Televizyon izleyicileri ne zaman kendilerine mikrofon uzatılıp televizyon yayınlarına dair görüşleri sorulsa, ekranlarda izlenecek kaliteli programlar olmadığından yana dert yanar...
Çoğu da, “Bıktık bu magazin programlarından... Doğru dürüst belgeseller yayınlansa da izlesek” der...
Bunun kocaman bir yalan olduğu artık apaçık bir gerçek...
Çünkü AGB’nin günlük reyting raporları, izleyicilerin onca programdan neleri izleyip hangilerinin tarafına bakmadığını ortaya koyuyor...
Kanal D’nin bu yayın döneminde ekrana getirdiği “Doktorum” adlı programın reytingleri de Türkiye’de televizyon izleyicilerinin gerçekleri değil, sanal bir dünyada olup bitenleri ne denli izlediğini gözler önüne seriyor...
Moderatörlüğünü Dr. Serdar Önal’ın yaptığı “Doktorum”da her sabah Op. Dr. Aytuğ Kolankaya ve Dr. Seran Göçer, konuk ettikleri doktorlarla ekran karşısındakilere her türlü hastalık konusundaki en sağlıklı bilgileri veriyor.
Ama “yurdum insanı” bu programa ilgi göstermiyor.
82’nci Oscar Ödülleri’ne Türkiye’den hangi film gidecek? Kural gereği 2010’da yapılacak “Akademi Ödülleri”ne “En İyi Yabancı Film Aday Adayı” olarak Türkiye adına gönderilecek film, 1 Ekim 2008 ile 30 Eylül 2009 tarihleri arasında vizyona girmiş yapımlar arasından seçilecek.
“Türkiye’nin En İyi Filmi” olarak Oscar’a gönderilecek yapımı 13 kişiden oluşan kurul seçecek.
Kültür Bakanlığı’nın yanı sıra Türk sinemasından da her meslek örgütü adına bir kişinin temsilci olarak katıldığı “Seçici Kurul”un 14 Eylül’de yaptığı toplantıdan bir sonuç çıkmadı.
“Seçici Kurul”, 24 Eylül’de yapacağı son toplantıda kesin kararını verecek.
1 Ekim 2008 - 30 Eylül 2009 tarihleri arasında vizyona giren Türk filmi sayısı 50...
“Seçici Kurul”un 24 Eylül’de üç saat sürecek son toplantısında gündemine alacağı film sayısı ise 13...
Bu filmler hangileri mi?
Beşiktaş Barbaros Bulvarı üzerindeki bir evlilik merkezinin duvarına astığı “Bayramda Bodrum’a bekarlar turu” afişini gördüğümde merak edip, telefon açtım.
Telefonu açan görevliden, turun fiyatı ve Bodrum’da nerede konaklanacağına dair bilgiler istedim.
Yalıkavak’ta bir otel kiraladıklarını, eğlenceli bir tur düzenlediklerini söyledi ve ekledi:
“Az bir yerimiz kaldı, niyetiniz ciddiyse rezervasyon için acele edin.”
İki gün sonra Hıncal Uluç, söz konusu turu köşesine taşıyınca adamlar işi büyüttü.
Pazartesi günü baktım, Beyoğlu’nun sokakları bu turun korsan afişleriyle kaplı:
“Bayramda Bodrum’a bekarlar turu... Her şey dahil! 3 gün 4 gece, 280 TL artı yol.”
Selen Görgüzel’in adı çok değil, bundan altı ay önce de yine böyle “seksi” bir konuyla gündemdeydi... TRT 1 için Sinop’ta çekilen “Zoraki Başkan” adlı dizinin setinde yapımcı Nihat Özcan ve oyuncu Ferdi Akarnur’un tacizine uğradığını iddia etmişti...
Selen Görgüzel’in adının geçtiği yeni “seksi” konu ise şu:
Selen Görgüzel ve Devrim Saltoğlu, başrolünü paylaştıkları “Mıhlıçay Âşıkları” adlı bir film için rol gereği yatağa girip sevişti!
Yapımcı ve yönetmen Zafer Ünlü, filminin reklamı için bu sahneleri internete verince olanlar oldu.
Görgüzel ve Saltoğlu, yapımcı hakkında dava açınca Zafer Ünlü de şu açıklamayı yaptı:
“Görüntüleri kendisinin onayı ile basına verdik. Çekim sırasında ‘Konsantre olamıyoruz’ diye beni ve ışıkçıları dışarı çıkardılar. Dışarı çıkarken kamerayı fiksledik. Sonra görüntülere baktık resmen cinsel ilişkiye giriyorlar. Bende o görüntüler de var. Art niyetim olsa onları verirdim.”
Buyur buradan yak!
Başrollerini Oktay Kaynarca, Mehmet Akif Alakurt ve Selin Demiratar’ın paylaştığı “Adanalı” yeni yayın dönemine kulvar değiştirerek “merhaba” dedi.
atv’de 30 bölüm yayınlandıktan sonra “yaz tatili”ne çıkan dizinin türü “polisiye komedi”ydi...
Yeni yayın döneminin ilk bölümü dün gece ekrana gelen dizinin yapımcıları Ali Gündoğdu, Mehmet Yiğit Alp ile “Adanalı”nın senaristi ve yönetmeni Tayfun Güneyer, “Daha yeni, daha hızlı, daha eğlenceli” sloganıyla dizinin konseptinde değişikliğe gitti. Dizinin yapımcılarından Mehmet Yiğit Alp, bu değişikliğin sebebini şöyle açıkladı:
“Dizimiz yine polisiye komedi... Ama geride bıraktığımız sezonda ekrana gelen 30 bölümde komedi daha ağırlıktaydı... Bu sezon ise macera daha önde olacak... Bu sezon ‘Adanalı’ tutkunlarına bol bol aksiyon izlettireceğiz.”
“Ali”ye İstanbul’da cezaevi bulamadılar
Mehmet Akif Alakurt’un canlandırdığı “Maraz Ali”, dizinin “sezon finali”nde tutuklanmıştı.
Dizinin “yeni sezona merhaba” dediği bölümde “Maraz Ali” cezaevindeydi...
Her Ramazan ve Kurban Bayramı öncesi, “Acaba birkaç günlüğüne bir yere tatile mi gitsek? Antalya yerine aynı paraya Mısır’a veya Tunus’a mı gitsek?” ikileminde yaşayanlardansanız bu yazı sizin için...
Üç seçeneği de tecrübe etmiş biri olarak rehberlik hizmetimden bedava yararlanabilirsiniz.
Ramazan Bayramı’nı “kum, deniz, güneş turizmi”nden yararlanarak geçirmek istiyorsanız Antalya’yı ve Sharm El Sheikh’i tavsiye ederim, ama Tunus için aynı şeyi söyleyemeyeceğim.
“Tatilde değişik ülkelere gitmek, farklı kültürler tanımak istiyorum” diyorsanız, o zaman Tunus’u tavsiye ederim ve onun da nedenini izah ederim, ama “az sonra”...
Sharm El Sheikh veya Antalya’da otelin kapısında kaç yıldız varsa içeride o hizmeti alırsınız. Antalya’nın havası ve denizi eylül sonuna doğru bir başka güzeldir. Sharm El Sheikh de öyle... Rengarenk balıklar arasında yüzersiniz.
Antalya’da havanın yağmurlu ve bozuk olma gibi bir riski var, ama Sharm El Sheikh’te yok...
“Şeyhin Sakalı” kışın bile size deniz, kum ve güneşin tadını çıkarma imkânı sağlar.
Pazartesi sabahı Tunus’a uçmak için havaalanına giderken serin ve yağışlı bir hava vardı İstanbul’da... Tunus’un sıcak olduğunu biliyordum, ama İstanbul’un havası beni öylesine etkiledi ki son anda kalın giysiler tıkıştırdım çantama...
Tunus Hava Yolları’nın uçağına bindiğimizde Kuzey Prodüksiyon’un 14 kişilik ekibinin dışında bir o kadar daha yolcu vardı koskoca uçakta... Uçağı kiralamış olduk adeta... 2 saat 20 dakika sonra tipik bir yaz günüyle karşılaştık Tunus’ta... 1 saat 20 dakikalık otobüs yolculuğundan sonra rehberimizin, “Tunus’un Bodrum’u” dediği Hammamet’e vardık. Konakladığımız Vincci Lela Baya Hotel hesapta beş yıldızlı, ama odalarının konforu dört yıldız ayarında bile değil...
Biz odalarımıza yerleşene kadar “Bahar Dalları”nın yönetmeni Hakan Gürtop, “Vakit nakittir” deyip çoktan seti hazırlayıp, çekimlere başladı. Çünkü Tunus’ta kalacağımız üç gün boyunca Hakan Gürtop ne kadar çekim yaparsa, o kâr kalacaktı yanına...
Ekip çekimlerini sürdürürken “Bahar Dalları”nın yapımcısı Mehmet Yiğit Alp’le havuz bara geçtik. Alp’e, 22 Eylül’de TRT 1’de başlayacak dizinin çekimi için niye Tunus’u seçtiklerini sordum, şunları söyledi:
“Dizimizin hikâyesine göre bir
Türkiye’de 2 milyon 800 bin, yurtdışında ise 200 bin kişi tarafından izlenen Çağan Irmak’ın “Issız Adam” filminin başrol oyuncusu Cemal Hünal, bu haftadan itibaren her salı akşamı sevenlerini şaşırtacak yeni bir tiplemeyle ekranda olacak.
Cemal Hünal, “Issız Adam” filminin yapım şirketi Most Production’ın ATV için çektiği “Kış Masalı”nda, bu kez toprak zengini, evli, çoluk çocuk sahibi bir işadamı olarak kamera karşısında.
2008 yılına damgasını vuran filmde “aşk”la yalnızlık arasındaki tercihini yalnızlıktan yana kullanan bir tipi canlandıran Hünal, “Kış Masalı”nda ise eşiyle, aşkı arasında tercih yapmak zorunda kalacak.
Cemal Hünal’ın “Kış Masalı”nda canlandırdığı “Ali Murat Elbeyli” eşini değil, hayatını borçlu olduğu yeni aşkını tercih edecek, yani “aşk” diyecek.
“Issız Adam”da aşçılıktaki hünerlerini sergileyen Hünal, “Kış Masalı”nda izleyicilere, nasıl bir binici olduğunu gösterecek.
“Kış Masalı” Cemal Hünal ve Duygu Yetiş’in başrol oyunculuğu yaptıkları ilk dizi... Diğer başrol oyuncusu Fırat Çelik de Fransa’dan geldi, Türkiye’de yeni... Onların anlatacağı “Kış Masalı” bakalım seyirciye geçecek mi?