İstanbul’da Noel zamanı

22 Aralık 2018

Bir zamanların Cadde-i Kebir’i İstiklal Caddesi her yıl olduğu gibi bu yıl da Hristiyanların en büyük bayramı İsa Mesih’in doğuş bayramı Noel’i kutlamaya hazırlanıyor.

Pera… Tarihi yarımadanın karşı kıyısı.Osmanlı’nın 16. yüzyıl başlarında Venedik devlet başkanı Andrea Gritti’nin burada yaşayan oğlu Alvise Gritti nedeniyle “Beyoğlu” adını verdiği muhteşem ve sıra dışı muhit. Her köşesi tarih kokan, her adımda sizi ilginç detayların ve sırların beklediği bir zamanların Cadde-i Kebir’i İstiklal Caddesi her yıl olduğu gibi bu yıl da Hristiyanların en büyük bayramı İsa Mesih’in doğuş bayramı Noel’i kutlamaya hazırlanıyor. Hristiyan dünyası bu bayramı 24-25 Aralık’ta kutlar. 24 Aralık Katolik Hristiyanların kutlama yaptıkları tarihtir. İstanbul’da 24 Aralık akşamı İstiklâl Caddesi bu kutlamalara ev sahipliği yapar.

Taksim’den yürümeye başlarsanız ilk göreceğiniz kilise Fransız Başkonsolosluğu binasının arkasında yer alan Surp (Aziz) Ohan Vosgeperan Ermeni Katolik Kilisesi’dir. 18. yüzyılda aslında Apostolik yani Gregoryen olan Ermenilerin bazıları Katolik Avrupalıların misyonerlik faaliyetleriyle Katolik mezhebine geçmişler, 19. yüzyıldan itibaren de bu durum Osmanlı devlet fermanlarıyla

Yazının Devamı

Kış güzeli Abant

15 Aralık 2018

Yılın her mevsimi gidilebilecek ve her mevsimde ayrı bir güzelliğe bürünen, kışın karlar altındayken de adeta bir masal diyarına dönüşüveren bir yerden bahsetmek istiyorum bu hafta size.

Gerek orman yoğunluğu gerekse doğal yaşam açısından Türkiye’nin en zengin bölgelerinin başında gelen Bolu’da yer alır Abant. Güzel bir kış kaçamağı yapmak istiyorum ve illa da kayak olması gerekmiyor derseniz muhteşem seçenekleriyle bir rüya beldesi olan Abant Tabiat Parkı’nı öneriyorum size. Bolu’ya 34 km mesafede bulunan Abant’a İstanbul ve Ankara’dan ulaşmak oldukça kolay. Şayet özel aracınızla gelmeyecekseniz Bolu’dan kalkan otobüslerle de ulaşabilirsiniz bölgeye. Ayrıca pek çok seyahat acentesi de buraya çok zevk alacağınız oldukça keyifli geziler düzenliyor.

Konaklama ve yeme içme konusunda son derece iyi ve profesyonel bir bölgedir Abant. Abant denince aslında akla ilk gelen Abant Gölü. Bu göl Abant dağları üzerinde bulunan 1325 metre yükseklikte volkanik bir göl ve kışın her şey kar altında kaldığı ve hatta bazen göl de donduğu için inanılmaz romantik bir yere dönüşüveriyor; fotoğraf tutkunlarına da sonsuz güzellikte kareler sunuyor. Kar kış zor olur demeyin. Yapabileceğiniz o kadar çok şey

Yazının Devamı

Erciyes’te kayak zirvesi

1 Aralık 2018

Kayak sezonu açılınca nereye gideceği konusunda kararsız kalanlar için Erciyes kayak merkezi rahat ulaşılabilir konumuyla öne çıkıyor. Dağ evi, otel gibi çeşitli konaklama imkanları ve zengin pist çeşitliliği sunuyor.

Artık havalar soğumaya, kış mevsimi yavaş yavaş geldiğini belli etmeye başladı. Evet, bu yıl uzmanların söylediklerine bakarsak bayağı soğuk bir kış olacak ve epeyce de kar yağacak gibi. Kar kış dendi mi akla ilk gelen şey kayaktır genelde. Kayak severlerin de yavaş yavaş planlarını yapma vaktidir. Pek çok yerde kar yağmaya başladı bile. Çoğu kişi hava durumu raporlarını ve kar haberlerini her yerden takibe almaya başlamıştır muhtemelen. Kayak yapma planlarınız varsa tüm Anadolu kayak merkezleri açısından çeşitli ve iyi seçenekler sunuyor. Biz de sanırım önümüzdeki kış ayları boyunca bu köşede yukarıda saydığım nedenlerle değişik kayak merkezlerini konuşuyor olacağız.

Bilirsiniz bu köşemde hep gittiğiniz yerlerden zevk alabilmeniz için önerilerde bulunmaya çalışıyorum. Sonuçta vaktinizi ve naktinizi harcayacağınız bir şeyden mutsuz olarak dönmenizi istemem elbette. Kayak sezonu açılınca nereye gideceğiniz konusunda kararsızsanız size önerim dünyanın en iyi kayak

Yazının Devamı

Doğanın kalbi İğneada

24 Kasım 2018

Longoz Ormanları’yla ünlü İğneada’yı mutlaka görülecekler listenize dahil ederek unutamayacağınız bir deneyim yaşayabilirsiniz.

Sonbahar yerini kışa bırakmadan tadını çıkarmanızı tavsiye edeceğim yerlerden biri İğneada. Kırklareli ili Demirköy ilçesine bağlı bir sahil beldesi burası. Büyük şehrin keşmekeşinden kaçıp doğa ve kültürle iç içe olabileceğiniz bir saklı cennet. İğneada, denizi, gölleri, longoz ormanlarıyla tam bir ekosistemler zinciri. Hiç duydunuz mu longoz ormanlarını? Longozlar bir çeşit orman ekosistemidir ve ‘subasar’ olarak da adlandırılırlar. Denize doğru akan derelerin taşıdığı kumlar kıyıda birikip set şeklinde dere ağzını kapatarak akarsuyun biriktiği yerde özel bir bölge oluşturmuş olur, tropikal ormanlara benzeyen bu bölgelere longoz denir. Longozlar ilkbahar ve kış aylarında su altında kalır, yaz ve sonbahar aylarında da sular biraz çekilir. Longoz ormanlarının ekosistem özelliklerini kaybetmemeleri için taban su seviyelerinin düşmemesi, bol suyun devamlı var olması gereklidir.

200’ün üzerinde kuş türü

Nadir rastlanan bu ekosistemler doğa ve fotoğraf tutkunları için tam bir cennet. Bazılarını belki ilk defa göreceğiniz dişbudak, kızılağaç gibi ağaç türleri,

Yazının Devamı

Büyülü Aphrodisias

3 Kasım 2018

Aphrodisias, nefes kesen güzellikteki Tetrapylon adı verilen anıtsal kapısı ve adını aldığı Tanrıça Afrodit’e adanmış tapınağıyla büyülü bir kent.

İzmir Pamukkale arasında dağların ardında muhteşem bir hazinenin saklı olduğunu biliyor musunuz? Tüm rehberlik yaşamımda misafirlerimizi gezdirirken en çok heyecan duyduğum, Aydın’ın Karacasu İlçesi Geyre beldesinde bulunan Aphrodisias antik kentinden söz ediyorum.

Tarihi geç neolitik çağa kadar giden, Roma döneminde bünyesinde barındırdığı heykeltraşlık okulu ile ününü dünyaya duyurmuş ve yine dünyanın dört bir yanından ziyaretçilerin akın akın geldiği, Hıristiyanlık (Bizans) döneminde çok önemli bir piskoposluk merkezi olan ama pagan kültürün etkisinin hiçbir dönemde silinmediği bir kent olmuştur. Varlığını M.S. 7. yüzyıla kadar sürdüren Aphrodisias, tarihi boyunca yaşadığı çeşitli iç ve dış sorunlar, fay hattı üzerinde bulunması nedeniyle çok ağır depremler yüzünden aldığı ağır hasarlar sonucunda tarih sahnesinden silinmiştir.İlk olarak 1835 yılında, Anadolu’nun büyük bir kısmını adım adım gezen Fransız mimar, arkeolog ve gezgin Charles Texier’den ve İngiliz Dilettanti Derneği üyelerinden öğreniriz kentin varlığını. 20. yüzyılın ilk

Yazının Devamı

Şifa merkezi antik kent

20 Ekim 2018

Sonbahar için en uygun rotalardan olan Pamukkale Hierapolis Antik Kenti’yle hem tarihi hem de şifa dolu bir yolculuğa çıkabilirsiniz.

Sonbahar henüz tüm güzelliğiyle devam ederken, bu yıl kar yağışlarıyla geleceği söylenen kışa kendinizi ruhen ve fiziken hazırlayacağınız, sırt çantanızı kapıp aracınızla, uçakla, otobüsle ya da trenle ulaşabileceğiniz bir yer önereceğim size.Önerim genelde Türk gezgininin ciddi anlamda kaderine terk ettiği bir bölge olan İç Ege’den...

UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde bulunan bembeyaz travertenleri ve termal kaynakları ile her yıl binlerce yerli ve yabancı turisti kendisine çeken Pamukkale Hierapolis Antik Kenti’ni hiç detaylıca gezip, şifalı sularından faydalanıp, birbirinden güzel termal otellerden birinde kalıp size sundukları fırsatları değerlendirdiniz mi?

Türkiye’nin her yerinden kolaylıkla ulaşılabilen ve Denizli’ye 18 km uzaklıkta bulunan (Hierapolis Antik Kenti) Pamukkale, İç Ege’de doğanın belki de en cömert davrandığı tektonik bir arazide yer alır. Bu tektonik arazi eski çağlarda Lykos, günümüzde Çürüksu Vadisi diye anılır. Tektonik araziler termal su kaynaklarının ortaya çıkmasına sebep olurlar. Bu vadi de Afyon-Aydın arasında uzanan fay

Yazının Devamı

Köyceğiz’i bilir misiniz?

13 Ekim 2018

Türkiye Yavaş Şehir (Cittaslow) ağının yeni adaylarından biri olan Köyceğiz su kayağı yapabileceğiniz gölü, Yuvarlakçay Vadisi ile doğa tutkunlarının ilgisini çeken duraklara sahip

Muğla ili sınırları içerisindeki Köyceğiz Ege’nin tüm zengin tarihi geçmişini bünyesinde barındıran, doğa açısından da âdeta kutsanmış bir coğrafyada yer alır. Tektonik arazide suyun dolması ve alüvyonlarla oluşmuş olan Köyceğiz Gölü, Sülüngür lagün gölü ile doğa tutkunlarının en sevdiği yerlerden biridir. Köyceğiz Gölü’nde su kayağı yapabilir, onlarca kuş çeşidini gözlemleyebilir, gölün üzerinde Cenevizlerden kalan kale kalıntılarını da görebileceğiniz Aşık Adası diye anılan küçük adayı da gezebilirsiniz.

Antik çağlarda Kaunosluların da kullandığını bildiğimiz ve Türkiye’nin en yüksek radyoaktivitesine sahip olan ve böylece pek çok hastalığı tedavi edebilen bir kaplıcayla Köyceğiz, Kaunos antik kentini ziyaret etmek için de çok uygun mesafede. Yuvarlakçay Vadisi ve yöreye bereketi taşıyan çay serinlemek isteyenlerin koştuğu bir mekândır. Mavi Yolculuk rotalarının vazgeçilmezi ve eşsiz bir kumsala sahip olan, orman içinden giden bir yolla Köyceğiz’e bağlanan Ekincik limanı da doğa tutkunlarının ve

Yazının Devamı

Troya’dan Assos’a kültür rotası

6 Ekim 2018

2018’in Troya Yılı ilan edilmesiyle çok sayıda etkinliğin gerçekleştiği Çanakkale, kültürel ve turistik değerlere büyük katkı sağlayacak Troya Kültür Rotası Projesi’ne ev sahipliği yapıyor.

Çanakkale Tarih ve Kültür Vakfı (ÇATKAV) tarafından Çanakkale Valiliği ortaklığında yürütülen Troya Kültür Rotası Projesi, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ve Anadolu Efes ortaklığında “Gelecek Turizmde” programıyla destekleniyor. Bu Troya’dan Assos’a uzanan bir yürüyüş ve bisiklet rotası. Saha çalışmaları sürmekte olan rotanın 120 km’lik ilk etabı doğa, tarih ve kültür tutkunlarını ağırlamaya hazırlanıyor.

Geçtiğimiz günlerde Çanakkale Tarih ve Kültür Vakfı’nın davetlisi olarak Çanakkale’deydim. Hem Çanakkale’deki gelişmeleri hem de Troya Kültür Rotası’nı detaylarıyla inceleme şansım oldu. ÇATKAV’dan projeyle ilgili bilgiler aldım. Projeyi hazırlayan Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nden Doç. Dr. Mustafa Boz ve rotanın alandaki tüm işaretlemelerini yapan Hakan Karan ile hem projeyi konuştuk, hem de rotayı baştan aşağı gezdik. GPS belirlemeleri için tüm rotayı yürümüş olan rehber meslektaşım İlhan Varlık’tan da bilgiler aldım.

Yıllarca yurt dışından

Yazının Devamı