Tüketicilerin vicdanı rahatlatılır

19 Mart 2013

Tüketim çılgınlığı aldı başını gidiyor. Ünlüler ve firmalarsa eskileri değerlendirebilmek ve doğa dostu olabilmek için farklı çalışmalar yapıyor

Gwyneth Paltrow, kendi internet sitesi Goop’ta giysilerini ve eşyalarını satışa çıkardı. Londra’daysa Prenses Diana’nın gardırobundan önemli günlerde giydiği elbiseler, Kerry Taylor müzayede evi’nde satışa çıkarıldı. Prenses Diana’nın Beyaz Saray’da Başkan Reagan’ın davetinde John Travolta’yla dans edereken giydiği gece mavisi tuvalet de satışa çıkanlar arasında. Alt tarafı bir elbise demeyin, açık artırma fiyatı 300 bin sterlinden, yani 840 bin TL’den başlayacak.
Hollywood yıldızlarından Kraliyet Ailesi üyelerine kadar en akla gelmedik kişiler bile eskileri değerlendirme derdinde. Giysi ve eşyaların satışından elde edilecek gelir yardım kuruluşlarına aktarılacak.
Diana’nın oğulları ya da gelini “Hatıradır, bizim çocuklara saklayalım annemizin elbiselerini” demiyor. Devir artık öyle bir devir değil. Bir yandan tüketim çılgınlığı devam ediyor, bir yandan da hafifleme, arınma ihtiyacı giderek daha ağır basıyor.



Ürün toplayan ilk firma

Yazının Devamı

ŞiMDi ‘SPOT.TER’ OLMA ZAMANI

18 Mart 2013

Koleksiyoner Tansa Mermerci Ekşioğlu ve küratör Zeynep Öz’ün kurduğu güncel sanat platformu Spot’ta üyelik sistemi başladı. Spot, üyelerine bakın ne avantajlar sağlıyor?

Leyla Alaton gibi koleksiyonerlerden Aslı Sümer gibi galericilere renkli bir kalabalık toplandı Bebek’teki Happily Ever After’da. Amaç, koleksiyoner Tansa Mermerci Ekşioğlu ve küratör Zeynep Öz’ün kurduğu güncel sanat eğitim ve üretim platformu Spot’un yeni üyelik sistemini tanımaktı. Resmi adıyla ‘Spot.ter’ olmak için ne yapılması gerektiğinden bir ‘Spot.ter’ın kazanacağı avantajlara kadar detaylı bilgi verildi.
Güncel sanat platformu Spot, eğitim atölyeleri düzenliyor. Bu atölyelerde katılım ücretlerinden elde edilen kâr, yıl sonunda seçilen bir sanatçıya üretim aşamasında destek olmak için kullanılıyor. Böylece hem kendiniz için hem de başkaları için iyi bir şey yapmış oluyorsunuz. Şimdi ‘Spot.ter’ olarak da bir taşla iki kuş vurmak mümkün. Bu üyelik sayesinde hem Spot ayrıcalıklarından faydalanabiliyor hem de üyelik bedeli karşılığında sanat hamisi olabiliyorsunuz.

Daha ne duruyorsunuz?
Ayrıcalıkları anlatalım, Türkiye’de bulunan yerli ve yabancı küratörlerle, sanatçılarla, müze, sanat mekanı,

Yazının Devamı

Jüri iş başında

17 Mart 2013

Bu nasıl bir hafta? “Moda haftasındaki tasarımcılar kadar koşturmaktan yorgun düştük” diyor davet kuşları. Haksız da değiller. Şimdi, bu hafta katıldığıma en çok memnun olduğum sanat davetlerine gidiyoruz

Jüride yer alan isimlerden (soldan sağa): Gül Oğuz, Emine Özilhan, Ayşe Sözeri Cemal, Şeyma Doğramacı, Özlem Cankurtaran, Gülten İmamoğlu, İnci Aksoy, Nurhan Atasoy,Dilek Çapanoğlu, Zuhal Şeker Tucker. Öndekiler: Çağdaş Ertuna ve Ayşegül Dinçkök.

Ayşegül Dinçkök “Derin Tutku” sergisiyle karşımıza çıktığında şaşırmıştık. Dinçkök’ün ne kadar iyi bir dalgıç ve yüzücü olduğunu çoğumuz bilmiyorduk. Sergiyi gezerken gördük, fotoğraflar konuşuyordu. Sonrasında işin ucunu bırakmadı Ayşegül Dinçkök. Onu Çabagala’da Hürrem rolünde izlediğimde bir kez daha anladım, yaptığı işi ne kadar ciddi aldığını ve ne kadar büyük bir heyecan duyduğunu. Çabagala’ya Ankara’dan sonra New York’tan bile teklif gelmesinde Hürrem’in de etkili olduğuna eminim.
Şimdi Ayşegül Dinçkök’ü asıl heyecanlandıran projeye gelelim. “Derin Tutku” sergisini Mardin’e götürdüğünde Mardinli çocuklarla sergiyi geziyor, sonrasında da ilköğretim çağındaki çocuklar arasında bir resim yarışması düzenliyor. Yarışma

Yazının Devamı

MODA HAFTASI’NDAN GERİYE KALAN SORULAR

16 Mart 2013

Bir moda haftası daha bugün sona eriyor. Bu sezon organizasyona alınan takviyelere rağmen değişen bir şey oldu mu dersiniz? Yoksa durum ‘yine yeni yeniden’ diye mi özetlenebilir?

* Koleksiyonlardan ve tasarımcılardan çok, organizasyonla izleyiciler konuşuluyor. Bunda bir sorun yok mu?
* Koleksiyonlar arasından Atıl Kutoğlu, Tuvana Büyükçınar ve Elif Cığızoğlu gibi beğendiklerim oldu ama aralarında hiç konuşmaya değmeyecek olanlar da yok muydu?
* Koleksiyon sayılabilecek standartlarda olmayanlara bile sosyal medyadan, eş ve dosttan ‘yıkılıyor’ desteği yağmadı mı?
* Çağla Şıkel, Güzide Duran, Ayşe Hatun Önal, Selma Ergeç, Sema Şimşek, Ceylan Saner, Deniz Pulaş, Gamze Özçelik... Mankenliği yıllar önce bırakmış isimlerin hâlâ moda haftasında en çok konuşulanlar olması şaşırtıcı değil mi? Yıldız olacak yeni yerli manken yok mu?
* Çok beğendiğim Didem Soydan, başarılı ama alıştığımızdan farklı, işveli cilveli olmayan cool tarzıyla Türkiye’de bir gün star olabilir mi?
* Moda haftasında podyum, mankenler yerine Wilma Elles ve Galatasaraylı futbolcu Wesley Sneijder’in eşi Yolanthe Cabou’ya mı kaldı?

Yazının Devamı

Beatles’ın doğduğu yer

13 Mart 2013

Futbol ve müzik şehri Liverpool’un en büyük gurur kaynağı, Beatles. İşte Beatles’ın keşfedildiği The Cavern Club’la başlayıp minik bir şehir turuna çıkıyoruz

Liverpool denince akla iki şey geliyor, futbol ve Beatles. Guinness Rekorlar Kitabı’na göre, Liverpool dünyanın pop müzik başkenti. Beatles’ın çıktığı şehir burası. Hatta havaalanının adı bile John Lennon.
Liverpool’a kadar gelip de Beatles’ın hikayesinin başladığı yere gitmeden olmaz. The Cavern Club’da buluyorum kendimi. Bir rock’n roll kulübü olarak açılmış, amatör müzisyenler burada sahneye çıkmış. Beatles da Şubat 1961’de ilk kez burada sahneye çıkıyor, Kasım 1961’de ise Brian Epstein bu kulüpte onları dinleyince hayatları değişiyor. The Cavern Club’dan Beatles’ın yanı sıra Billy J Kramer, Cilla Black, Gerry and the Pacemakers ve The Searchers gibi isimler de çıkıyor. Hatta The Rolling Stones, Elton John ve Queen de The Cavern Club sahnesinden daha sonra geçenlerden.
The Cavern Club arada kapanmış, sonra Liverpoollu birkaç futbolcu sayesinde yeniden açılmış. Hâlâ amatör gruplar sahneye çıkıyor. Beatles üyelerine ait birçok eşya ve fotoğraf duvarlarda asılı. Dallas, Buenos Aires ve Tokyo gibi şehirlerde

Yazının Devamı

DÜNYANIN EN iYi RESTORANINDA ZEHiRLENEBiLiRSiNiZ

12 Mart 2013

Kopenhag’daki Noma, yeme-içme meraklılarının rezervasyon yaptırabilmek için aylarca uğraştığı bir restoran. Noma şimdi büyük bir krizi atlatmaya çalışıyor. İstanbul’da da benzer krizler sık sık yaşanıyor

Noma tam da üçüncü Michelin Yıldızı’nı almak üzereyken bu zehirlenme vakası oldu.

Aylarca rezervasyon yaptırabilmek için uğraşmışsınız. En güzel kutlamanızı bu güne saklamışsınız. İçki hariç, kişi başı
550 TL’yi gözden çıkarmışsınız. İçki de eklerseniz, bu fiyat tam iki misline çıkıyor, onu da kabul etmişsiniz. Dünyanın en iyi restoranı kabul edilen
Noma’da yemek yiyecekseniz, bunları zaten baştan göze alıyorsunuz. Bütün bunları yapıp da sonrasında zehirlenip hastaneye yatmak da var.
Tam 63 kişi Noma’daki yemekten zehirlenmiş ve hastanelik olmuş. Hem de Sevgililer Günü haftasında. Sevgililer Günü’nü önemsediğimden değil, ama bugünü önemseyenler başlarına gelenlerden sonra bir süre görüşmek istemeyebilir.

Yazının Devamı

Otel partisine zabıta ayarı

11 Mart 2013

Edito sergisi sonrası Başak Dizer Fransez ve Deniz Marşan’ın kurduğu Room’un Nişantaşı Sofa oteldeki partisine gittik. Çıkışta, gürültü nedeniyle gelen zabıta ekibini görünce şaşırdım. Peki ama neden?

Moda haftası öncesi moda ve sanat Galata’da Galeribu’da buluştu. Edito sergisi hızla gezildi. Açılış kalabalığı caddeye taştı. Gecenin ilerleyen saatlerinde yine moda dünyası için önemli bir parti vardı. Başak Dizer Fransez ve Deniz Marşan’ın Teşvikiye’de kurduğu showroom, Room’un kutlamasıydı. Daha önce kar nedeniyle parti ertelenmişti. İyi ki ertelenmiş, çünkü bu sefer çok kalabalık ve eğlenceliydi. Rıza Kocaoğlu’ndan Ceylan Çapa-Burak Özçivit’e, Simay Bülbül’den Tamer Yılmaz’a hem moda dünyasından hem de dizi oyuncularından oluşan renkli bir kalabalık vardı. Malum Başak Dizer Fransez ve Deniz Marşan TV dizilerine de styling yapıyor.

Atiye Sokak ve Sess istisna mı?
Partiden çıkarken Sofa otelin kapısında zabıta ekipleriyle burun buruna geldim. Zabıta otelde düzenlenen partiye müdahale etmek üzere oradaydı, otel görevlileri partinin birazdan biteceğini anlatmaya çalışıyordu. Parti öyle çok gürültülü falan da değildi. Onu bırakın bir apartmanda değil, oteldeydi.

Yazının Devamı

Moda haftasına hazır mıyız?

10 Mart 2013

İstanbul Moda Haftası’na tam iki gün kala, konumuz moda. İstanbul Moda Haftası’ndaki yeniliklerden bu hafta moda gündeminde konuşulanlara geçiyoruz

Bir İstanbul Moda Haftası daha başlıyor. Her moda haftamız yeni bir macera. Bu yıl büyük değişiklikler var. İlk şaşkınlığı LCV yaparken yaşıyorum. Atıl Kutoğlu defile davetiyesi posta kutuma düşüyor, LCV yapmak üzere cevap veriyorum. 5 dakika sonra mesaj geliyor, koltuk numarama kadar. Doğrusu ağzım açık kalıyor. Türkiye’de ilk defa bu kadar düzenli bir etkinlik göreceğiz.
Kolay olmadı bu aşamaya gelmek. Bol takım elbiseli, protokol açılışlarla başladık, zavallı Meg Ryan’ın çadırdan sürünerek kaçmasına bile neden olduk. Sonra sponsor Ali Ağaoğlu’nun ön sıraya sıra çıkmasına da şahit olduk, herkes ön sıraya oturmak isteyip de Ceylan Çapa ve Burak Özçivit’le kucak kucağa kalması üzerine.

Ne değişti?
Tam artık bundan sonra daha kötüsü olamaz dediğimiz aşamada ani bir değişiklik oldu. Artık New York, Berlin, Sidney, Zürih ve Moskova gibi şehirlerin moda haftalarını gerçekleştiren IMG Fashion düzenliyor moda haftamızı. IMG’nin Doğuş Grubu ile ortaklığı protesto edilmezse ilk defa iyi şeyler olacak gibi...
12 Mart’ta

Yazının Devamı