Dünyamızın içinde bulunduğu koşullar sebebiyle Sevgililer Günü’nde sevdiğinizden ayrı kalmış olabilirsiniz. Telaş etmeyiniz, bugün sizi bir araya getirecek harika fikirlerim varMandy Moore, Rose Leslie, Hilary Duff, Emily Ratajkowski ve Halsey, bu Sevgililer Günü’nü hamile geçiren ünlülerden bazıları. Sevdikleri yanlarında ve bebeklerini dünyaya getirmek için gün sayıyorlar. Bir de bugünü sevdiklerinden ayrı geçirmek zorunda kalanlar var. Onlar da kavuşmak için gün sayıyorlar ve okumakta olduğunuz yazımı onlara ithaf ediyorum. Aradaki mesafeleri geçiniz, kalpleri bir araya getirmenin yolu hep vardır. Yeter ki “Sevgililer Günü çok banal”, “Biz öyle saçmalıkları kutlamıyoruz” gibisinden konuşmayalım. Bugün, içinde bulunduğumuz şartlar dâhilinde Sevgililer Günü’nü kutlamaya her şeyden çok ihtiyacımız var.
Teleparty
İlle aynı koltukta dip dibe seyretmek zorunda değiliz favori dizimizi. Velev ki sevgilimizle ayrı düştük. Hemen saatlerimizi ayarlıyoruz,
“Nee? Online’dan mı tanıştılar?” cümlesinin yerini “Tabii ki online’dan tanıştık, başka nereden tanışacağız?” aldı. Bugünkü yazımda, online arkadaşlıktaki güncel gelişmeleri değerlendiriyoruzVaktimiz dar, pandemi var, yüz yüze buluşmalar, bir keşkül iki kaşık yemeler bitmiş. Peki yeni biriyle nereden tanışacağız biz? Online arkadaşlık sitelerinden tabii ki. Eskiden bahsi geçince yüzümüzü buruşturduğumuz bu siteler şimdi flörtün ana vatanı haline geldi. Ve ayrıca artık yüzümüzü buruşturacak bir durum yok, online’da her nabza göre şerbet var. Yani geçici bir heves isteyen de kalıcı bir ilişki isteyen de aradığını o deryalarda bulabilir. 2021’de popüler olan uygulamaları şuracığa yazayım, lazım olan kullansın.
ZAPPMATCH: Dijital film-dizi platformu özelinde hayata geçirilen uygulamayla sizinle aynı film veya diziyi seyredenlerle eşleşebiliyorsunuz. Bulanın aklına sağlık. Günümüzün çoktan seçmeli dizi dünyasında bizimkine benzer zevkte birini bulmak bence aşırı önemli zira
Sevgililik veya evlilik, her ilişki birbirine “İyi günde kötü günde beraberiz” sözünü vererek başlar. Söz bozulursa ilişki biter. Peki, yaptırılan dövmeler nereye gider?Yaş on altı. İlk defa âşık olmuşum, ölüyorum bitiyorum. O kadar seviyorum ki onun “Hadi birbirimizin ismini dövme yaptıralım!” önerisini sevinçle karşılıyorum ve alıyoruz soluğu Kadıköy’de. İki âşık, meşhur bir dövmeciye giriyoruz ve “Yaz bakalım isimlerimizi” diyoruz. Adam bize bakıyor, bakıyor... Ve “ Yaş kaç?” diye soruyor. “On altı” dememizle kapının önüne konmamız bir oluyor. No reşitlik, no dövme! Çok üzülüyoruz çok. Sonra da “Olsun, bir daha deneriz” deyip ayrılıyoruz mekândan. Sonuç? Denemedik tabii ki! Ya deli misin, divane misin öyle çatadanak yazdırılır mı vücuduna sevgilinin ismi? Bir dur, ilerisini düşün. Tamam, şimdi sildirebiliyorsun lakin değer mi onca acıya?
Beşinci dövme mektup
Gazeteci Julia Moser, geçtiğimiz günlerde şu tweet’i attı ve ortalık karıştı: “Zoom üzerinden terk edilen ilk kişi ben miyim?”
Allah ayırmasın; lakin ayrılık da hayatın bir gerçeği. Bu haftaki yazım, yeni nesil bir terk edilme üzerine. Yok, “sabah kalktığımda başucumda bir veda post-it’i buldum”, yok “benden bir WhatsApp mesajıyla ayrıldı”, yok “best friend’ime demiş benden ayrıldığını” falanlar filanlar geride kaldı artık! Bundan sonra birinden ayrılırken Zoom meeting request (toplantı talebi) göndereceğiz, karşı taraf kabul edecek, biz de toplantı esnasında kendisinden ayrılacağız. “Öyle saçma şey olur mu?” demeyin. Dünyanın türlü saçmalıklarını ardı ardına yaşıyoruz zaten.
Zoom+Dumping
Moda tasarımcısı Mary-Kate Olsen, bankacı eşi Olivier Sarkozy’den geçen hafta bir Zoom toplantısıyla boşandı. Pandemi dönemine denk gelen evlilikler Zoom aracılığıyla yapıldı. Hatta Zoom, o kadar çok düğüne ev sahipliği etti ki, Instagram #zoomwedding hashtag’iyle doldu taştı. En sonunda da geçtiğimiz
1998’de hayatımıza giren “Sex and the City” (SATC) efsanesi yeni bir başlangıç dizisiyle ekranlara geri dönüyor. Ve üzgünüz ki bu yeni başlangıçta Samantha olmayacak
Altı sezon boyunca soluksuz izlediğimiz, yedi Emmy, sekiz Altın Küre ödülüne layık görülen SATC, serinin sonunda sinemalarda izlediğimiz iki devam filmiyle birazcık hayal kırıklığı yaşatsa da bir nesil bu diziyle büyüdü ve diziye hep sadık kaldı diyebiliriz. Sarah Jessica Parker (SJP), Cynthia Nixon, Kristin Davis ve Kim Cattrall, bizlere hem kadın-erkek ilişkileri hakkında büyük dersler verdi; hem de kız arkadaşlığın değerini anlattı. İlişkiler hakkında yazma fikrimin ilk tohumlarını SJP’nin canlandırdığı Carrie sayesinde attım; kılık kıyafetim konusunda ondan bolca ilham aldım, Mr. Big ile yaşadığı aşkı kendim için diledim. Carrie, malum serinin yıldızı olarak konumlandırılmıştı, lakin sezonlar ilerledikçe yaşam stilini fazla cesur bulmamıza rağmen başka bir star doğuşuna şahitlik ettik. Bu star, Cattrall’ın canlandırdığı Samantha’dan başkası değildi.
Posh’suz Spice Girls
Kim Kardashian ve Kanye West, altı yıllık evliliklerinin sonuna gelirken, açılacak boşanma davasında kimin kime ne vereceği merak konusu haline geldi. İki taraf da zengin, mallar ortak; e şimdi ne olacak?
Ünlülerin boşanma davalarına genellikle erkek açısından bakılır ve boşandığı eşe bırakılan nafaka, mal mülk konuşulur. Yakın zamandan hatırlarsanız, Amazon’un sahibi Jeff Bezos’un, eski eşi MacKenzie Scott’dan boşanırken ödediği 35 milyar dolar, gündemi epeyce meşgul etmişti. Nasıl etmesin, kadın dünyanın üçüncü zengin kadını olmuştu! Fakat hikâye hep bu eksende dönmüyordu elbette. Yani aşırı zengin erkek ve normal kazançlı kadın ekseninde… Bugün, büyük servet sahibi bir kadın ve normal kazançlı bir erkeğin boşanması söz konusu olduğunda erkek tarafına dudak bükerek, “Ayıp değil mi, neden aldın kadının parasını?” dememiz üzerine beyin fırtınası yapacağız. Beyinlerimiz hazırsa, başlıyoruz a dostlar!
Havada uçuşan milyonlar
Aklıma ilk olarak Elizabeth Taylor ve Larry Fortensky’nin beş yıllık evliliği geliyor.
“Doya doya seyahat etmek kim bilir bir daha ne zaman kısmet olur?” diye hayıflananlar, bugünkü yazım sizleri yakından ilgilendiriyor. Lütfen telaş etmeyiniz, 2021’in de kendi seyahat trendleri mevcutİyi ki bugüne dek bol bol seyahat etmişim” cümlesi birçoğumuzun ağzında bu aralar. Sosyal medya hesaplarımız, geçmişi yâd eden seyahat fotoğraflarından geçilmiyor. Derin bir nefes alıp rahatça gezip eğlendiğimiz anları konuşuyoruz ve merak ediyoruz bir daha aynılarını yaşayıp yaşamayacağımızı. Akıbetimiz konusunda uzmanlar, pandeminin dünyadaki pik tarihinin bu ay olacağını, ardından salgında düşüş yaşanacağını, aşıyla birlikte yaz aylarını atlatıp özellikle sonbaharda rahata erebileceğimizi söylüyor. Hal böyleyken, ultra dikkatli, güvenli, tam teşekküllü hijyen koşullu seyahatler ve biyometrik sağlık pasaportları gündem konusu oluyor. Gelin bugün güzel şeyler düşünelim ve yeni dünya düzeninde değerlendirebileceğimiz seyahat seçeneklerini masaya yatırıp tatlı hayallere dalalım.
LIFESTYLE UÇUŞLAR
Lüks
Bugün, Miliyet Sanat dergisi aracılığıyla sosyal mesafesiz, maskesiz, dostlarla iç içe geçirdiğimiz güzel günlere uzanıp bir #Tbt yapıyoruzBobby Sanders isimli genç bir arkadaşın buluşudur #Tbt (Throwback Thursdays). Geçmişte çektiği fotoğrafları yadetmek için Instagram’da paylaşırken böyle bir hashtag kondurmuş, bu da dünyaca popüler olmuş. Kendi aramızda da #Tebete şeklinde paylaştığımız hashtag, göz bebeğimiz Milliyet Sanat dergisinin Contemporary İstanbul 2020 özelinde hazırlattığı video çalışmasının ismi oldu.
Lotus çiçeği
Söz konusu video çalışmasını siz izlemeden önce anlatmama izin verin ve sonrasında bu duygularla izleyin lütfen. “Geçmiş anın içindedir. Gelecek de onun hemen kıyısında” söylemiyle, Ayşegül Sönmez’in danışmanlığında ve Fırat Gürgen’in hünerli elleriyle hazırlanan video, bir lotus çiçeğinin katman katman açmasıyla başlar. Nasıl bir çiçektir lotus? Yağmur ormanlarının bataklıklarında, çamurlu arazilerinde açan bir