Çelenk parası ile her yıl içeride 9 bin, dışarıda 250 öğrenci okuyor

28 Temmuz 2000


       Annem yedi yıl önce öldü. Dostlarımızın cenaze törenine çiçek gönderecek yerde, Türk Eğitim Vakfı'na (TEV) yaptıkları çelenk bağışından oluşan fon ile yedi yıldır iki üniversiteli okuyor. Enflasyon fonun ana parasını aşındırdıkça ben tamamlıyorum. Annemin adını yaşatan burslar kesilmiyor.
       Mutlu veya kederli günlerde çiçek gönderecek yerde TEV'e çelenk bağışı yapanlar sayesinde 1969 yılından bu yana yurtdışında 689 genç üniversite eğitimi yaptı. Yurtiçinde 97.230 öğrenci okutuldu. 11 ilköğretim okulu, 1 Anadolu lisesi ve 2 yurt binası yaptırıldı.
       Çelenk bağışları 3 milyar lirayı bulur ise, TEV bir üniversite öğrencisine, 1 milyar lirayı bulur ise bir lise öğrencisine yıl boyu, aylık burs ve yılda iki defa kitap parası veriyor.
       Bağış parası yetersiz ise, 3 milyar liraya veya 1 milyar liraya tamamlandığında bir öğrenciye burs imkanı doğmuş oluyor. Bursların illa da "çelenk bağışı" ile bağlantılı olması gerekmiyor. İsteyen hayır sahibi sağlığında, TEV'e en düşük rakamın üzerinde bir bağış yaptığında onun ismine veya

Yazının Devamı

Sanayide geri gidiyoruz

27 Temmuz 2000


       Katma değer, bir mal veya hizmetin çıktı fiyatı ile girdi fiyatı arasındaki farktır. Mal ve hizmet üretiminin her aşamasında o mal ve hizmetin değerine yapılan eklemedir. Rant / kira, ücret, faiz ve kar toplamıdır.
       Bir iplikçinin yarattığı katma değer, ipliğin satış fiyatı ile, iplik için kullandığı pamuğun alış fiyatı (çıktı fiyatı ile girdi fiyatı) arasındaki farktır. Bu fark, iplikçinin ödediği kira, ücret ve faiz ile kendine kalan kardan oluşur. Bu fark iplikçinin yarattığı katma değerdir. İplikçinin gerçek üretim değeridir.
       Ülkede bir yıl içinde üretilen mal ve hizmetlerin parasal değeri (katma değeri) milli geliri oluşturur. milli gelir, ülkede bir yıllık mal ve hizmet üretimine dayalı toplam katma değeri gösterir.
       Üretimin artması demek, ülkenin kalkınması demek, kişi başı gelirin artması demek, katma değerin artması demektir.
       İstanbul Sanayi Odası'nın Türkiye'nin 500 büyük sanayi kuruluşunu yıl sonu rakamlarını değerlendirerek yaptığı araştırma Türkiye'de toplam sanayi

Yazının Devamı

Kıbrıs'ta oyun üzerine oyun

26 Temmuz 2000


       Rauf Denktaş'ın derdi Derviş Eroğlu'nu yemek... Derviş Eroğlu gidip yerine Rauf Denktaş'ın oğlu Serdar Denktaş başbakan olmadan Rauf Denktaş da Kıbrıs halkı da huzura kavuşamayacak.
       Dünkü Hürriyet'te, Zeynel Lüle'nin Cenevre kaynaklı haberinde, Rauf Denktaş, "Bu hükümet gitmeli, benim oğlum gelmeli" mesajını açık seçik veriyordu. Bankerzedelerin içinde bulunduğu durumun tek sorumlusunun hükümet olduğunu vurgulayan Rauf Denktaş, "Sorunlara çözüm bulamayan hükümet gereğini yapmalı. Halka güven verici bir değişiklik şart" diyordu.
       Sorunu çözebilecek tek kişinin kendisi olduğunu da şöyle anlatıyordu: "Cenevre dönüşü Ankara'ya uğramayı düşünüyorum. Destek isteyeceğim. Ama işi bu noktaya getiren ekibe Ankara güvenip de destek vermek isteyecek mi?" (Dikkat buyurunuz: İşi bu noktaya getiren ekipte Denktaş yok. Denktaş Kıbrıs'ın Cumhurbaşkanı ve tek hakimi değil. Tek sorumlu Eroğlu!)
       Kıbrıs'ta 77 banka var. Bunların 37'si ticaret bankası, 40'ı "off - shore" (kıyı bankası) statüsünde banka.
      

Yazının Devamı

Uluslararası piyasalarda 20 Türk şirketinin hisseleri ADR olarak işlem görüyor

25 Temmuz 2000


       Turkcell hisse senetleri 11 Temmuz'dan bu yana New York Borsası'nda ADR (American Despositary Receipts / Depozit Makbuzu / Yatırma Senedi) olarak işlem görüyor.
       Turkcell senedi, uluslararası piyasalarda (ABD ve Avrupa) alınıp satılan ilk ve tek Türk kağıdı değil. Daha önce 19 Türk şirketine ait 29 adet kağıt (hisse senedi) ADR karşılığı işlem görmeye başlamıştı.
       Turkcell kağıdının farkı "New York Borsası'nda (New York Stock Exchange), en yüksek kademeden kote edilen (İngilizcesi 'Listing') ADR karşılığı işlem gören ilk ve tek Türk kağıdı" olmasında.
       Sayın okuyucularıma tekrar ADR'nin ne olduğunu hatırlatayım. ADR, Türk borsasında, Türk piyasasında işlem gören herhangi bir menkul kıymetin, New York veya Londra piyasalarında da alınıp satılmasını kolaylaştıran bir "depozit makbuzu"dur. Bir aracı banka Türk kağıtlarını alıp depo ediyor. Sonra bu kağıtlar karşılığında kendi güvencesiyle depo makbuzları bastırıp, piyasaya sürüyor. ADR adı verilen bu makbuzlar aynen menkul kıymet gibi uluslararası piyasalarda alınıp

Yazının Devamı

Deprem bölgelerindeki binalara 10 yıllık sigorta

24 Temmuz 2000


       Bakanlar Kurulu "deprem sigortası" için kanun hükmünde bir kararname yayımladı. Bu kararname 10 Temmuz 2000 tarihinde yürürlüğe girdi. Sigorta şirketleri, deprem bölgesindeki yeni binaları 10 yıl için bütün doğal afetlere karşı sigortalamak yükümlülüğü altına sokuldu. Fakat sigorta şirketleri "biz bunu yapamayız" diyor.
       Çünkü Bakanlar Kurulu, başka ülkelerde benzeri olmayan ve de yabancı "reasürans şirketlerinin" (sigorta şirketlerini sigortalayan şirketlerin) kabul etmediği bir sigorta sistemini ortaya koydu.
       Önce Bakanlar Kurulu'nun getirdiği "deprem sigortası" sistemini anlatayım:
       (1) Birinci ve ikinci derece deprem riski olan 27 ilde, 135 belediye sınırındaki tüm yeni binalar sigortalanacak. Bu sigorta sisteminin temeline, ilkelerine aykırı. Sadece yüzde yüz risk taşıyan işler sigortalanmaz.
       (2) Sermayesinin en az yüzde 51'i uzman mühendis ve mimarlara ait "yapı denetim şirketleri" kurulacak. Yapı sahipleri mutlaka böyle bir şirket bulup yapıyı denetletecek. Bu şirketler yapı

Yazının Devamı

Göbek gerdirmek 5 bin dolar

23 Temmuz 2000


       Eskiden kadınlarımız ellerine Ajda'nın resmini alır, "benim burnumu da Ajda burnu yap" diye gelirdi. Şimdi eline bir meme resmi alan, "benim meme de böyle olsun" diyor...
       Bunları söyleyen, ünlü bir mikrocerrahi uzmanımız. Yurtdışında bu işin ustalarının yanında yetişmiş. Üniversitede talebelerine mikrocerrahi öğretiyor. Bana anlatılanlara göre mikrocerrahi denilen şey "bizim halkımızın" kopan kolu, kopan parmağı dikmek olarak bellediği bir hekimlik dalı. Mikrocerrahinin ana uğraşı konusu doğuştan vücut özürlerini veya kaza nedeniyle ortaya çıkan özürleri düzeltmek. Doğuştan özürlülerin veya kazaya uğrayanların sorunlarını çözmek için uzmanlaşan mikrocerrahlara günümüzde yeni bir uğraşı alanı açıldı: Güzelleşmek isteyen kadın ve erkeklere yardımcı olmak!.. Yüzleri düzeltiyorlar, şişmanların yağını alıyorlar, memeleri kaldırıyorlar, göbekleri inceltiyorlar...
       Ünlü mikrocerrahi uzmanımız anlatıyor: "Orasını burasını düzeltmek isteyenlerin sayısı çok hızlı bir şekilde artıyor. Başvuranların dörtte üçünü çevirdiğimiz halde kalanları kesip kesip biçmeye günler

Yazının Devamı

Yaz boyu 2 kişi, 1 karpuz yiyor

22 Temmuz 2000


       Türkiye'de bu yıl yaklaşık 150 bin ton çekirdekli karpuz üretildi. Bu yaklaşık 30 milyon adet karpuz eder. Demek ki, bir yaz boyu nüfus başı yarım karpuz tüketiyoruz.
       Çekirdekli karpuzun iyisi "baş karpuz"dur. "Baş karpuz", 5 kilonun, 7 kilonun üzerinde ağırlığı olan karpuzdur. Karpuz büyüdükçe kabak çıkma riski azalır.
       Karpuzun iyisi "çekirdeksiz karpuz"dur. Ama üretici de, tüketici de buna alışamadı. Halbuki bugün başka ülkelerde çekirdekli karpuz kalmadı. Tüm karpuzlar çekirdeksiz.
       Adana'da Sapeksa Genel Müdürü Dr. Necati Çelik'ten öğrendiğime göre bu yıl Türkiye'de sadece 120 ton çekirdeksiz karpuz üretildi. (Bu da 24 bin adet karpuz eder.) Çekirdeksiz karpuzun tohumu pahalı, dönüm başı verimi düşük ama, değeri yüksek. Çekirdeklinin tohumunun kilosu 450 dolar, yüzde 98 çimleniyor, çekirdeksizin tohumunun kilosu 2 bin dolar yüzde 80 çimleniyor. Çekirdekli dönüm başı 8 - 10 ton veriyor, çekirdeksiz 4 - 5 ton veriyor.
       Trakya ve Ege Bölgesi'nde de karpuz yetişir ama, karpuzun

Yazının Devamı

İşsiz sayısı artıyor

21 Temmuz 2000


       İşsiz sayısı artıyor. İşsiz sayısı iki türlü artar. Çalışma çağına gelenler iş bulamaz. Bir işte çalışanlar işini kaybeder.
       İkisi de kötüdür. Ama en kötüsü işi olanın işini kaybetmesidir.
       (1) Devlet İstatistik Enstitüsü (DİE), bu yılın haziran ayından önceki 12 aylık dönem içinde işçi sayısının yüzde 5.5 azaldığını haber verdi.
       (2) İstanbul Sanayi Odası (İSO), son iki yılda özel sektörde 414 bin işçinin işini kaybettiğini açıkladı.
       (3) Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın yayımladığı sendikalı işçi sayısını gösteren tablolar, temmuz ayı itibariyle sendikalı işçi sayısında 618 bin azalmayı haber veriyor.
       Yılbaşında 3.086.305 olan sendikalı işçi sayısının temmuz ayında 2.468.519'a düştüğü görülüyor.

Yazının Devamı