Yapay gündem: Politika Real gündem: Üretim

31 Mayıs 2002


<#comment>Konya’da otomotiv sanayii için krank mili üreten Genmot Genel Motor Fabrikası’nın İhracat Müdürü Hacı Yılmaz anlatıyor: "2001 yılında Almanya’da Berlin şehrinde Mercedes Benz Fabrikası’nın krank mili tesisini komple satın aldık. Makineleri 60 TIR kamyonuna yükleyerek Konya’ya taşıdık. Şimdi Konya’da yılda 75 bin krank mili üretiyor, üretimin yüzde 80’ini 52 ülkeye Avrupa otomotiv firmalarına satıyoruz... Bizim siyaset ile, politika ile ilgimiz yok. Şu anda biz sadece üretmeyi, ihraç etmeyi düşünüyoruz."
Hacı Yılmaz’ın verdiği bilgiyi Londra’da Kemal Derviş’in yaptığı açıklama ile "öpüştürünüz." Kemal Derviş ne diyor: "Mart ayında üretimde artış başladı. Yılın ilk üç aylık dönemini yüzde 3.3’lük artış ile kapadık. Sıkı maliye ve para politikasıyla büyümeye geçiyoruz. Bu duruma IMF yetkilileri de sevindi."
Kemal Derviş’in yılın ilk üç aylık dönemi için sözünü ettiği yüzde 3.3’lük rakamın nereden kaynaklandığı belli değil. Ama Devlet İstatistik Enstitüsü (DİE) tarafından yayımlanan aylık üretim anketi sonuçlarına göre, 2002 yılının Ocak ayında toplam sanayide yüzde 2.4, Şubat ayında yüzde 5.2 daralma yaşanırken, Mart ayında yüzde 18.7 artış gerçekleşti. Sonuçta,

Yazının Devamı

İstanbul ve Ankaranın gündemi ile Anadolunun gündemi farklı

30 Mayıs 2002

Yazı yazarken konuştuğum, danıştığım arkadaşlarım beni uyardılar: "Hoca, şimdi Anadoluda olan biteni, Konyadaki sanayicinin ne yaptığını kimse okumaz. Onlarla kimse ilgilenmez. Yazının okunmasını bekliyorsan, TÜSİAD ilanlarından, Devlet Bahçelinin idamın kaldırılmasına karşı durmasının Avrupa Birliği kapısını kapatacağından söz et..." dediler.Konyaya giderken de uyarmışlardı: "Hasan Cemal Anadolu gezisi yapıyor. Siyasetin nabzını tutuyor. Okuyunca görüyorsun ki, Anadolu genelde siyaset konuşuyor. Seçim, partiler, adaylar en çok konuşulan konular... Sen kiminle ekonomiyi konuşacaksın?" Dün sabah 06.10da Konyadan uçağa bindim. Uçakta Anadolu insanının, Konyalıların üretim çabalarını, yaptıkları iyi işleri başkalarına nasıl anlatacağımı düşündüm. İstanbula gelir gelmez gazetelere baktım. Radyoyu, TVyi açtım... Aaaa... "TÜSİAD gene gündeme damgasını basmış!" Gazetelere Avrupa Birliği ile ilgili ilan vermiş. Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli ise taaaa Çinden haber yollamış. İdamın kaldırılmasına karşı imiş... Bu haberler Ankara ve İstanbulun gündeminin başına oturmuş... Bu durumda benim Konyada olan biteni anlatmama imkan yok... Çekine çekine gittim Bu uyarının etkisinde çekine çekine

Yazının Devamı

İstanbul ve Ankara’nın gündemi ile Anadolu’nun gündemi farklı

30 Mayıs 2002


<#comment>Dün sabah 06.10’da Konya’dan uçağa bindim. Uçakta Anadolu insanının, Konyalıların üretim çabalarını, yaptıkları iyi işleri başkalarına nasıl anlatacağımı düşündüm. İstanbul’a gelir gelmez gazetelere baktım. Radyoyu, TV’yi açtım... Aaaa... "TÜSİAD gene gündeme damgasını basmış!" Gazetelere Avrupa Birliği ile ilgili ilan vermiş. Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli ise taaaa Çin’den haber yollamış. İdamın kaldırılmasına karşı imiş... Bu haberler Ankara ve İstanbul’un gündeminin başına oturmuş... Bu durumda benim Konya’da olan biteni anlatmama imkan yok...
Yazı yazarken konuştuğum, danıştığım arkadaşlarım beni uyardılar: "Hoca, şimdi Anadolu’da olan biteni, Konya’daki sanayicinin ne yaptığını kimse okumaz. Onlarla kimse ilgilenmez. Yazının okunmasını bekliyorsan, TÜSİAD ilanlarından, Devlet Bahçeli’nin idamın kaldırılmasına karşı durmasının Avrupa Birliği kapısını kapatacağından söz et..." dediler.
Konya’ya giderken de uyarmışlardı: "Hasan Cemal Anadolu gezisi yapıyor. Siyasetin nabzını tutuyor. Okuyunca görüyorsun ki, Anadolu genelde siyaset konuşuyor. Seçim, partiler, adaylar en çok konuşulan konular... Sen kiminle ekonomiyi konuşacaksın?"

Bu

Yazının Devamı

Tarım şehri Konya sanayi şehri oluyor (...hatta oldu bile)

29 Mayıs 2002

Okullarda öğrencilere Konyanın "Türkiyenin tahıl ambarı olduğu, Konyada tahıl üretimi yanında hayvancılık yapıldığı" anlatılır, okutulurdu. Konyada fabrika denilince un değirmenlerinden söz edilir, değirmen sahipleri fabrikatör olarak saygı görürdü. Konyada buhar gücü ile buğday öğütecek ilk fabrika 1906da kurulmuştu. 1925te buhar gücü ile çalışan 7, Melen Çayının suyuyla un öğüten 22 değirmen vardı. 1911de kurulması gündeme gelen şeker fabrikası ancak 1953 yılında kurulabilmişti.Sanayileşme Konyada 1960 sonrası başladı. 1967 - 1970 arasında ilk organize sanayi bölgesi kuruldu. Bugün Konyada üç organize sanayi bölgesinde 400 tesis üretim yapıyor. İki özel sanayi bölgesinde 500 işletme faaliyet gösteriyor. İl hudutları dahilinde 40 küçük sanayi sitesi var.Konyada 7 bin işyerinde 20 bin dolayında işçi üretim yapıyor. Bunlar kayda geçmiş işyerleri.Şeker ve şekerleme, un ve unlu mamuller, döküm ve otomotiv yan sanayii, hidrolik makine, değirmen makineleri, plastik ürünler, mobilya, gıda, ambalaj ve ayakkabı üretimi Konyada ağırlığı olan üretim dalları. Tarım şehri Konyanın sanayileşme hikayesi, Anadolunun tarımdan sanayie geçişinin hikayesidir. İhracatı öğreniyorlar Sayın

Yazının Devamı

Tarım şehri Konya sanayi şehri oluyor (...hatta oldu bile)

29 Mayıs 2002


<#comment>Tarım şehri Konya’nın sanayileşme hikayesi, Anadolu’nun tarımdan sanayie geçişinin hikayesidir.
Okullarda öğrencilere Konya’nın "Türkiye’nin tahıl ambarı olduğu, Konya’da tahıl üretimi yanında hayvancılık yapıldığı" anlatılır, okutulurdu. Konya’da fabrika denilince un değirmenlerinden söz edilir, değirmen sahipleri fabrikatör olarak saygı görürdü. Konya’da buhar gücü ile buğday öğütecek ilk fabrika 1906’da kurulmuştu. 1925’te buhar gücü ile çalışan 7, Melen Çayı’nın suyuyla un öğüten 22 değirmen vardı. 1911’de kurulması gündeme gelen şeker fabrikası ancak 1953 yılında kurulabilmişti.
Sanayileşme Konya’da 1960 sonrası başladı. 1967 - 1970 arasında ilk organize sanayi bölgesi kuruldu. Bugün Konya’da üç organize sanayi bölgesinde 400 tesis üretim yapıyor. İki özel sanayi bölgesinde 500 işletme faaliyet gösteriyor. İl hudutları dahilinde 40 küçük sanayi sitesi var.
Konya’da 7 bin işyerinde 20 bin dolayında işçi üretim yapıyor. Bunlar kayda geçmiş işyerleri.
Şeker ve şekerleme, un ve unlu mamuller, döküm ve otomotiv yan sanayii, hidrolik makine, değirmen makineleri, plastik ürünler, mobilya, gıda, ambalaj ve ayakkabı üretimi Konya’da ağırlığı olan

Yazının Devamı

Anadolu üreticisi yeni yapılanma arayışında

28 Mayıs 2002

Yeni şartlarda üreticiye yol gösteren yok. Üretici örgütleri yol gösterecek güçte değil. Bakanlık teşkilatları sorunlara sahip çıkmıyor. Anadolu imalat sanayiinde yeniden yapılanma arayışında. Küçük sanayi kuruluşu olarak yeşeren imalat birikimleri, irileşti, KOBİ oldu. Sivrilenler büyüdü. Önce iç pazara, sonra dış pazara da dönük üretime geçti.Kriz, Anadolu üreticisini farklı şekillerde ve farklı boyutlarda yakaladı. Tarımda, destekleme uygulamasının kesildiği dönemde, bir de krize yakalandı. Kredilerin aksaması üreticiyi üzdü. Talepteki daralma maliyet artışlarını fiyatlara yansıtma şansını yok etti. Bu çalkantının sonuçlarını önümüzdeki sonbahar aylarında göreceğiz. Sonbahar aylarındaki tarımsal üretim rakamları, tarım kesimindekilerin bu yeniden yapılanmadan ne yönde ve ne ölçüde etkilendiklerini ortaya koyacak. Anadolu üreticisi hem tarımda, hem imalatta yeniden yapılanma arayışında. Tarımda yeniden yapılanma arayışında. Çünkü IMF destekli program, fiyat destekleme uygulamasına son vermekle kalmadı, belli ürünlerin pazarını da yok etti. Fındık, tütün gibi üretim fazlalığı olan alanlar dışında kalan, iç talep bakımından önem taşıyan hububat, bakliyat, şekerpancarı, tavukçuluk,

Yazının Devamı

Anadolu üreticisi yeni yapılanma arayışında

28 Mayıs 2002


<#comment>Anadolu üreticisi hem tarımda, hem imalatta yeniden yapılanma arayışında. Tarımda yeniden yapılanma arayışında. Çünkü IMF destekli program, fiyat destekleme uygulamasına son vermekle kalmadı, belli ürünlerin pazarını da yok etti. Fındık, tütün gibi üretim fazlalığı olan alanlar dışında kalan, iç talep bakımından önem taşıyan hububat, bakliyat, şekerpancarı, tavukçuluk, hayvan besiciliği, süt ve süt ürünleri gibi üretim dallarında yepyeni şartlar geldi.
Yeni şartlarda üreticiye yol gösteren yok. Üretici örgütleri yol gösterecek güçte değil. Bakanlık teşkilatları sorunlara sahip çıkmıyor.
Anadolu imalat sanayiinde yeniden yapılanma arayışında. Küçük sanayi kuruluşu olarak yeşeren imalat birikimleri, irileşti, KOBİ oldu. Sivrilenler büyüdü. Önce iç pazara, sonra dış pazara da dönük üretime geçti.
Kriz, Anadolu üreticisini farklı şekillerde ve farklı boyutlarda yakaladı. Tarımda, destekleme uygulamasının kesildiği dönemde, bir de krize yakalandı. Kredilerin aksaması üreticiyi üzdü. Talepteki daralma maliyet artışlarını fiyatlara yansıtma şansını yok etti. Bu çalkantının sonuçlarını önümüzdeki sonbahar aylarında göreceğiz.
Sonbahar aylarındaki

Yazının Devamı

İstanbul krize kötü yakalandı. Ümit Anadoluda

27 Mayıs 2002

Bugüne kadar ekonomi, sanayi, para - kredi denildi mi devamlı olarak İstanbuldan söz edilir, İstanbul dışındaki şehirlerde olan biten "yok" sayılırdı. Ama giderek tablo değişiyor. Çünkü:(1) İstanbul krize yapısal değişimini tamamlayamadan, yapısal değişimin başında yakalandı.(2) Kriz İstanbuldaki kuruluşların kullanılabilir fonlarını eritti.(3) İstanbula kaynak akıtan finans kuruluşlarının, bankaların kaynakları kurudu. Banka sisteminin kaynaklarından yararlanmadan faliyetini sürdürme şansı olmayan İstanbulun büyük kuruluşlarının banka sektöründen (mevcut yapılarını ve faliyetleri ile) kısa ve orta dönemde ek kaynak sağlayarak ayağa kalkmaları ve tekrar koşacak güç kazanmaları imkansız.Bu tabloda ne olacak? "İstanbul bitti" diyerek Türkiye de biticek mi? (1) İstanbul bitti denilse de "sıfır" olmadı. Ama "dinamo/öncü" olma gücünü kaybetti. (2) Öncü kelimesini kullanmak abartılı olur ama dinamo olma görev ve sorumluluğu Anadoluya kaydı. Anadolunun bu şansı kullanıp kullanamayacağını ise önümüzdeki günlerde göreceğiz. Kısaca "özetlenen" tablo hakkında biraz açıklama yapayım.İstanbuldaki "büyük sermaye grupları/büyük sermaye çevreleri" genelde Anadolu kökenlerine rağmen "Bizanslaşmış"

Yazının Devamı