Ankara-Washington ilişkilerinde tek konu Suriye ya da Gazze ateşkesi değil.
Önümüzdeki dönemde ABD’den gelecek iki talep olacak.
Bu taleplerden birisi İsrail ile ilgili.
ABD’nin Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Barrack, Bahreyn’de düzenlenen bir forumda konuştu.
Önce, “Türkiye ile İsrail savaşmayacak” dedi, ardından da “Hazar Denizi’nden Akdeniz’e kadar bir işbirliği görecekseniz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İsrail’de bu soykırımcı kabine işbaşında olduğu sürece Tel Aviv ile işi olmaz.
Kabine değişir, Tel Aviv iki devletli çözüm konusunda samimi adımlar atarsa, ancak o zaman bir diyalog başlayabilir ama iş birliği hayali kısa ve orta vadede mümkün değil.
Yine de bu sözleri, Washington’ın iki ülke arasında çatışma istemediğinin bir kanıtı olarak kabul edebiliriz.
Bir ay öncesine kadar Türkiye’nin Eurofighter uçağı alıp alamayacağını konuşuyorduk.
Şimdi Eurofightler’ları pahalıya alıp almadığımızı tartışıyoruz.
Bu tartışmaya hiç itirazım yok, demokrasinin gereği yerine geliyor.
Ancak sağlıklı tartışma doğru bilgiyle yapılır, kulaktan kulağa yayılan yanlış bilgiyle değil.
İngiltere’den alacağımız 20 Eurofighter ve mühimmatlar için 5.4 milyar sterlin ödeme yapacağız.
İngiltere Başbakanı’nın telaffuz ettiği 8 milyar sterlin projenin İngiltere ekonomisine sağlayacağı toplam katkı rakamı.
Bakkal hesabı yapıp, 5.4 milyar sterlin bölü 20 eşittir birim uçak maliyeti demek değil.
Uçaklarla birlikte havadan havaya en etkili füze olan Meteor ve Brimstone füzelerinden de alıyoruz.
Türkiye-Almanya ilişkilerinde “Bağcıyı dövmek yerine üzüm yemeyi” amaçlayan bir dönem başladı.
Almanya’nın özellikle savunma sanayiinde Türkiye ile işbirliğine ihtiyacı var.
Avrupa’nın sadece SİHA değil, zırhlı araç üretiminde de sorunları var ve kısa vadede ortaya çıkan ihtiyacı karşılama gücü Türkiye’de var.
İki ülke arasındaki ticari ilişkilerin hacmi 55 milyar doları aşmış durumda. Almanya bu ilişkide 6 milyar dolar artıda olan taraf.
Türkiye’de faaliyet gösteren Alman şirketi sayısı 500’den fazla ve Almanya Başbakanı, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile buluşmadan önce Türkiye’de yatırımı olan Alman iş adamlarıyla buluştu, onları dinledi. Bir de Almanya’nın Türkiye’ye iade etmek istediği 20 bin civarında Türk vatandaşı var.
Buna karşın Türkiye’nin dosyası da net: Gümrük Birliği’nin güncellenmesi, vize serbestisi ve Türkiye’nin AB’nin SAFE programından faydalanması.
SAFE konusunda Berlin ile Ankara aynı çizgide, Atina ve Güney Lefkoşa’nın itirazları çok
Önceki gün imzalanan Eurofighter anlaşmasında yol haritamız üç aşağı beş yukarı belli oldu.
İlk grup Eurofighter, Katar’dan yıl sonunda gelecek.
Eğer CAATSA yaptırımları olmasaydı ve ABD’den F-35’leri zamanında alabilseydik uçaklar Malatya, Erhaç’da konuşlanacaktı.
F-35’ler için çok kapsamlı olan altyapı ve hangar projeleri çizilmiş, inşaatlarına da başlanmıştı.
Eurofighter’lar için durum farklı.
Türkiye bu uçakları yüzde 90 ihtimalle Eskişehir’de konuşlandıracak.
Eskişehir hem hangarlar hem de havadan gelecek tehditler konusunda avantajlı bir yer.
PKK dün yaptığı açıklamayla teröre dönmeyeceğinin bir kez daha altını çizmiş oldu. Sürecin İmralı’dan gelen çağrı ve yönlendirmelerle ilerletildiği yolundaki vurgu da önemli. Silah bırakma ve mağaraların teslimi konusu her seferinde kamuoyuna açıklanarak yapılmayacak. Bir gün sürecin bittiği duyurulacak. PKK’nın açıklaması, sürece karşı olan ülkeler ve süreci baltalamak adına provokasyonlara girişen gruplara rağmen başladığımız noktadan ileride olduğumuzu bize gösteriyor.
■ Fesih kararı almış bir örgütün “Türkiye’deki son güçlerimizi de çektik” açıklaması ilk başta çok anlamlı gelmeyebilir ama durum öyle değil. PKK dün yaptığı açıklamayla teröre dönmeyeceğinin bir kez daha altını çizmiş oldu.
■ Açıklamanın içerisinde lafın yuvarlandığı bir noktaya dikkatinizi çekmek istiyorum. Açıklamada yer alan “... Ayrıca sınır alanlarında da çatışma riski oluşturan olası provokasyonlara açık olan mevzilerde de benzer düzeltici
Çoğumuzun dikkatini çekmez ama bir dizide iyi adamın inandırıcılığını arttıran şey mücadele ettiği kötü adam karakterine bağlıdır.
Eskiden dizi ve filmlerde kötü adam baştan sona, herkese ve hatta kendi çocuğuna da kötü davranan biri olarak tasvir edilirdi.
Bu hayatın akışına aykırı durumu bozan son dönemin en iyi örneği Kanal D’nin Eşref Rüya dizisi.
Senaryo öyle iyi ki, kötü adam Kadir, mizahı kullanışı, sevilme ihtiyacı, kıskançlık gibi insani refleksler vermesiyle son derece gerçek olmuş.
Hayatın olağan akışına uygun kötü karakteri dizi ve filmlerde iş yapıyor ama işin içine siyaset girdiğinde kafalar karışıyor.
Hele ki esas oğlan olmaya hevesli olanların aslında esas kötü adam olduğu ortaya çıktığında.
★★★
Türkiye uzun zamandır devam eden savaş uçağı meselesinde sona yaklaştı.
İngiltere Başbakanı Starmer, önümüzdeki haftanın ilk yarısında Türkiye’yi ziyaret edecek.
Yanında hem Savunma Bakanı hem de Hava Kuvvetleri Komutanı olacak ki, bu da Eurofighter’lar için imza aşaması anlamı taşıyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Körfez ülkeleri ziyareti sürecinde bu konuda o kadar çok dezenformasyon yapıldı ki, detaylarıyla yazmak lazım:
Dolaşıma sokulan iddia neydi? İngiltere’den Eurofighter alımında sorun çıktı; Türkiye, Katar’dan Eurofighter almaya çalışıyor.
Ülkeler başka ülkelerden satın aldıkları savaş uçağı gibi önemli silahları canları istediğinde başka ülkelere satamazlar.
Dolayısıyla “Türkiye, İngiltere’den Eurofighter alamadı, Katar’a yöneldi” iddiası saçma ve temelsiz bir iddia.
İşin doğrusu şu: Katar’ın elinde en eskisi 2022 yılı üretimi olan belirli sayıda Eurofighter uçağı var.
■ Çocuk sağlığı ve hastalıkları
■ Çocuk cerrahisi
■ Genel cerrahi
■ Kadın doğum
■ İç hastalıkları
■ Kalp ve damar cerrahisi...
Hepimizin hayatını çok yakından alakadar eden bu bölümler, 2025 Tıpta Uzmanlık Sınavı’nda en az tercih edilen bölümler oldu.
Buna karşın, plastik, rekonstrüktif ve estetik cerrahi en fazla talep gören bölümler arasında.