri gelirse, işgalci olur, dediler.KDPnin Ankara Temsilcisi Dizayi daha da ileri giderek, Türk kamyon şoförlerine yapılan saldırıya dikkat çekti. Bunun üzerinde düşünün dedi. Bir tek bu saldırıları üstlenmediği kaldı.KDP ve KYBden yükselen tepki, PKK - KADEKten yükselen tepki ve tehditle örtüşüyor.Irak Savaşından sonra Kürt grupların Türkiyeye karşı seslerini yükseltmelerinin nedeni, ABDye dayanmış olmalarıydı. ABDnin gölgesini kendi gölgeleri sanarak, Ankaraya karşı sert, tehditkar bir söylem geliştirdiler.1 Mart tezkeresinin geri çevrilmesiyle ABD, Kürt gruplardan yana olan tavrını daha da geliştirdi, bu arada Ankara ile ipleri gerdi. Bu ortam, Kürt grupları daha da cesaretlendirdi.Ancak, savaş sonrası koşullar ABDnin beklediğinden daha kötü gelişti. ABD, Iraka hakim olamadığı gibi güvenliği de sağlayamadı. Tekrar Türkiyenin kapısını çaldı ve asker desteği istedi. TBMM bu isteğe ilişkin tezkereyi bu kez kabul etti.Şimdi duruma bakalım...Kürt grupların Türkiyeye tepki göstermeleri, tehdit etmeleri, PKK - KADEKle aynı frekanstan konuşmaları anlamsız. Kürtlerin muhalefeti artık Türkiyenin sorunu

Yazının Devamı

Kürt grupların konumu

10 Ekim 2003

<#comment>
<#comment>
TBMM'nin, Irak'a asker gönderilmesine ilişkin tezkereyi kabul etmesinden sonra Kuzey Irak'taki Kürt grupların itirazları yeniden yoğunlaştı.
KDP ve KYB sözcüleri, Türk askerinin gelmesine karşı olduklarını açıkladılar. Türk askeri gelirse, işgalci olur, dediler.
KDP'nin Ankara Temsilcisi Dizayi daha da ileri giderek, Türk kamyon şoförlerine yapılan saldırıya dikkat çekti. Bunun üzerinde düşünün dedi. Bir tek bu saldırıları üstlenmediği kaldı.
KDP ve KYB'den yükselen tepki, PKK - KADEK'ten yükselen tepki ve tehditle örtüşüyor.
Irak Savaşı'ndan sonra Kürt grupların Türkiye'ye karşı seslerini yükseltmelerinin nedeni, ABD'ye dayanmış olmalarıydı. ABD'nin gölgesini kendi gölgeleri sanarak, Ankara'ya karşı sert, tehditkar bir söylem geliştirdiler.

Yazının Devamı