Yüz yüze eğitimde 3. aşama! Yorgun Anadolu Kaplanı Denizli

3 Kasım 2020

Yüz yüze eğitimde halka giderek büyüyor. 5. ve 9. sınıflarda da yüz yüze eğitim dün başladı.

Ortaokul ve lise 1 öğrencileri bugün ilk kez öğretmen ve arkadaşlarıyla tanışma olanağı bulacak. Kendilerine verimli ve sağlıklı bir dönem diliyoruz.

Okul öncesi ve 1. sınıflara ek olarak 2, 3, 4, 8. ve 12. sınıflarda yüz yüze eğitime daha önce başlanmıştı.

Dün, 5. ve 9. sınıfların da yüz yüze eğitime başlamasıyla, önemli bir aşama daha kat edilmiş oldu.

Yüz yüze eğitimde, resmi ve özel ortaokul 5. sınıflarda haftada 2 gün toplam 12 ders saati (2 gün, 6+6), imam hatip ortaokullarında haftada 2 gün toplam 14 ders saati (2 gün, 7+7) uygulanacak.

Lise 9. sınıflarda ise haftada 2 gün toplam 16 ders saati (2 gün, 8+8) yapılacak.

Sınıflar öğrenci mevcudu doğrultusunda sosyal mesafeye göre gruplara ayrılacak, her ders süresi 30 dakika, dersler arası dinlenme süresi de 10 dakika olarak uygulanacak.

İlk gün ülke genelinde nasıl bir tabloyla karşılaşıldı, okullar yeni öğrencilere ne kadar hazırdı, katılım ne orandaydı?

Yazının Devamı

Sosyal sorumlulukta yine sınıfta kaldık!..

1 Kasım 2020

Eğitimin asli görevi nedir?

Sadece sınavlara hazırlamak ve diploma vermek mi?

Asla! Ama ne yazık ki bizdeki karşılığı bu!

Oysa, eğitim, yaşam içindir.

Öncelikli görevi, önce iyi bir insan, sonra da iyi bir yurttaş yetiştirmektir…

İyi bir insan sadece kendini değil başkalarını da düşünür, iyi bir yurttaş da ülkesi ve milleti için görev ve sorumluluklarını samimiyetle yerine getirir.

Yaşadığımız büyük felaketler dünya genelinde büyük bir sıkıntı olduğunu, yani iyi bir insan ve iyi bir yurttaş yetiştirme konusunda başarılı olamadığımızı ortaya koyuyor.

Dünyanın evrende miniminnacık bir köy olduğunu, en ufak bir virüsün bile tüm ülkeleri ve insanoğlunu tehdit ettiğini koronayla çok iyi gördük, anladık, dersimizi aldık!

Yazının Devamı

Sektör zorda ama çalışanlar daha zorda!

1 Kasım 2020

Pandemi nedeniyle ciddi sıkıntılar yaşıyoruz. Sektör zor durumda. İflaslar, konkordato ilan edenler her geçen gün artıyor. Görünen o ki, sektör paydaşları içerisinde en zor durumda olanlar, çalışanlar. Neden mi? Gelin hep birlikte okuyalım:

“Dünya olarak yaşadığımız bu zorlu dönemin en fazla yara alan sektörlerinden biri de maalesef turizm oldu.

Turizm sektöründe (kadrolu) yönetici pozisyonunda çalışan biri olarak normalde mart ayının sonlarında açtığımız tesisimizi 10 Ağustos’ta açmak durumunda kaldık ve kısa bir süre önce de kapattık.

Sezon başında çalışmadığımız süreçte Allah razı olsun hem devlet desteği Kısa Çalışma Ödeneği (KÇÖ) hem de patron desteği aldık.

Ancak; bazı personellerimiz (Sezonluk askıya alınan personel) bizim kadar şanslı değildi. Uzun süre çalışamayanlar büyük sıkıntılar çekti.

Sezon başında kriterleri sağlayanlar KÇÖ, sağlamayanlar ise Nakdi Ücret Desteği’nden (NÜD) faydalandı ancak bunun yeterli olmadığı aşikâr.

Şirketimiz ve bizler, bu zorlu

Yazının Devamı

Deprem, 2020 ve Milliyet’te yazma rekoru

31 Ekim 2020

“Uğursuz 2020”de sıkıntılı günler bitmek bilmiyor.

Koronadan kaçarken depreme yakalandık!

Ülke olarak artık derin bir oh çekmek istiyoruz.

Başta İzmir olmak üzere, depremi hisseden herkese büyük geçmiş olsun. Allah beterinden korusun. Yarım kalan önlemler bir an önce alınsın!

Yaz gazeteci yaz

Milliyet internette, gazetede kimin ne kadar yazısı çıktığı yer alıyor.

Gözüm takıldı, merak ettim, diğer yazarlarımızın skorlarına da tek tek baktım!

Açık ara önde gözüküyorum.

Yazının Devamı

Cumhuriyet coşkusu

30 Ekim 2020

Cumhuriyet coşkusu dün yine doyasıya yaşandı. Meydanlar olmasa da gönüllerde hak ettiği yeri buldu. Pandemi koşularında daha fazlası da zaten olmazdı.

Cumhuriyet onun, bunun, şunun ya da gençlerin yetişkinlerin, çocukların dedelerin, fakirlerin zenginlerin, çalışanların patronların, okumuşların veya eğitime ara verenlerin, köylülerin kentlilerin değil hepimizin bayramıydı. O şekilde de kutlandı.

Cumhuriyet biziz ve bizi biz yapmak için ilan edilmişti!

Mustafa Kemal ve arkadaşlarının, ülkemize armağan ve emanet ettiği en önemli eserlerinden biridir! Onu korumak ve kollamak da hepimizin asli görevidir.

Ya ilan edilmeseydi!

Cumhuriyet’i anlamak için, Cumhuriyet öncesini iyi bilmek gerekir.

Daha da önemlisi, Mustafa Kemal ve Cumhuriyet olmasaydı, 1923 koşullarında nasıl bir Türkiye olurdu?

Bu sorunun cevabını bulabilirsek, yarını daha iyi anlayabiliriz!..

Yazının Devamı

Artan vaka sayıları ve eğitimde disiplin

28 Ekim 2020

Koronaya yönelik yapılan tüm açıklamalar moral bozucu.

Bizde böyle de dünyada farklı mı?

Kesinlikle hayır.

Hatta onlar daha da vahim durumda...

Çok iyi gidiyorduk bir anda nasıl darmaduman olduk?

Bundan sonrası için bu sorunun cevabı çok önemli.

Eğer doğru tespitler yapar ve ona göre önlemler alırsak, pandemi riskini azaltırız yoksa bu devran böyle dönmeye devam ederse, bugünleri de arar noktasına gelebiliriz.

Mesai saatlerinin kademeli hale getirilmesi doğru bir önlemdi ama neredeyse hiçbir işe yaramadı. İstanbul’daki artış oranı yüzde 50’yi aştı.

Yazının Devamı

En kötü karar bile kararsızlıktan iyidir!

27 Ekim 2020

Çok zor bir dönemden geçtiğimiz kesin.

Uzun vadeli programlar yerine, günün koşullarına göre hızlı kararlar vermemiz gerekebilir.

Lakin bazı kararlar da var ki zamana ya da koşullara göre şekillenmemeli!

Örneğin samimiyet, örneğin adalet, örneğin özen!

Keşke biraz empati yapabilsek!

İşte o zaman, belki de çok daha planlı, özenli, adil olabiliriz...

ÖSYM’nin sınavlarında yapılan hataların ve sonrasında yaşanan gelişmelerin gerekçeleri açıklanmadan, şimdi bir de AÖF sınavlarına yönelik tartışmalar yaşanıyor.

Garip olan ise sanki hiçbir şey olmamışçasına herhangi bir açıklamanın yapılmaması ve hiç kimsenin “Neler oluyor oralarda?” diye hiçbir şeyi sorgulamaması!..

Yazının Devamı

İç turizm kurtarıcı olabilir mi?

25 Ekim 2020

Pandemi, hemen her sektörü vurdu ama en çok da turizmi etkiledi!

Özellikle de yurt dışı turlar düzenleyen şirketlerimiz çok zorda, çünkü yaprak kımıldamıyor!

Peki, çare ne? Ölen ölür, kalan sağlar bizimdir diyerek, batmalarını mı beklemek mi yoksa bu sektörü el birliğiyle ayakta tutmak mı?

Turizmden asla vazgeçemeyiz!

En büyük gelir kaynaklarımızdan biri. Özellikle de yabancı turistlerden!

80, 100 milyon turist hayali kurarken, hedef 20 milyon oldu.

Böylesi bir ortamda o rakama ulaşmak bile sevindirici. Ama yeterli değil!..

Bizim gibi turizmi gelişmiş ülkelerde örneğin Fransa, İtalya, İspanya, Almanya’da turizm gelirinin dörtte biri iç turizmden. Bizde bu oran yüzde 15’lerde ve giderek eriyor!..

Yazının Devamı