POAŞ demek 5 bin 700 satış noktası demek

4 Mart 2000


       Petrol Ofisi'nin (POAŞ) bir hissesi perşembe günü borsada 130 bin liraya alınıp satılıyordu. Cuma günü dört büyük grup arasındaki açık artırmada, POAŞ'ın bir hissesi için teklif edilen en yüksek fiyat 72 bin lira oldu.
       Bu örnek borsada, bazı hisse senedi fiyatlarının ve özellikle kamu kuruluşlarının hisse senedi fiyatlarının nasıl gerçekten uzaklaşabildiğinin göstergesidir.
       Özelleştirme İdaresi'nin ihalesi ile, fiyat yarışına giren dört büyük grubun, açık artırma ile ulaştığı fiyat, POAŞ'ın "gerçek fiyatıdır." Dikkat buyurunuz "gerçek fiyat"ın defter fiyatı ile, maliyet ile, "şöyle olsa idi, böyle olurdu" ile ilgisi yoktur. Gerçek fiyat, yerlisine ve de yabancısına açık bir artırmada ortaya çıkan en yüksek fiyattır.
       Gerçek fiyatı belirleyen gruplar, POAŞ'ın yüzde 51 hissesine sahip olmak için büyük bir ödemeyi yapmaya, sonra da parmaklarını taşın altına koyarak şirketi idare etmeye soyunan müteşebbislerdir. Hepsinin kendilerine göre bir hesabı, kitabı var. Fiyat hangi rakamın üzerine çıkar ise kendilerinin

Yazının Devamı

Cep telefonu "büyük bir pazar"

3 Mart 2000


       Biz cep telefonunu 1994 yılında tanıdık. Turkcell ve Telsim isimli iki firma Türk Telekom ile gelir paylaşımlı bir sistem ile pazarı açtı.
       İki operatör firma toplam gelirlerinin yüzde 75'ini Türk Telekom'a aktararak cep telefonu işletmeciliği yaparken 1998 yılında 500 biner ABD doları ödeyerek 25 yıl süre ile işletme ruhsatına kavuştu.
       Beş yılda iki firmanın abone sayısı 8 milyona ulaştı. Altmış beş milyonluk Türkiye nüfusunda 8 milyon cep telefonu abonesi, her 100 kişinin 12.3'ünün cep telefonu kullandığını gösterir.
       Şimdi iki firmaya daha cep telefonu işletmeciliği lisansı vermek için ihale açılıyor. Daha sonra Türk Telekom şirketi de cep telefonu işletmeciliği yapacak.
       Demek ki, iki işletmeciye ek olarak kısa sürede pazara iki yeni işletmeci daha girecek. Uzun sürede pazarda beş işletmeci rekabet edecek.
       İyi de, yeni gelenler kime cep telefonu satacak? Tahminler cep telefonu olmayanların her yıl giderek artan oranda cep telefonu sahibi

Yazının Devamı

Programın iki aylık uygulaması "başarı" müjdesi veriyor

2 Mart 2000


       Olumlu gelişmeleri umursamayıp, olumsuzluk bekleyişini sürdürüyoruz. Şimdi çok kişi şubat ayı enflasyon oranını bekliyor. Fiyat artışları öngörülenin üzerine çıksa çok kişi bayram edecek... "- İşte gördünüz mü?.. Bu iş yattı..." diyecek.
       Unutulan şudur. İstikrar programında enflasyondaki nokta hedefi 31.12.2000 tarihi için konulmuştur.
       Bu hedefin gerçekleşmesi, aylık "nokta" hedeflerinin gerçekleşmesine bağlıdır. Aylık nokta hedefi ise "döviz sepeti"dir.
       İstikrar programının en önemli hedefi de budur. Çünkü on beş yıldır Türk piyasası, serbest döviz fiyatı oluşumuna alıştı. Döviz fiyatı arz ve talebe göre günlük değil, gün içinde değişir oldu.
       Halbuki istikrar programı ile Merkez Bankası döviz fiyatını kazığa bağladı. Gün gün dövizin kaça alınıp satılacağını liste halinde ilan etti.
       Unutmayınız, "Ramazan imsakiyesi" bile aylıktır. Merkez Bankası "yıllık döviz imsakiyesi" ilan etti.

Yazının Devamı

Ayşe Hanım Teyzem "faiz vergisi" telaşında

1 Mart 2000


       Ayşe Hanım Teyzem akşam iş dönüşü yolumu kesti. "Gel bir kahvemi iç" dedi. Mütekaid Ali Bey Amcam ile oturmuşlar. Masanın üzerine gazeteyi yaymışlar. Ekonomi sayfasını açmışlar. "Herkes faiz vergisi verecekmiş. N'ooolacak bizim halimiz?" diyerek telaş içindeler.
       Ayşe Hanım Teyzeme sordum. "Teyzeciğim sizin faiz geliriniz nedir?" Anlattı: "Bankada üç kuruş param var. Faiz alıyorum. Repoda beş kuruş param var. Repo geliri alıyorum. Gittik 2 milyar liralık hisse senedi fon satın aldık... Ne durumda diyerek korkudan soramıyorum."
       Ayşe Hanım Teyzeme mahcup olmamak için vergi kanunlarını izler oldum. Mustafa Özyürek'i okuyarak, Şükrü Kızılot Hoca'ya sorarak öğrendiklerimde Ayşe Hanım Teyzeme akıl satıyorum. "Ayşe Hanım Teyzeciğim" dedim. Telaşlanmanıza lüzum yok.
       (1) Bankadaki Türk Lirası ve döviz (Alman markı, dolar) mevduat hesaplarından gelen faiz için vergi yok. Bunların faiz vergisi banka tarafından kesilip ödenecek. Mevduat faizi alan ayrıca bir vergi ödemeyecek.
       (2)

Yazının Devamı

Barajlar Kralı aynı barajın temelini üç defa attı

29 Şubat 2000


       Ankara'da Dünya Enerji Konseyi Türk Milli Komitesi'nin 50'nci kuruluş yılı için düzenlenen toplantıda konuşan Sayın Demirel, "- Bana üç kere aynı barajın temelini attırdılar" dedi. Ve de üç defa aynı barajın temelini nasıl attığını anlattı: "- Birecik Barajı'nın üç defa temelini ben attım. Çünkü bana dediler ki, 'Temel hazır'. Gittim attım. İki sene sonra görevim değişti. Başbakandım. 'Bunu yapın' diyerek üstüne vardım. 'Hazır' dediler. Gittim temel attım. Ondan sonra aradan iki sene geçti. 'Ne oluyor?' dedim. 'Müzakereler devam ediyor' dediler. Sonra gittik. Bir kere daha attık."
       Sayın Demirel'in üç defa temelini attığı Birecik Barajı Fırat üzerinde, Suriye sınırının dibinde inşa ediliyor. Bu yıl tamamlanması beklenen barajın çevireceği ünitelerden normal durumda 2.4 milyar kilovat/saat elektrik üretilecek.
       Bu barajı Gama firması liderliğinde bir özel sektör grubu "yap - işlet - devret" modelinde yapıyor.
       Barajda toplanacak su her biri 112 MW (mega wat) gücünde 6 enerji ünitesini çevirecek. Barajın toplam elektrik

Yazının Devamı

Vangel Usta "sinek avlıyor"

28 Şubat 2000


       Vangel Gırcalı gomalak cilası yapar. Dolapdere'de bir otomobil tamirhanesinin üzerinde, tek odada mobilya cilalar. Fırsat buldukça dükkanına gider, çayını içerim. Cilaladığı eski dönemlerde yapılmış güzel ahşap eşyaları görmekten hoşlanırım.
       Vangel Usta'nın babası da cilacı imiş. Paskal Gırcali yıllarca Kürkçühan'da cilacılık yapmış. Vangel babasının yanında işe başlamış. Tepebaşı'nda dükkanı olan meşhur mobilyacı Vangel'in yanında kalfa olmuş. Vangel, Yunanistan'a göç edince de otuz yıl önce kendi dükkanını açmış.
       Vangel Usta'nın cilada kullandığı gomalak maddesi alkolde eriyen hayvani bir reçinedir. Hindistan ve çevresindeki ülkelerde yetişen ağaç türlerinde yaşayan "coccus lacca" adı verilen bir böceğin dallar üzerinde bıraktığı salgının arıtılıp, kloroform ile eritilmesi sonucu ticari hale gelir. Pul puldur. İspirtonun içinde erir. Eridiğinde kloroform ve ispirto kokusu insanın içini bayıltır.
       Şimdilerde gomalak cilası unutuldu. Çünkü gomalak cilası zor iştir. Önce eski cilayı kazıyacaksınız. Sonra ahşabı ince

Yazının Devamı

Alev, Avusturya parlamentosunda

27 Şubat 2000


       Alev, Avusturya parlamentosunda Yeşiller Grubu'nu oluşturan milletvekillerine danışmanlık yapıyor. Öyle "gönüllü - amatör danışman" değil. Bayağı, "profesyonel - kadrolu" danışman. Alev, "insan hakları" konusunun uzmanı. İnsan hakları konusundaki gelişmeleri izliyor. Halkın dilek ve şikayetlerini topluyor, parlamentoya intikal ettirmek için Yeşiller Grubu'nda ilgili milletvekillerini bilgilendiriyor. Kanun tasarıları üzerinde çalışıyor.
       Sayın okuyucularıma Alev'in hikayesini anlatacağım. Alev'in hikayesi benim iki konuda gözümü açtı: (1) Avusturya gibi bir Avrupa ülkesinde milletvekilleri nasıl çalışıyor? Nasıl danışman kullanıyor? (2) Günümüzde Türk gençleri Avusturya gibi bir Avrupa ülkesinde ne gibi işler yapıyor? Bu gençlere nasıl "değer" veriliyor?
       Alev, İstanbul'da Avusturya Lisesi'ni bitirdikten sonra Viyana'da devlet üniversitesine girdi. Siyasal bilimler diploması aldı. Üniversite öğrencisi iken, önce dersleri, sonra kişisel ilgisi nedeniyle "Yeşiller Grubu" ile ilişki kurdu. Üniversite eğitimini bitirince Yeşiller için çalışmaya başladı. Bu arada

Yazının Devamı

Kirasız fiyat hesaplanamaz

26 Şubat 2000


       Ocak ayında tüketici fiyatları yüzde 4.9 oranında arttı. Bu yüzde 4.9 oranı "genel" artış oranıdır. Bu genel artış oranı, on farklı gruptaki harcama kalemlerindeki farklı artış oranlarının ortalamasıdır.
       Tüketim harcamaları gruplamasında yer alan gıda grubunda ocak ayı fiyat artışı yüzde 3.6 idi. Ev eşyaları grubunda fiyatlar ocak ayında yüzde 8.3 oranında arttı. Sağlık harcamalarında ocak ayı fiyat artışı yüzde 17.5 oranında gerçekleşti. Haberleşme hizmeti harcamalarında ocak ayı fiyat artışı yüzde 22.3 gibi anormal oranlara ulaştı.
       Devlet Bakanı Sayın Toskay, kira harcamalarındaki artışın genel tüketim harcamaları artış oranını (tüketici fiyatları endeksindeki aylık değişim oranını) etkilemesi nedeniyle "kira artışı dışarıda bırakılarak, yeni bir enflasyon hesabı yapılmasının düşünüldüğünü" söyledi.
       Böyle bir şey yapılması yanlış olur.
       Çünkü kirasız fiyat olmaz. Kira dışarıda bırakılarak enflasyon hesaplanamaz.
       Anlatayım:

Yazının Devamı