Kısa süre önce “müşteki” sıfatıyla Zekeriya Öz’ün odasında ifade verdim.
Konu “Soner Yalçın’ın defterinde bundan 20-25 yıl önce yazıldığını sandığım el yazısı birkaç satırdı...”
Nazlı Ilıcak da Savcı Öz’e aynı satırlar nedeniyle daha önce “müşteki” sıfatıyla ifade vermişti.
Çıkışta gazetecilere konuşurken -mealen- şöyle demişti: “Güneri Cıvaoğlu ile ilişkimiz olduğuna dair el yazısı notları gösterdi. Güneri’nin eşi Canan çok eski ve iyi arkadaşımdır. Böyle bir şeyin olması mümkün değil. Dava açılması için şikâyetçi oldum. Güneri’yi de çağıracaklar herhalde...”
İfadeye çağırılmamın nedeni de buydu.
Kültür ve Turizm Bakanı’nın davetlisi olarak Berlin’deydim.
“Organize suçlardan” bir başkomiser cep telefonumdan arayarak “yarın saat 14’te ifade vermek için Savcı Sayın Zekeriya Öz’e geliniz” demişti.
İngiltere’nin saygın gazetesi “THE TİMES”a göre Ürdün Kralı Abdullah, zor durumdaki Suriye Başkanı Beşar Esad için bakın ne demiş:
“Babasının hapishanesinde mahpus o...”
Beşar Esad’ı ne de kısa ve gerçekçi tanımlamış.
Suriye diktatörü Hafız Esad’ın siyasette hiç gözü olmayan oğluydu Beşar.
Babanın koltuğuna ileride Beşar’ın abisinin oturacağı -neredeyse- kesindi.
Suriye gizli polisi dahil bütün hassas kurumlar ona bağlıydı.
Geleceğin diktatörü olarak hazırlanıyordu.
Fotoğrafa bakınız. Bu bir itfaiye aracı. Üstündekiler de itfaiye ekibi.
Ancak...
“Oksimoron” bir durum var.
Bu araç ve araçtakiler, yangın söndürmeye değil tam tersine yangın çıkarmaya gidiyor.
Görev “kitap yakmak, kitap çoksa bulundukları evle birlikte yakmak!..”
Öyle mahkeme kararıyla yasaklanmış kitaplar sanılmasın.
Neden şimdi? Tunus’ta başladı. Sonra...
Mısır, Yemen, Bahreyn, Suriye’de devam etti.
Lübnan’ın eli kulağında...
Tamam, hepsinin başında diktatörler, şeyhler, krallar olan İslam coğrafyasının ülkeleri bunlar.
Halkların başındaki demir yumruklu despotlar.
Gitmeleri gerekiyor.
Ama...
USTA sanatçı Kayahan’ın, yeni şarkısı “365 gün“ün tamamlanması 800 gün sürmüş.
Kayahan 365 gün adlı şarkısı için bir de enstrüman keşfetmiş. Şöyle anlatıyor:
“Her şeyi kendim bulmak ve kopya çekmemek meraklısıyım. Bir kibrit çaktım. Aynı zil sesi... Şarkıda zil seslerinin yerine kibrit çakarak elde ettiğim sesleri kullandık. Kibrit aşktır, ateştir. Senin için yanıyorum demektir.”
Kayahan bu şarkıyı 20 Şubat’ta katıldığı İbo Show programında İbrahim Tatlıses’e hediye etmiş.
Kayahan, küçük kızı Aslı Gönül’ün yanlışlıkla içtiği bir yudum rakıya verdiği tepki nedeniyle içkiyi bırakmış...
Kayahan, “Kızım masadaki rakıyı su zannetti. Bir yudum içti, ‘ıyyy’ dedi. Aslı Gönül benim aklımı başıma getirdi. Onun düğününü görmek istiyorum dedim ve bıraktım” diyor.
CNN international internette “Suriye’deki Kürtlerin meydanlara, caddelere akmak için bekledikleri” yolunda bir makale yayımlandı.
Suriye karışmış durumda.
Muhaliflerin gösterileri tüm Suriye’ye “metastas” yaptı.
Bunlara Suriyeli Kürtlerin katılmasının eli kulağında.
Orman yangınlarında, ateş toplarına dönüşen kozalaklar patlayarak havada uçuşur.
Yeni alevleri başlatır.
Yangını yayar.
TÜSİAD’ın (Türkiye Sanayici ve İşadamları Derneği) 40. yıl yemeğine ilgi büyüktü.
Salon doluydu.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel aynı masadaydılar.
Devlet protokolü en üst düzeyde temsil ediliyordu.
Anılarımla bir “zaman parantezi” açayım.
1970’li ilk yıllarda TÜSİAD’ın Tarabya Otel’de bir öğle yemeği vardı.
Dönemin CHP-MSP hükümetinin Başbakanı Bülent Ecevit’in de toplantıya geleceği bildirilmişti.
BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş “sivil itaatsizlik eylemine” depar işaretini verdi.
Bugün Diyarbakır’da Demirtaş ve DTK (Demokratik Toplum Kongresi) Başkanı Ahmet Türk’ün önderliğinde bir yürüyüşü başlatacak.
Yürüyüşün belediye konuk evinde sona ermesi ve orada “sürekli oturma eylemine geçilmesi” planlanıyor.
Ne zamana kadar?
Demirtaş açıkladı.
1- Anadilde eğitim
2- Siyasi tutukluların serbest bırakılması