Şehitlerimize rahmet, ailelerine ve ulusumuza başsağlığı, yaralılarımıza şifa diliyorum. Katilleri lanetliyorum.
KANIN durması için “akil adamlar” grubunun oluşması hiç hafife alınmasın.
Bu işgüzarların buram buram şov kokan sıradan bir girişimi değil.
Etkin kesimleri temsil ötesinde Başbakan Erdoğan’ın da olumlu baktığını açıklaması potansiyel ciddi gelişmelerin işareti.
Grubun sözcüsü konumundaki Günsiad Başkanı Şah İsmail Bedirhanoğlu önemli bir referans.
Bedirhanoğulları Güneydoğu’da yüz yıllardır Kürt nüfus üzerinde ağırlıklı etkiye sahiptir.
Osmanlı’ya karşı başkaldırılarda da bu ailenin liderliği, akil adamlar grubunun bir “sarı girişim” olabileceği kuşkularını önleyecek tarihi gerçektir.
Michael Jackson için parti yapılan Gotham Hall...
NEW York’ta “Salsa Kongresi...” Bana “kongre” denince oturup uzun uzun konuşmalar yapıp tartışacaklarını düşündüm.
Oysa...
Adı “kongre...”
Dünyanın her tarafından bir kaç gün/gece doyasıya salsa yapmak için geliyorlar.
New York’un ismi yükselişte olan Jean Georges adlı lezzet mabetlerinden birindeyiz.
Masa arkadaşım Frank Cooper, ABD Başkanı Obama’nın hukuk fakültesi sıralarından arkadaşı.
Sık sık görüşüyorlarmış.
Başkanlık seçimlerini de konuştuk.
Özel kesimin üst düzey yöneticisi olarak “siyasette taraf gibi görüneceği” söylemlerinden özenle kaçınıyor.
Gene de Obama’nın “insanlık halleri” için “ketum” değil.
Birkaç gündür New York’tayım. “Isaac” adı verilen tayfun, başkanlık seçimi haberlerini bile bastırmış durumda.
Körfezi cehenneme çevirmiş bu Isaac...
TV’de gerçekten dehşet veren görüntüler yayınlanıyor.
Doğanın bu müthiş öfkesine karşı nasıl da ciddi, sürekli, üstün teknolojiye dayalı mücadele var.
İstanbul’da “deprem” olasılığı aklıma geliyor da, tüylerim diken diken oluyor.
Daha bir hafta önce Tophane’de çıkan yangına itfaiye araçlarının ecüş bücüş daracık sokaklarda viraj alamadıklarını, tıkaç gibi bırakılmış otomobiller nedeniyle de yangın yerine ulaşamadıklarını TV’de izlemiştim.
Dün Abdülhamid döneminde yapılan okul sayısının cami sayısından çok daha fazla olduğunu yazmıştım.
Hem de bunlar şeriat okulları değildi.
“Laik eğitime” yakın sayılabilecek pozitif bilimlere ağırlık veren okullardı. (Ne yazık ki, sonraki yıllarda o okullarda mahalle baskısı arttı, çocukların günde 5 vakit namaz kılmalarının denetimine kadar vardı)
Her dönemde olduğu gibi o zaman da “ulema” bu sürece “istemezük” çekmiyor muydu?
Elbette bozurduyorlardı.
Fransız tarihçi François Georgeon, o bozurtuların başında gelen şeyhülislama Abdülhamid’in “Aptal” diye hakaret ettiğini yazıyor.
Abdülhamid’in askere fes giydirmesi, “Gregoryen takvimi” kullanmak ve sıkı durun hatta “Osmanlı dilinin öğrenmesini kolaylaştıracak, Latin alfabesine geçişi de kapsayan düşüncesine” karşı çıkan şeyhülislama Abdülhamid’in “Aptal” nitelemesi hayli öfkelendiğini gösterir.
Türkiye’nin sınırları ötesinde kara bulutlar kümelenirken Abdülhamid’e sardım.
“Dış politika ustalığından” söz ederler.
İç isyanlardaki saltanat oyunları anlatılır.
Bugünlere ışık tutar mı arayışıyla, tarihçi François Georgeon’un kaleminden “Sultan Abdulhamid” adlı kitabını okuyorum.
Bizdeki “Ulu Hakancılarla, Kızıl Sultancıların” mevzilerinde yazılmış kitapların dışında bir tarafsız gözlem, ciddi araştırma ürünü bu.
İlginin yanı sıra, heyecan verici.
Önyargı kalıplarını bir buzkıran gemi gibi parçalıyor.
DİYANET İşleri Başkanı Prof. Mehmet Görmez “80 yıl boyunca mimarlarımızın cami projeleri çizmediğini” söyledi.
Nedenini şöyle açıkladı:
“Küsmüşlerdi...”
Bunu “laik cumhuriyet ile cami arasında buz devri” mesajı gibi algılayanlar olabilir.
O polemiğe girmek istemiyorum.
Ancak...
Bir hatırlatma yapmakta yarar var.
Bodrum “A” ve “A+” kesime çıta yükseltti. Mübariz Masimov’un İspanya, Fransa, İtalya sahillerinde bile -bildiğim kadarıyla- olmayan Yalıkavak Marinası uluslararası üst düzey grupları için bir çekim merkezi olma yolunda.
20 metreden aşağı yat kabul edilmiyor.
Sıra sıra über lüks yatlar.
Özel plaj, yüzme havuzu, Cipriani ve Sait’in Balık Restoranı ile bir yarım ada oluşturmuş.
Mermer zemin üstünde ışıl ışıl, uzanıyor.
Palmiyeler, begonviller, yemyeşil çim ve çiçekler...