Zina / kuma

2 Eylül 2004

Gerçekten, hiçbir AB ülkesi hukukunda öngörülmeyen "zinaya hapis cezası" nasıl olur da "TCKda AB ile uyum değişiklikleri paketinde" yer alabilir?Üstelik...Daha önce Anayasa Mahkemesi, "zinaya hapis cezasını" iptal ederek, Türk Hukuk sistemini arındırmıştı.Tarihin hurdalığına gönderilmiş bu hükmü yeniden TCKya sokuşturmak, "AB ile uyum" gibi çağdaşlaşma iddialı bir paketin saygınlığını bozar. ABye "uyum" için TCKda değişiklikler yapan yasa tasarısına, "zina" maddesi ile "kuma" getirilmekte. "Uyum" yasası, "uyumsuzluk" yasasına dönüşebilir. AB hukukunda, zina, suç değildir, sadece etik nedenlerle boşanma sebebidir.Özgürlükçü AB hukukuna, böyle "çöl ve kabile hukuku" hükümleriyle uyum sağlanamaz.Daha neler?...Bari bir de "recim" yani, zina yapanı, beline kadar kuma gömmek ve taşlamak cezasını da koysunlar! Recim Evlilik, erkek ve kadının kendi özgür iradeleriyle yaptıkları bir "beraber yaşama" anlaşmasıdır.Taraflardan biri ya da ikisi bu anlaşmayı artık sürdürmek istemeyebilir.Bu durumda, boşanmak için çeşitli nedenler yasada sayılmıştır.AB hukukunda ve - Anayasa Mahkemesinin "zinaya hapis cezası hükmünü iptal eden" kararlarından sonra - bizde de zina, "sadece boşanma

Yazının Devamı

VIP ile NIP

31 Ağustos 2004

Türkiyenin "çağdaş uygarlık düzeyini" hedefleyen tarihi sürecinde "depar"dı.Uzunca bir süredir cumartesi ve pazarı bağlayan cuma ya da pazartesi günkü bayramlar, anlamların ötesinde bir de hayatın "tatil" gerçeği haline geliyor.Bu 30 Ağustos da öyle oldu.Ve hiç de çağdaş uygarlıkla örtüşen görünümler sunulamadı. Bugün VIP ile NIPin öyküsünü anlatayım. 30 Ağustos "son" değil, "başlangıç" tır. Atatürk Havalimanında daha dış giriş kapısından başlayan bir kuyruk işkencesi.Çünkü...Telefonların, valizlerin, çantaların denetlendiği x - ray ışınlı tüneller sadece iki adet.İç hatlarda THY tekeli sürerken bu durum sorun oluşturmuyordu.Ancak...Bir anda özel sektöre üst üste iç hatlarda uçuş lisansları verildi. Hava yolları terminallerinin yolcu sayısı 10a katlanıverdi. Üstelik...Hepsinin yazlık yörelere uçuş saatleri birkaç dakika farkla aynı.O nedenle yığılma oluyor.Alanları "insan seli" basıyor. Kuyruk işkencesi Ortalama 45 dakika kuyrukta bekleyişten sonra salona girebilen "talihli / talihsizler" bu kez bankolar arasında sıkış sıkış kuyruklarda bekliyorlar.Uçuş kartını alabilen "talihli / talihsiz" yolcular salonun içinde sümüklüböcek kuyruğunu andıran bir helezona sonundan dahil

Yazının Devamı

Kalbin kitabı

29 Ağustos 2004

Aşağıya muzlar atmaya başlar.Laflarlar.Timsah "Beni öyle güzel besledin ki, gel, sırtıma bin, sana gölde bir tur attırayım" önerisinde bulunur.Maymun, çağrıya uyar. Ağaçtan aşağıya kayıp timsahın sırtına biner.Bir süre onun sırtında gölün mavi ve berrak sularında gezerler.Sonra...Timsah, "Benim bir hastalığım var. İyileşmem için maymun kalbi yemem gerekiyor. Kusura bakma kalbini yiyeceğim" der.Dişi maymun, bir zeka refleksiyle "İyi ama, aşağıya kayarken kalbimi ağacın tepesinde bıraktım. Hemen dön, kalbimi alayım. Sana getireyim" cevabını verir.Timsah geri döner, maymunu sırtına bindirdiği ağacın dibine getirir. Dişi maymun, ağaca sıçrayıp tepelere yeniden tırmandıktan sonra derin bir nefes alır.Kalbini de, kendini de kurtarmıştır...Bu öyküden, kadınlara hisse. Genç timsahlar diye anılanlara dikkat.Kalp yemeğe meraklıdırlar, kalp sunmaya değil... Neyse ki, - genelde - dişi maymunlar kadar zeki değillerdir. Kalp öyküleri her zaman böyle bitmez. Hala yaşayan The Platters grubunun ilk hit parçası "Smoke Gets In Your Eyes" şarkısı bunun kanıtıdır."Kalbin alev aldığındaDumanın gözüne kaçtığınıFark etmelisin..."Aşk uçup gidecek ve ateşi küllenecektir.Göze kaçan duman, yaşarmaya neden

Yazının Devamı

Fitil kesildi

28 Ağustos 2004

1- Şiilerin köktenci genç lideri Sadr, silah bırakmayı kabul etti. Hz. Ali Türbesi etrafından ABD güçleriyle çatışma noktalandı. Şiilerin kutsal kenti Necef ve oradaki Hz. Alinin türbesi etrafındaki silahlı "Mehdi" güçleri, barut fıçıları gibiydi. Irak ve bölgedeki tüm Şii güçleri intifadaya geçirebilirdi.2- Bu barış - bir anlamda - İran ve Suriye için "kötü haberdir."Çünkü..."ABDnin Irakta başarı kazanarak, orada egemenlik kurması" halinde sıranın kendilerine geleceğinin bilincindeler.O nedenle ABDnin, tıpkı Vietnamda olduğu gibi kuyruğunu toplayıp Iraktan çekilmesi, bu iki ülkenin işine gelir. Iraktaki "köktenci Şiilerin" ABDye karşı silahlı hareketini bu hesaplarla el altından desteklemiştir.ABDnin Necef ve Kerbelada direnişi durdurması, İran ve Suriye için iyi haber değil.3- İran, kuşkulu...ABD, güreş deyimiyle "İranı sarmaya" alıyor. Azerbaycanla ABD "üs kurmak" pazarlıkları yapmakta. Afganistan zaten ABD üssü oldu.Türkiyeye bastırması, sadece Irak nedeniyle değil... "B" planındaki İran için. "Şiiler sorununun" da üstesinden gelince, Irak, bir ABD "ana üssü" haline gelecek.İranın etrafı çevrilmiş oluyor.Suriye zaten "en zayıf halka..." 4- ABD, Irakta başarılı olursa, daha

Yazının Devamı

Casus gözüyle

27 Ağustos 2004

Satırbaşlarıyla ve özetle sunuyorum... Graham E. Fullerin mesleği düz bir dille "casusluk..." Amerikan istihbarat servisi CIAnın Türkiyede istasyon şefliği yapmış bir Türkiye uzmanı. Radikal gazetesinde üç gün süreyle onun 2004 Türkiyesi için değerlendirmesi yayımlandı. Önemli bir belge. Türkiyenin, özgürlükleri canlı ve sağlıklı tutarak ve İslam referanslı bir parti olan AKPyi iktidara getirerek, siyasi İslam sorununu çözdüğü (hem de kalıcı olarak çözdüğü), daha olgun demokrasiye ulaştığı söylenebilir.AKPnin de seçim sandıklarında bir yenilgiyle karşı karşıya kaldığında, yerine başka partinin geçebileceği, açık gerçeklik; bu da İslamcı partileri, diğer partilerle benzer kılacak normal seçimli demokratik süreçle iktidarın el değiştirmesi anlamına gelecektir.Öte yandan, ABDnin, AKP ile birlikte politika uygulaması bir örnektir. Gelecekte ABDnin diğer ülkelerdeki İslamcı partilerle de iş yapabilme umudu oluşmuştur.Tarih, Türk toplumunda ulusal onurla beslenen antiemperyalist ve milliyetçi bir damar oluşturmuştur. Batıyla birlikte modernleşmeye "evet" ama, Batı tarafından maniple edilmeye "hayır."Bu duyarlık daha çok ABDnin zorlamalarıyla yükselişe geçiyor.Kamuoyu AB üyeliğine

Yazının Devamı

Final koşmak

26 Ağustos 2004

Şu kendini dağıtmış haliyle, Atletizm Federasyonunu andırıyor. "Doping skandalı" yerine, başka skandallar...Örneğin...- Hızlandırılmış tren felaketi ve sonrasındaki sorumsuzluk...- İlaç alım rezaletleri...- Yargıtay - MİT - Çakıcı ekseninde uçuşan ses dinleme kayıtları...- Bazı yüksek hakimlerle ilgili dosyaların kapatılması...- Türkiyeye nefes tutturan kritik 24 saat sonu ancak geri alınan YÖK yasa tasarısı...- IMF ile yeni anlaşma bağlamında aylarca ayak sürümek...- Merkez Bankası Başkanının "hedefteki adam" haline getirildiği ve ekonominin "ampulleştirileceği" kuşkuları..................Ağustos 2004 Türkiyesinin gündemi bunlar mı olmalıydı?Yoksa...ABden tarih almak gibi bir "büyük amaca" mı kilitlenmiş olmalıydık?Türkiyenin adeta zembereklerinden boşanmakta olduğu - aslı öyle değil - görüntüleri, talihsizlik.Ama - iyi performanslardan sonra - böyle üst üste binen kötü rastlantıların üstesinden, usta bir "kriz yönetimi" ile gelinebilir. Türkiye geri sayıma böyle mi girmeliydi? AB üyeliği için görüşmelerin başlaması kararına böyle mi final koşulur? İşte böyle bir ortamda Çetin Altanın yapıtını anımsatan "Bir Avuç Gökyüzü" görünür gibi oldu.Arı hareketinin kurucusu ve lideri

Yazının Devamı

Faydalı notlar

25 Ağustos 2004

1- "Dinleme kararları şahsidir. Sadece hakkında mahkemece dinleme kararı verilmiş olanların ses bantları yasal delildir" ne demek?Hakkında telefonlarının dinlenmesi için mahkeme kararı olan şahıs, telefonda kendi kendine mi konuşacak?Eğer öyleyse, kendi kendine konuşanı devlet değil, akıl doktoru dinler.Birisinin telefonları, "Kimlerle konuşuyor, ne konuşuyor, kuşku duyulan suçu işliyor mu, suç ortakları var mı?" sorularının cevapları için yasal dinlemeye alınır.2- Bu yasal süreçte sesi dinlemeye düşen şahıslar için de telefon dinleme gereği duyulursa, hemen savcı onayı alınır, zaman geçirmeksizin dinleme süreci başlatılır.24 saat içinde mahkemeden de karar alınması yasa emridir."Böylece sudaki halkalar gibi, ikinci yasal dinleme halkası" oluşur.İkinci halkada, sesleri dinlemeye düşenlerin konuşmaları da delildir."Yasal dinleme halkaları" böylece çoğalabilir.Ama bu yasal koşullar yerine getirilmemişse "korsan dinleme halkaları" oluşmuşsa, ses bantları artık "yasal delil" sayılmaz.CMUK, "yasal yoldan elde edilmeyen bulgular delil sayılmaz" hükmünü bu anlamda vazetmiştir.Yani...Ne savcıdan izin al...Ne 24 saat içinde mahkeme kararı al...Sonra da, banda aldığın sesleri delil olarak

Yazının Devamı

Hitlere övgü(!)

24 Ağustos 2004

"Hitlerin basiretine hayran olmamak elde değil. Hitler, bugünleri görmüş o zaman... Dünyanın başına bela kesileceklerini bildiği içindir ki, ırkçılığı din gibi algılayan, yeryüzünü kana bulamaktan zevk alan hokkabaz Yahudileri temizlemiş."....Bin Ladine de arka çıkıyor:"Dün Hitler dediniz vurdunuz, bugün Usame Bin Ladin diyerek vurun."...........Birincisi, günahsız, çocuk, kadın dahil 6 milyon Yahudiyi katletmiş... Diğeri ikiz kulelerde, her kökenden, her dinden 5 bin insanı, 1 saat 45 dakikada diri diri yakarak öldürtmüş.İnsanlık tarihinin utanç simgeleri nasıl savunulur?Kuşkusuz fikir özgürlükleri kutsaldır.Ama bu satırlar, yapılmış kıyımlara destek ve bir bakıma kıyımlara, amacı öyle olmasa da iklim yaratabilir.Elbette İsrail politikaları, uygulamaları yerilebilir. İsrailin de ciddi yanlışlar yaptığı, insanlık suçları işlediği bir gerçektir.Ama...Devlet, siyasetçiler, politikacılar başka; Musevi dininin ve Yahudi insanlarının sivilleri, kadınları, çocukları, bebeleriyle bütün olarak açıkça hedef alınması, "bu dinin ve Yahudilerin tümüyle yeryüzünden silinmesini isteyebilmek" başka. Vakit gazetesinde Abdürrahim Karakoçun yazısı dehşet vericiydi. İşte birkaç satırı: Önce İslamın

Yazının Devamı