Türkiye hastalığı nüks edince…

24 Eylül 2025

Dün öğleden sonra mesaim önce Atina’daki meslektaşlarımdan gelen telefonlara cevap vermekle geçti.

Sebebi Türkiye’nin resmi programında olmayan ama Atina’nın açıkladığı Erdoğan-Miçotakis görüşmesinin iptal olması.

Detayları haber sayfalarımızda var, ortada bir kriz yok ama dün gelen telefonlar gösterdi ki ilişkinin bir ayağında sağlıksız işler oluyor.

Başlıktaki hastalık teşhisini de koyan ben değilim,

Savunma ve Dışişleri bakanlıkları yapmış, Türkiye’yi alakadar eden konuları en iyi bilenlerden birisi olan Dimitris Avramopoulos.

Avramopoulos bu hastalıkla ilgili ne yazdı, “Türkiye’nin rolüne dair algının, tehdit ve korku duygusuyla şekillendiği bir saplantı içindeyiz. Türkiye’yi yalnızca bir tehdit olarak görme saplantımız, yalnızca ülkenin uluslararası konumunu değil, aynı zamanda Yunan vatandaşlarının psikolojisini de olumsuz etkiledi.”

Geçen Cuma’dan beri Yunanistan’da, “Erdoğan, Beyaz Saray’a gidiyor, Başbakan Miçotakis’e davet yok” haberleri yapılıyor.

Sosyal medyada Başbakan Miçotak

Yazının Devamı

Başarı kriteri F-35’ler değil…

22 Eylül 2025

Bazen oyuncak mağazasına girmiş erkek çocuklar gibi davranıyoruz.

Son 3 gündür ana konumuz Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 25 Eylül’de Beyaz Saray’da ABD Başkanı Trump ile yapacağı görüşme.

Bu görüşme elbette çok önemli ama bu görüşmenin başarı kriteri, F-35 uçaklarının Türkiye’ye satışı olmayacak.

Herkes konuya buradan baktığı için önce uçaklara dair bilgiyi vereyim,

ABD hangarlarında Türkiye’ye teslim etmek için üretilmiş 6 adet F-35 savaş uçağı duruyor.

Washington’ın ilk kararı bu uçakları kendi ordusuna almaktı ama sonra yapılacak değişikliklerin maliyetine katlanmak istemediler.

40 uçaklık sipariş listesinden üretime girmeyen 34 uçak konfigürasyonları değiştirilerek ABD Hava Kuvvetleri’nin sipariş defterine kaydırıldı.

Yazının Devamı

Erdoğan'ın New York fiilleri

21 Eylül 2025

New York’taki BM toplantısı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 15. zirvesi olacak. Gazze konusunda alnı ak, başı dik tek ülke Türkiye’dir.

Erdoğan 23 Eylül’deki konuşmasında tehdit dili kullanmayacak, Gazze’de yaşanan soykırımı uluslararası hukuk ve insanlık bakış açılarıyla anlatacak.

Hayat içerisinde öznelere göre konumlananlar var.

Oysa doğru olan yüklemlere bakmaktır.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın New York’taki 15. BM Zirvesi olacak bu zirve.

Yıl sayısına değil, bu geçen 15 yılda kurulan cümlelere, kullanılan  fiillere bakmak lazım.


Yazının Devamı

Altay'a dokunmak, çelik soğuk, yürekler sıcak...

20 Eylül 2025

Altay tanklarımız, 1000 dönüm büyüklüğünde bir kampüste üretiliyor. Tesiste iki ana bölüm var. İlk bölümde milli imkânlarla yapılan motor ve güç gruplarının üretildiği BMC Power tesisi var.

Spor otomobil sevenler bilirler, o arabalar farklı istasyonlarda kümelenmiş işçiler tarafından üretilir, sonra birleştirilir. Altay da benzer istasyonlarda, aynı şekilde üretiliyor.

Önce aile sonra küresel bir iş insanı...

Önce İstanbul-Hatay uçtuk, ardından İskenderun sonra Osmaniye’ye geçtik.

Osmaniye’den Hatay’a dönüp oradan Ankara’ya geçtik.

Ankara’da Altay Tankı ve BMC tesislerini dolaştıktan sonra İstanbul’a döndük.

Sabah hava aydınlanmadan başlayan, hava karardıktan sonra biten uzun bir gün oldu.

Yazının Devamı

Terörsüz Türkiye’de bulunduğumuz nokta...

19 Eylül 2025

“No news, good news” diye tüm dünyada haber yoksa iyi haberdir diye bilinen bir cümle ve Terörsüz Türkiye meselesinde de geçerli.

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kurulan Komisyon çalışmaya devam ediyor.

Avrupa Şampiyonası’nda 2-1 mağlup olduğumuz Portekiz’i kutlayan HDP’liler gitti, Filenin Sultanlarını kutlayan DEM yöneticileri gördük.

Daha da önemlisi, Avrupa’da PKK’ya bağlı faaliyet gösteren kimi sivil toplum kuruluşları Gazze’de soykırım devam ederken Tel Aviv’e koşmuş, İsrail’e desteklerini açıklamışlardı. Artık sesleri çıkmıyor ama DEM, Gazze’de yaşananlara TBMM’deki tüm partilerle beraber tepki gösteriyor.

Daha önemlisi örgütün silah ve mağaralarını teslim etme sürecinde yaşananlar.

Konuya dair, Irak’ın kuzeyinde silah bırakma başlamadan önce bildiğimiz bir gerçek vardı.

O da sürecin an ve an bilgilendirmeyle gitmeyeceği, kamuoyunun silah ve mağara teslimleri tamamlandıktan sonra bilgilendirileceğiydi.

Yani 30 silah yakıldı, sonrasında süre&

Yazının Devamı

2026 bütçesi, Suriye’nin parçaları

17 Eylül 2025

ABD’nin 2026 bütçe tasarısı Kongre’ye sunuldu.

Yeni adıyla Savaş Bakanlığı, 2026 yılında, Irak’ın kuzeyindeki bölgesel yönetim güçlerine 61 milyon 14 bin dolar, Suriye’de ana yapısını terör unsuru YPG’nin oluşturduğu SDG’ye 130 milyon dolar verilmesini öngörüyor.

Bu 130 milyon doların yarısı maaş,15,6 milyon doları eğitim ve silah, 32,4 milyon dolar lojistik destek,1,5 milyon doları da bakım ve hizmetler için ayrılmış.

Rakamların çok bir önemi yok, SDG için ayrılan her sent aslında ABD’nin Suriye’deki iki yüzlü politikasının itirafıdır.

Şam ile varılan 10 Mart Anlaşması’na göre SDG, yıl sonunda Suriye Ordusu’nun bir parçası olacaktı.

ABD; maaş garantisi de vererek, SDG’ye “Bildiğini okumaya devam et, Suriye’de en azından federatif yapı kurma konusunda ben arkanızdayım” diyor.

Bu bütçe tasarısı ABD’nin Ankara’daki Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Barrack’ın, son bir ayda söylemlerindeki değişikliğin sebebini de açıklıyor.

Yazının Devamı

CHP’nin kutsal kasesi yüzde 25

15 Eylül 2025

Türkiye, Cumhuriyet tarihinin en kritik virajlarından birisinden geçiyor.

Suriye’de, ABD-İsrail ortak yapımı YPG üzerinden federatif yapı oluşturma çabaları.

Türkiye’ye gücünün yeteceğine emin olsa, bugün saldıracak olan İsrail.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin yaklaşan ve Türkiye’yi Doğu Akdeniz’de daracık bir alana hapsetme planları için önemli olan seçimler. Kamuoyu olarak bunlardan tekini bile konuşmuyoruz.

Bugün de herkesin gözü mahkemenin CHP konusunda vereceği kararda.

Verilecek karar saydığım risklerin tekini bile ortadan kaldırmayacak.

★ ★ ★

Yazının Devamı

Ahlak enflasyonu ve soykırıma dolaylı finans

14 Eylül 2025

Sosyal medyadaki yoğun görgüsüz teşhircilik ve dolar tabancalarıyla ateş etmek için 2-3 ay hapiste yatmak yeter algısı ahlakı yerle bir ediyor. Gazze’deki soykırımı protesto edip, META şirketleri, Google, Youtube’a reklam yağdırırken aslında İsrail’e giden silahları finanse ediyoruz.

Türkiye’de yıllardır ekonomideki enflasyonu konuşuyoruz ama asıl konuşmamız gereken ahlak enflasyonu.

Ahlak enflasyonu çok boyutlu bir konu, bir ucu rahmetli Özal’ın “Benim memurum işini bilir” sözüne gidiyor diğer ucu sosyal medyaya dayanıyor.

Hangi uçtan başlarsak başlayalım, konunun gelip dayandığı yer paraya çıkıyor.

Para derken yasadışı kumar sitelerinin reklamlarında kullanılan ve deste yığınından söz etmiyorum.

Ahlak enflasyonunu körükleyen şey paranın lüks araba, Bodrum’un gece kulüpleri, yatlar, katlar, arması kocaman marka kıyafetlere erişim kapısını açan hali.

Sosyal medyadaki bu yoğun görgüsüz teşhircilik ve dolar tabancılarıyla ateş etmek için 2-3 ay hapiste yatmak yeter algısı ahlakı yerle bir ediyor.

Maaşlı bir işte yıllarca &c

Yazının Devamı