PKKyı bitirecek imzalar atılmıştı

22 Eylül 2003

Fikret Bila yakın tarihin en önemli belgesini madde madde açıklıyor Iraka ABDlilerle birlikte girecektik 1. Kuzey Birleşik Ortak Kara Kuvveti ve ortak komutanlık,2. Kuzey Birleşik Ortak Hava Kuvvetleri ve ortak komutanlık,3. Kuzey Ortak Özel Harekât Kuvvetleri ve ortak komutanlık.Ortak harekât bu üç kuvvet ve komutanlık tarafından gerçekleştirilecekti. MOU belgesinde kuralları belirlenen planlamaya göre, başlangıçta ABD silahlı kuvvetlerinden iki tugay, Habur Sınır Kapısından giriş yapacak ve kuzeyden içeriye doğru ilerleyecek, arkasında ise yine belirlenen bir hatta konuşlanmak üzere Türk Silahlı Kuvvetlerinin birlikleri Kuzey Iraka giriş yapacaktı. Türk ve Amerikan görüşmeci heyetlerinin birbirlerine kök söktürdükten sonra vardıkları bu anlaşmaya göre ABD ve Türk Silahlı Kuvvetleri Habur Kapısından Iraka birlikte gireceklerdi. Bu operasyonu yürütmek üzere Türkiye ve ABD silahlı kuvvetleri üç ortak askeri kuvvet ve komutanlık oluşturacaktı: Yine MOU belgesindeki kurallara uyularak, ABD birlikleri Musul ve Kerkükü güvenlik altına alacak ve etrafında bir YEŞİL HAT oluşturacaktı. Bu güvenlik şeridinin işlevi, Türkiyenin KIRMIZI ÇİZGİ olarak belirlediği Kuzey Iraktaki Kürt grupların

Yazının Devamı

Fikret Bila yakın tarihin en önemli belgesini madde madde açıklıyor

22 Eylül 2003

<#comment>
<#comment>




Irak'a ABD'lilerle birlikte girecektik

Yazının Devamı

MGK bildirisi

21 Eylül 2003

Bildiri metni satır aralarıyla birlikte dikkatlice okunduğunda, Ankarada ibrenin Iraka asker göndermekten yana olduğu söylenebilir.Bildiriden, Ankaradaki resmin, hükümetin vereceği kararla tamamlanacağı anlaşılıyor.MGK bildirisi, Türkiyenin temel hedefini şöyle tanımlıyor:"Yapılan değerlendirmelerde, ulusal çıkarlarımızın ve güvenliğimizin etkinlikle korunması temel hedefini gözeten Türkiye..."Bu tanım, Iraka asker gönderilmesinin politik hedefini belirliyor.Hedef konulduktan sonra, Irakla bağlantısı şöyle kuruluyor:"Irakın en kısa sürede ulusal birlik ve bütünlük içinde esenliğe kavuşturulması, bölgede güvenlik ve istikrarın sağlanması yönünde yakın komşumuza verebileceği destek tüm boyutlarıyla ele alınmıştır."Bu ifadede vurgu yapılan, "Irakın milli birlik ve bütünlüğü"nün, aynı zamanda Türkiyenin "milli birlik ve bütünlüğü"yle ilişkilendirildiği söylenebilir.Bu paralellik kurulduktan sonra, "verilebilecek destek" ele alındığına göre, Ankaranın, vereceği desteği sadece Irak için değil Türkiyenin gelecekteki ulusal çıkarları açısından yararlı gördüğü belirtilebilir.Genelkurmay Başkanı Org. Hilmi Özkökün açıklamaları dikkate alındığında, Türk Silahlı Kuvvetlerinin bu desteğin

Yazının Devamı

MGK bildirisi

21 Eylül 2003

<#comment>
<#comment>
Milli Güvenlik Kurulu'nun önceki gün yaptığı toplantı sonrasında yayımlanan bildiri, durumu büyük ölçüde ortaya koyuyor.
Bildiri metni satır aralarıyla birlikte dikkatlice okunduğunda, Ankara'da ibrenin Irak'a asker göndermekten yana olduğu söylenebilir.
Bildiriden, Ankara'daki resmin, hükümetin vereceği kararla tamamlanacağı anlaşılıyor.
MGK bildirisi, Türkiye'nin temel hedefini şöyle tanımlıyor:
"Yapılan değerlendirmelerde, ulusal çıkarlarımızın ve güvenliğimizin etkinlikle korunması temel hedefini gözeten Türkiye..."

Yazının Devamı

TÜSİAD ve asker

20 Eylül 2003

TÜSİADın böyle bir pozisyon alması neden şaşırtıcı?Bunun birkaç nedeni var.Birincisi TÜSİAD, 1 Mart tezkeresinin Meclisten geçmesini en çok savunan kuruluşların başında geliyordu. Türkiye - ABD ilişkileri açısından tezkerenin mutlaka geçmesi gerektiğini vurguluyordu. Türk ekonomisi açısından tezkerenin geçmesini çok önemsiyordu.Tezkerenin TBMMye takılmasıyla Türkiyenin büyük fırsat kaçırdığını düşünen TÜSİADın, şimdi "ikinci fırsat" olarak değerlendirilen, asker talebine karşı çıkması düşündürücü...TÜSİAD Başkanının asker gönderilmesine karşı tutumunu açıklarken "Türk askeri zaten istenmiyor, sempatik bakılmıyor" gerekçesine dayanması da dikkat çekti.Türk askerinin gelmesini istemeyen Irakta, özellikle Kuzey Iraktaki grupların açıklamaları ve yaklaşımları biliniyor.Yine TÜSİADın ABD taleplerine genellikle paralel tutum almasına karşın, bu kez karşı çıkması da sürpriz olarak değerlendirilebilir.Bu noktada akla gelen soru şu:"Acaba, Avrupa Birliği baskı mı yapıyor? TÜSİAD, Avrupa Birliğinin tutumunu benimsemeyi mi yeğledi?"Özilhanın açıklamaları, TÜSİAD içinde de tartışma yaratacak nitelikte görünüyor. İş dünyasının, ABDnin talepleri yönünde Iraka asker gönderilmesinden yana olduğu

Yazının Devamı

TÜSİAD ve asker

20 Eylül 2003

<#comment>
<#comment>
TÜSİAD Başkanı Tuncay Özilhan "şaşırtıcı" bir açıklama yaptı. Özilhan, Türkiye'nin Irak'a asker göndermesine karşı olduklarını söyledi.
TÜSİAD'ın böyle bir pozisyon alması neden şaşırtıcı?
Bunun birkaç nedeni var.
Birincisi TÜSİAD, 1 Mart tezkeresinin Meclis'ten geçmesini en çok savunan kuruluşların başında geliyordu. Türkiye - ABD ilişkileri açısından tezkerenin mutlaka geçmesi gerektiğini vurguluyordu. Türk ekonomisi açısından tezkerenin geçmesini çok önemsiyordu.
Tezkerenin TBMM'ye takılmasıyla Türkiye'nin büyük fırsat kaçırdığını düşünen TÜSİAD'ın, şimdi "ikinci fırsat" olarak değerlendirilen, asker talebine karşı çıkması düşündürücü...

Yazının Devamı

Irakta bulunan iki varilin sırrı...

19 Eylül 2003

Ancak bu süreçte ABD timlerinin bazı hareketleri Ankarada kuşku da uyandırmış. Nitekim, ABDnin ilk talebinde istihbarat ve özel timlerin bağımsız biçimde Iraka geçmelerini, Türk timlerini istememeleri başlangıçta soru işaretleri yaratmış. ADnin Irakı işgal etmesinden aylar önce, Ankarayla kurduğu kanal üzerinden Kuzey Iraka özel timler geçirdiğini yansıtmıştık. Bu timlerin geçişine Ankaranın, Türk timlerinin eşlik etmesi koşuluyla izin verdiğini de kaydetmiştik. Türkiye ile ABD arasında Kuzey Irak için kurulan bu askeri ve istihbari işbirliğinin Washington için Irak operasyonu öncesinde çok önemli bir katkı olduğuna kuşku yok. AĞUSTOS 2002DE YAŞANDI Zaman zaman Türk timleri ile ABD timleri arasında sürtüşmeler yaşanması, bu soru işaretlerine neden olmuş...Ankarada kuşku yaratan olaylardan biri de "iki varil"le ilgili...ABD Savunma Bakanı Wolfowitzin ziyaretinden sonra Ankaranın verdiği izinle ve Türk timleri eşliğinde Kuzey Iraka geçen ABD timlerinin Ağustos 2002deki faaliyetleriyle ilgili "iki varil olayı"...ABD timlerinin Türkiye üzerinden Kuzey Iraka geçmelerinden bir süre sonra, Prof. Dr. Şükrü Sina Gürelin Dışişleri Bakanı olduğu dönemde ABD, Ankaraya bir başvuruda bulunuyor.

Yazının Devamı

Irak'ta bulunan iki varilin sırrı...

19 Eylül 2003

<#comment>

<#comment>
AD'nin Irak'ı işgal etmesinden aylar önce, Ankara'yla kurduğu kanal üzerinden Kuzey Irak'a özel timler geçirdiğini yansıtmıştık. Bu timlerin geçişine Ankara'nın, Türk timlerinin eşlik etmesi koşuluyla izin verdiğini de kaydetmiştik. Türkiye ile ABD arasında Kuzey Irak için kurulan bu askeri ve istihbari işbirliğinin Washington için Irak operasyonu öncesinde çok önemli bir katkı olduğuna kuşku yok.
Ancak bu süreçte ABD timlerinin bazı hareketleri Ankara'da kuşku da uyandırmış. Nitekim, ABD'nin ilk talebinde istihbarat ve özel timlerin bağımsız biçimde Irak'a geçmelerini, Türk timlerini istememeleri başlangıçta soru işaretleri yaratmış.

AĞUSTOS 2002'DE YAŞANDI

Yazının Devamı