Emre Belözoğlu Galatasaraylı mı?

17 Temmuz 2010

Emre Belözoğlu’nun, “Sen Galatasaraylısın, senin babanı da sevmezdim” lafına alınmaya ne kadar hakkı var?
Bence cümlenin ilk bölümü normal...
Bir taraftarın sübjektif tespitidir ve sadece yapanı bağlar.
Adam hâlâ Galatasaraylı olduğuna kanaat getirmiş Emre’nin.
Hem Galatasaraylı olmak ne ki?.. Terörist mi diyor yani?
Mesela Ultraslan’dan birine “Sen Galatasaraylısın” deseniz, koşup yanaklarınızı öper herhalde.
* * *

Yazının Devamı

Dünya Kupası neden ‘sevimsizdi’?

15 Temmuz 2010

Bu Dünya Kupası, size de “sevimsiz” geldi mi?.. En azından eski dünya kupalarına göre. Bir şeyler eksik gibi...
Yanıtınız “evet”se, bendensiniz.
İsterseniz nedenlerini birlikte araştıralım.
Ama dürüstçe... Kalbimizin sesine kulak vererek. Duygularımızı da katarak. Hatta, önce “algısal” olanlardan başlayalım:
* * *
Bir kere kafadan 2-0 mağlup başladı Güney Afrika... İki tane itici “sembolü” vardı son Dünya Kupası’nın.
Birincisi melodi bile çıkaramayan saçma sapan borazan; vuvuzella.

Yazının Devamı

‘Zaman’ ve ‘zeka’ israfı

14 Temmuz 2010

En "müsrif" olduğumuz kalem hangisidir size göre?...
Para mı?.. İnsan mı?.. Doğal kaynaklar mı?
Hayır;
"Zaman" ve "zeka"!
Üstümüze yok zamanı ve zekayı boşa harcamakta.
Bakın 1,5 aydır yeryüzü insanlarıyla birlikte gırtlağımıza kadar futbolun içindeyiz. Hani lafa gelince, "endüstri" dediğimiz, "Dünya’ya entegre olmaktan terörü bitirmeye kadar" olmadık görevler yüklediğimiz futbol...
Ne ürettik ülke ve insanlık adına bu kadar zamanda?

Yazının Devamı

Daum hapşırdı, Güiza nezle!

2 Temmuz 2010

Fenerbahçe’nin bedbaht “kralı” Güiza, sezon başı kontrolleri için hastaneye gitmemiş!..
Ağrıları varmış galiba.
Futbolcu dediğin serçe parmağı ağrısa MR çektirir; Güiza ağrısı var diye kontrole gitmiyor.
Ben size sebebini söyleyeyim. Güiza, “hocası” Daum’dan kopya çekiyor!
Baktı ki, sağlık kontrollerinde yan çizen Daum milyonları götürdü, “Darısı başımıza” diyor.
Şaka bir yana; Fenerbahçe’nin “skandal kapasitesi” Daum ile doldu. Güiza fazla gelir! Bir an önce sakin tarafından halledilmelidir.

Fenerbahçeliysen, kime ne ?

Yazının Devamı

Fenerbahçe kendi “Terim”ini mi yaratıyor?

30 Haziran 2010

Ve Fenerbahçe kendi “Fatih Terim”ini yaratmak için düğmeye bastı. Üstelik, Terim bu “yetkileri, özgürlüğü, itibarı” ancak Galatasaray’daki ikinci şampiyonluğundan sonra yakalamıştı. Aykut Kocaman, düdüğü boynuna astığı anda hepsine birden sahip oldu.
İşte bunun adı, “Fenerbahçe tarzı”...
İyi midir, kötü müdür bilemem. Ama Fenerbahçe’ye uygundur.
Fenerbahçe, ya “yıldız” bulur. Ya da bulduğuna “yıldız” gibi davranır.
Her şekilde, sınav sonuçları açıklanmadan sınavı geçip artık “yıldız” olmuştur o kişi.
Beğenin/beğenmeyin; durum budur.

Sevinelim mi, üzülelim mi ?

Yazının Devamı

Benim yöneticim işini bilir!

29 Haziran 2010

Biz “yöneticileri” allame-i cihan sanıyoruz!.. (Ahmet Çakar’ın önderlik ettiği bazı pratik vatandaşlarımız “alem-i cihan” demekte ısrar ediyor, ama o lafın anlamı henüz çözülemedi).
Bize göre, her şeyi bilir yönetici Her soruya yanıtı vardır. Her zorluğu çözer, hepimizden farklıdır!
İşin kötüsü nedir biliyor musunuz?..Bir süre sonra yöneticinin kendisi de öyle sanır!
* * *
Oysa, hepsi farklı branşlarda kafa patlatan iş adamlarıdır yöneticiler. (Nedense çoğunluk müteahhit. Türkiye’de zengin bir fizik profesörü, obua virtiözü olamayacağına göre...Normal)
Yöneticilerin, yönetici olana kadar sahip oldukları arkadaşlar, danışmanlar, referanslar hep meslekleriyle alakalıdır. Öyle olmalı ki, mesleklerinde çok başarılıdırlar.
Futbol hobileridir. Fikir paslaşmaları, yine futbol hobisine sahip dostlarla yapılır.

Yazının Devamı

Daum ve Fenerbahçe dikkat etsin

26 Haziran 2010

Bravo Fenerbahçe’ye, “tereyağından kıl çeker gibi” halletti Daum meselesini!.. Ama, donmuş tereyağından Recep İvedik kılı çeker gibi.
Yarın parayı bavulla teslim ederler, öbür gün Daum gider. Sorarsanız; saat gibi işledi her şey!
Biraz maraza yaşanmadı değil...
Onu da “medyaya yüklerler”; olur biter.
* * *
Bakın, bu köşeden beş nesil Fenerbahçelilerden daha Fenerbahçeli bir hizmet yapıyorum ve “Daum’u da, Kulübü de” uyarıyorum:
Sakın buna tevessül etmesinler. Sakın Daum’u parayla susturup, yaşanmışları “Medya Yalanı” kategorisine sokarak arınacaklarını sanmasınlar.

Yazının Devamı

Terör, ya futbolu vurursa!..

25 Haziran 2010

Hayata “spor gözlüğü” ile bakıyorsanız, hele sağ “mercek” sadece futbola odaklıysa, İçişleri Bakanımız sayın Beşir Atalay’ın medyaya yaptığı “balans ayarına” kafa sallamaktan boyun fıtığı olmanız işten bile değildir!
“Evet... Medya, terör haberlerini dikkatli kullanmalı”!..
Hatta sayın Başbakanımızın söylediği gibi, “şehit evlerindeki yangınları” hiç göstermemeli!
Devlet adamlarımızın niyeti, “terör örgütünün ekmeğine yağ sürülmesin” temellidir. Ama, spor gözlüğü takmış ve futbola odaklanmış “mutlu azınlığımız”, fazladan endişelidir.
Endişelenmelidir. Değillerse, kafayı çalıştırmamışlardır.
Değerli yazarlar, “terör futbolumuzu da vuracak” diye yazılar döşenmeli, programlar yapmalıdırlar. “Terörün futbolla biteceğine” bile inanan nahif üstatlar, “bir yabancı eksik gelir” kaygısını nasıl taşımazlar?
Vakti zamanında terörü bahane edip, İstanbul’daki maçın tarafsız sahaya alınmasını talep eden fırsatçılar çıkmadı mı Dünya’da?.. 2003’de Juventus mesela!

Yazının Devamı