Ikea geliyor

23 Eylül 2004

Türkiyeye dönünce sordum soruşturdum. Öğrendim ki Ikea, 16 yıldır değişik ülkelerdeki mağazalarında satılmak üzere Türkiyeden mal alıyor. Türkiyeden aldıkları malların yıllık tutarının 200 milyon doları aştığını söylüyorlar.Ikea, mobilya ve ev eşyası satan bir mağazalar zinciri. Halen 32 ülkede 212 mağazası var. Geçen yıl bu mağazalarda, 290 milyon müşteriye 13.5 milyar euro değerinde mal satılmış. Katalog bastırıyorlar. Dağıtıyorlar. Katalogla da mal satışı yapılıyor.Mağazalarında hazır ev ve ofis mobilyaları yanında, hazır mutfak, kütüphane, mutfak eşyası, aydınlatma cihazları, yatak takımından perdeye her türlü hazır tekstil ürünü, cam, seramik eşya bulunuyor.Ikeanın özelliği, çağdaş ve farklı çizimdeki eşyaları, ucuz fiyatla satmasında.Ikeanın kurucusu bugün 77 yaşında olan Ingvar Kamprad isimli bir İsveçli.Ingvar Kamprad, 1950lerde mobilyaları katlanabilir hale getirerek paket içinde satmaya başlayınca büyük atılım yapmış. Ikea mağazalarında müşteri malı görüyor. Hemen satın alabiliyor. Paketli halde evine taşıyor. Evde kendi monte edebiliyor. New Yorkta bir hafta sonu arkadaşımız otomobiliyle bizi şehir dışındaki Ikea mağazasına götürdü. Kızının evine kütüphane alacaktı.

Yazının Devamı

Ekonomi çok çok iyi (...Ama vatandaşa iş yok. Hükümete para yok!)

22 Eylül 2004

Bu tabloyu "İş çevreleri görmüyor mu?" İş çevreleri "Bu tablonun iyi bir tablo olmadığını anlayamıyor mu?" Görüyor, anlıyor ama... İş çevreleri çaresiz...İş çevreleri bu hükümetin kalıcı olduğuna inanarak, riske girmiş. İş çevrelerinin varsayımları ne? (1) Tayyip Erdoğan güçlü bir lider. AKPye hakim bir parti başkanı. AKP ise TBMMde çoğunluk partisi. Tayyip Erdoğan iktidarında istikrar olur. Sürprizlerle karşılaşılmaz. (2) Tayyip Erdoğan, ABye katılım konusunda kararlı. AB ile ilişkilerde hiçbir sorun çıkarmaz. Yıl sonuna kadar tam üyelik için tarih verilir. (3) Bu çerçevede yerli yatırımcının da yabancı yatırımcının da, bankacının da, borsacının da orta vadeli planını güvence içinde uygulamaya başlamasında hiçbir tehlike yoktur. "Ekonomi çok çok iyi. Hızla kalkınıyoruz... Karamsar olmaya gerek yok..." deniliyor... Karamsar olmayalım da... Gerçekleri ne yapacağız? Ekonomi çok çok iyi gidiyor ama, vatandaşa iş yok. İş imkanları artacak yerde daralıyor. Hükümet zor durumda. Parası yok. Yatırımdan vazgeçti. Memura maaş zammı yapması, çiftçiye ödeme yapması bile imkansız. Faizler düştü. Faizin borç stoku üzerindeki yükü azaldı. Buna ek olarak hükümet IMFnin faiz dışı talimatına

Yazının Devamı

Hem başbakan hem ülke kaybeder

21 Eylül 2004

Eğer Tayyip Erdoğan bu avansı kötü kullanır, "yiğit bir Anadolu delikanlısı" imajına "çizik attırır" ve de sözüne güvenilemeyecek bir politikacı haline gelirse çok kötü olur.Örnek ortada... Tansu Çiller, eline geçen fırsatı böyle kaybetti. Tansu Çiller, yurtdışında "genç, okumuş, zarif bir kadın başbakan" olarak büyük ilgi görürken yanlışlar yaptı. Bu yanlışlarıyla yurtdışında güven yitirdi. Yurtdışındaki güven bunalımı kısa sürede içeriye sirayet etti. Hem kendi hem de partisi silindi gitti.Tayyip Erdoğan "herhangi bir TC vatandaşı" değil... Türkiye Cumhuriyetinin başbakanı. Attığı adımdaki, söylediği sözdeki yanlışların hem kendine hem ülkeye pahalı faturalar çıkardığını bilmek zorunda.Cuma akşam üzeri Berlinden bir işadamı telefonla aradı. "Uzun süredir önemli bir yabancı sermaye bağlantısı için çalışıyordum. Bu akşam üzeri imza atacaktık. Yabancı, Türkiye karıştı. AB ortaklığı tehlikeye girdi. İmza işini biraz erteleyelim dediler" diyerek üzüntüsünü belirtiyor, "Noldu da böyle oldu?" diyerek bana sorgu sual eyliyordu.Dün bir başka işadamı, "Sanırım bu AB işi tehlikeye girdi. İyi niyetle önemli yatırımlara başlamıştık" diyordu.Borsanın dalgalanması, bono faizinin tırmanması,

Yazının Devamı

Denizbank halka açılıyor

20 Eylül 2004

Denizbank, denizcilik sektörünü geliştirmek için 1938 yılında devlet tarafından kurulmuştu. 1997 yılında özelleştirme idaresi, Denizbankın ismini satışa çıkardı. Zorlu Grubu "Denizbank" ismini (tabelasını) 69 milyon dolar ödeyerek satın aldı.1997 yılından sonra yeni baştan kurulan banka 7 yıl sonra, aktif büyüklüğü bakımından 49 kamu ve özel sektör bankası arasında 11inci sıraya oturdu.Bugün 189 şubesi, 3677 personeliyle 3.5 katrilyon mevduatı olan, 2.1 katrilyon lira kredi kullandıran bir banka durumunda.Bankanın sermayesi 290 trilyon liraya yükseltiliyor. Artırılacak sermayenin 50.4 trilyon liralık bölümüyle Zorlu Grubu portföyünden 14.1 trilyon liralık hisse senedi halka arz ediliyor.Denizbank hisse senetleri için 23 - 24 Eylül günlerinde halktan teklif toplanacak. Bin lira değerindeki bir hisse senedi için fiyat aralığı 2650 lira ile 3100 lira olarak belirlenmiş.Demek ki, hisse senedi satışından banka kasasına yaklaşık 150 trilyon lira, Zorlu Grubu kasasına yaklaşık 45 trilyon lira kaynak girecek. Banka, kasasına giren paranın 50.4 trilyon lirasını sermaye artırımında kullanacak. Kalanını hisse senedi satış primi olarak özkaynağına ekleyecek. Zorlu Grubu da kendi

Yazının Devamı

Hakan Uzan, şaraplarına en az 1.5 milyon dolar ödemiş

19 Eylül 2004

Hakan Uzanın el konulan 3 bin 181 şişe şarabını Antik AŞ 25 Eylülde müzayede ile satacak. Bu müzayede için bastırılan broşürde ismini, cismini bilemediğim şarapların şişesine 3 bin dolar, 5 bin dolar müzayede başlangıç fiyatları konulduğunu görünce meraklandım. Özel merakı nedeniyle dünyadaki şarap fiyatlarını izleyen Mustafa Çamlıca ve de Gusto dergisi yayımcısı şarap uzmanı Mehmet Yalçınla konuştum.Bana anlatıldığına göre Hakan Uzan, yabancı şarap uzmanlarının tavsiyesiyle yurtdışındaki müzayedelerden ve şarap tüccarlarından, dünyanın en iyi şaraplarını satın almış. Bunları özel uçaklarıyla Türkiyeye getirmiş. Hakan Uzanın "kav"ı, dünyanın tüm şarap koleksiyonerlerinin ve şarap tacirlerinin ağzının suyunu akıtacak zenginlikte bir kav imiş.Mehmet Çamlıca, bana 92 numarayla satışa çıkarılacak olan "Chato Cheval - Blanc 1947"i öve öve bitiremedi. Bu şarabın bir şişesinin müzayede başlangıç fiyatı 5.400 dolar. Mehmet Çamlıca, bu fiyat "bedava" diyor. Bu şarabın şişesine meraklısının 100 bin dolar bile verebileceğini söylüyor... "Bunu alan ne yapar?" diye sordum. "Bu müzelik parçadır. Alır, evin köşesine koyarsınız. Seyredersiniz... Veya paranız bol ise ve de doktor, on gün ömrünüz

Yazının Devamı

İngilizlerin derdi tilki avı

18 Eylül 2004

İngilterede ve Gallerde tilki avını yasaklayan yasa tasarısı Avam Kamarasında 155e karşı 339 oyla kabul edilmişti. Yasağın 2006 yılından itibaren başlayabilmesi için önümüzdeki aylarda Lordlar Kamarasında da oylanması gerekiyor.Tilki avının İngilterede kırsal yaşamın vazgeçilmez bir parçası olduğunu ve yasağın ülke ekonomisine(!) zarar vereceğini savunanlar, geçen hafta Avam Kamarası önünde gösteri yaptı. Avam Kamarasını bastı. İnanılmaz gösteriye katılanların sayıları "az - buz" değil, 20 bin kişiymiş...İngilizlerin "tilki avı", bizim bildiğimiz tilki avından farklı. Bizde tilki tüfekle vurulur. İngilizler ellerine tüfek almıyor, tilkileri köpeklere parçalatıyor. Tilki avı İngilizler için hem ekonomik hem sosyal bir olay. Tilki avına zenginler (mavi kanlılar) meraklı. Ava onlar çıkıyor. Çok kimse bu işten para kazanıyor. Elbisecisi, çizmecisi, atçısı, yemcisi, köylüsü, bakıcısıyla İngiltere için önemli bir sektör.İngilterede yaklaşık 200 dolayında tilki avı kulübü var. Bu kulüplere her ay yaklaşık 50 bin (kadın - erkek) İngiliz üyelik parası ödüyor. Her kulübün teşkilatı, avcı başı, köpek ağası, sekreteri var. Her kulüp yüzlerle av köpeği yetiştiriyor, besliyor. Her kulüp

Yazının Devamı

Ayşe Hanım Teyzem TLde kalacağım diyor

16 Eylül 2004

Yemekte Bodrumdan konuşacağımızı sanıyordum.Paradan başka şey konuşamadık... Ayşe Hanım Teyzem, bu defa bir şey sormadan anlattı. "Bugüne kadar paramı ne yapayım diye sorduğumda, paralarının hepsini aynı sepete koyma, üçe ayır. Üçte birini dolarda, üçte birini mevduatta tut. İstersen üçte birini de hisse senedine dayalı fona yatır, derdin. Ben sana söylemeden dolarları sattım. Paramın tamamı şimdi Türk lirasında... Gittim bir banka şubesine. Fon bölümündeki hanım kızlara danıştım. Paramın tamamıyla Türk lirası fon katılım belgesi aldım. Doğrusu ne fonu aldığımı bilmiyorum. Onlar paramı üç farklı fon arasında bölüştürdü. Biri devletin bonolarının faiziyle beslenen fon imiş. Öbür fonun içinde hisse senedi varmış. Öbürü de karma fonmuş. Bana anlatıldığına göre yılda yüzde 25den aşağı olmayan bir gelir vereceklermiş."Ruhat Hanım laf attı. "Ayşe Hanım Teyze, döviz açığı büyüyor. Döviz fiyatları 1.500.000 lirada kalamayacak. Ya, yavaş yavaş artacak, ya da çömlek patlayacak, birden artacak, diyorlar... Sen dolarları satmasaydın daha iyi olmaz mıydı? Bazı arkadaşlar fiyatı artacak diyerek dolar satın almaya başladı bile" dedi.Ayşe Hanım Teyzem, bilmiş bilmiş konuştu: "Dolar fiyatı

Yazının Devamı

Yahudilerin 5765 yılı

15 Eylül 2004

Roş Aşana "İbranice yeni yıl demek." Bu akşam Yahudi takvimiyle eski yıl bitiyor, 5765 yılı başlıyor.Türkiyede Yahudilerin sayıları giderek azalsa da, ekonomide ağırlıkları devam ediyor. Yahudi asıllı komşularımız, dostlarımız var. Yahudilere Osmanlı döneminden bu yana Türklerin sempatisi var. Amma... Geliniz görünüz ki İsrail devleti, Ortadoğuda huzursuzluğun kaynağı olmaya devam ediyor. Elinde taş kendini savunmaya çalışan Filistinlileri tankıyla, uçağıyla acımasızca öldürüp duruyor.Bugün, sapla samanı ayırıyorum. İsrail devletini bir yana koyuyorum. Bu ülkede bizimle yaşayan Yahudi vatandaşlarımızın ve dostlarımızın yeni yıllarının ne olduğunu, nasıl kutlandığını sayın okuyucularıma aktarmaya çalışıyorum.Yahudiler, ya da kendi anlatımlarıyla "Yehovanın oğulları" dünyanın en eski topluluklarından biri olmakla övünür. Yahudiler ilk atalarının Hazreti Nuh Peygambere kadar uzandığına inanır.Yahudi takviminin başlangıcı "dini inançlarına göre", insanların "yaratılış yılı". Yahudi takvimi "Ay"a dayanıyor. Batı takviminde aylar "Güneş"e göre belirlenirken, Yahudi takviminde "Ay"a göre belirleniyor. Ay güneşe göre her gün 48 dakika daha yavaş ilerlediğinden, Yahudi takviminde bir ay

Yazının Devamı