İnsanlar "bayram şekeri" peşinde değil, "iş" peşinde

27 Aralık 2000


<#comment>Celal Mert, süt inekçiliği yapıyor. Beş ineği var. Ama süt fiyatı yem masrafını karşılayamaz hale geldi. İnekleri satmaya karar verdi. Alıcı yok. Kesimciler, "kilo ile satarsan, kasaplık hayvan olarak alırız" diyor.
Mehmet Keskin, seracılık yapıyor. Aracılar "talep yok" diyerek mal çekmediğinden, bir sera dolusu domates ile bir sera dolusu biber dalında çürüdü gitti.
Yüksel Ertunç'un Mahmutpaşa'da Kürkçü Han'da "çeyizlik" dükkanı var. Anadolu'ya toptan mal yolluyor. Altı aydır satışlar azaldı, azaldı. Şimdi durdu. Üç tezgahtarı işten çıkardı. Şimdi bir yardımcı ile müşteri bekliyor. Yılbaşından sonra kira kontratını yenilemesi lazım. İşler böyle giderse dükkanı kapatacak.
Hilmi Sarp gazeteci. İşini çok seviyor. Ama çalıştığı gazetede işlerin kötü gittiği söyleniyor. Arkadaşlarının çoğu işini kaybetti. O ise üç aydır maaşını alamıyor. Arada sırada ufak ödemeler yapıyorlar. Başka yerlerde iş bulma şansı olmadığından sesini çıkaramıyor. Gazete büsbütün kapanmasın diye dua ediyor. Hatice Tezer, konfeksiyon işçisi. Merter'de ihracat için çalışan giyim atölyesi iflas etti. Hatice Tezer asgari ücretle çalışıyor, ayda eline yüz bin lira geçiyordu. Bu para anne

Yazının Devamı

Faizin kaderi "dolar"a bağlı

26 Aralık 2000


<#comment>Bir malın fiyatı arz ve talebe göre oluşur. Faiz paranın fiyatıdır. Türk lirasının fiyatı olan faiz de arz ve talebe bağlıdır. Piyasada Türk lirası az, talep fazla iken fiyatı (faizi) yükselmektedir. Faizin yükselmemesi için ya talebi kısmak ya da arzı artırmak gerekir. 2000 yılının sonunda faizdeki yükselmenin nedeni banka sisteminden ve Hazine'den gelen talep baskısıdır. Hazine'nin ve banka sisteminin de para ihtiyacı o kadar büyüktür ki, bunu kısmaya imkan yoktur.
Bunun içindir ki, 2000 yılı sonundaki faiz artışını dizginlemek için yapılacak tek şey piyasaya Türk lirası arzını artırmaktır. Türk lirası arzı (piyasadaki Türk lirası) değişik yollardan artırılabilir.
(1) Üretim artırılır. Ekonomi canlandırılır. Üretimdeki her artış, gelir artışı demektir. Artan üretim oranında piyasaya Türk lirası çıkarılır. Bu tür para arzının enflasyonist etkisi yoktur.
(2) Üretim artışı olmadan piyasadaki parayı artırmanın en kolay yolu Merkez Bankası'nın banknot bastırarak piyasaya sürmesidir. Piyasa hemen rahatlar. Önce faiz düşer gibi olur. Ama enflasyon tırmanışa geçeceğinden bir süre sonra faiz gene yükselir.
(3) Piyasadaki Türk lirasını artırmanın bir başka

Yazının Devamı

Faiz her şeyi "rezil" ediyor

25 Aralık 2000


<#comment>İki aydır günlük faiz yüzde 80, yüzde 85 dolayında dolanıyor. Bu oranlardaki günlük faizin yıllık birikimli getirisi (kaba hesap ile) yüzde 100, yüzde 120'lere çıkar.
Yüzde 100 yıllık birikimli getirinin bir aya düşen payı yüzde 6 kadardır.
Demek ki, 100 Türk lirası, ayda yüzde 6 dolayında bir getiri sağlıyor. 100 Türk lirası ay sonunda 106.0 lira oluyor.
Aynı dönemde IMF talimatı doğrultusunda döviz fiyatları ayda sadece yüzde 0.8 dolayında artırılıyor.
Demek ki, 100 doların Türk lirası karşılığı ayda yüzde 0.8 dolayında artıyor. 100 dolar ay sonunda 100.8 Türk lirası oluyor.
100 dolarını Türk lirasına çevirip faize yatıranlar, bir ay sonra da faizden çekip, o günkü kurdan tekrar dolara dönenler (106.0 - 100.8 = 5.2) yaklaşık yüzde 5.2 dolayında bir getiri elde edebiliyor.

Yazının Devamı

Noel Baba

24 Aralık 2000


<#comment>Milattan sonra 325 yıllarında Akdeniz kıyısında, Kaş yakınlarındaki Patara şehrinde üç kızı olan yoksul bir aile yaşıyordu. Üç kız da evlenmek istiyor fakat düğün yapacak paraları olmadığından evlenemiyordu.
Myra (bugünkü Demre şehri) piskopusu St. Nicholas onlara yardımcı olmaya karar verdi.
St. Nicolas yaşamını insanların mutluluğuna adamış bir din adamı idi. Demre'yi kıtlıktan, gemicileri kazadan, masum insanları kötülüklerden kurtarırdı.
Bir gece St. Nicholas fakir adamın evine giderek bir kese altını pencereden içeri attı ve kimseye görünmeden uzaklaştı. Yoksul aile buna çok şaşırdı ve sevindi. Ancak St. Nicholas hediyesinin çok az olduğunu düşünerek üzülüyordu. Bundan dolayı ertesi gece bir kese altını daha pencereden atıp gene kimseye görünmeden uzaklaştı. Fakat St. Nicholas henüz üç kızın da evlenmesi için yeterli altını verememişti.
Üçüncü gece, St. Nicholas gene geldi. Ama pencereler kilitli olduğundan altın kesesini içeri atamadı. Dama tırmanarak altını bacadan içeri atmayı düşündü. O akşam erken saatlerde üç kız da çoraplarını yıkamış ve kurutmak için şöminenin yanına asmışlardı. St. Nicholas altını bacadan attığından çorapların birinin

Yazının Devamı

Hanuka ve Christmas

23 Aralık 2000


<#comment>Bu yılın bir özelliği var. Farklı dinlere inananların kutsal günleri bir araya toplandı. 22 Aralık Cuma Müslümanların gecesi idi. Perşembe gecesi Musevilerin 8 günlük Hanuka Bayramı başladı. 24 Aralık gecesi Hıristiyanların Christmas gecesi, 25 Aralık Christmas günü. Ermeniler ise 6 Ocak'ta "Surp Sununt"u kutlayacak.
Sayın okuyucularıma bugünlerin farklı dinlere inananlar için neden kutsal olduğunu özetleyeceğim.

Museviler bu yıl 21 Aralık Perşembe gecesinden 29 Aralık Cuma gününe kadar uzanan sekiz günü Hanuka (Hanukkah) Bayramı olarak kutluyor. Bu kutlamanın MÖ 167 yılına kadar giden 2.167 yıllık bir geçmişi var.
Ortadoğu'yu fetheden Büyük İskender'in ölümünden sonra Makedonya Krallığı bölündü. Filistin "Selevkiler"in eline geçti. Başlangıçta Yahudilere iyi davranılırken Suriye Helen İmparatoru Antiyohus Epifanes döneminde kısıtlamalar getirildi. Musevilerin Helen putlarına tapmaları emredildi. Musevi takvimine göre, Kislev ayının 25'inci günü Haşmonay ailesinden Matatyau ve "Makabiler" olarak anılan beş oğlu (Yeuda Makabi ve kardeşleri) ile yandaşları Suriye yönetimine baş kaldırdı. Kudüs'ü ele geçirerek, daha önce kapatılmış olan Büyük Mabed -

Yazının Devamı

Kadir Gecesi

22 Aralık 2000


<#comment>Ramazan ayının 27'nci gecesi Müslümanlar için kutsal bir gecedir. Bu geceye "Kadir Gecesi" adı verilir.
Kadir Gecesi, Kuran'ın indirilmeye başlandığı gecedir.
Kuran'ın indirilmeye başlandığı gecenin kutsallığı Kuran'ın doksan yedinci suresi olan "El - kadr" suresinde şöyle buyurulur:
"(1) Biz onu (Kuran'ı) Kadir Gecesi'nde indirdik.
(2) Kadir Gecesi'nin ne olduğunu sen bilir misin?
(3) Kadir Gecesi bin aydan hayırlıdır.

Yazının Devamı

Üretim artmadan ücret de artmaz maaş da

21 Aralık 2000


<#comment>Herkesin daha iyi yaşam özlemi içinde olmasından doğal bir şey olamaz. Daha iyi yaşamın şartı daha çok gelire sahip olmaktır.
Memurun, işçinin tek gelir kaynağı maaşı, ücretidir.
Memurun, işçinin maaş ve ücret artışını istemesi normaldir.
Fakat üretim artmadan maaşın ve ücretin artmasının imkanı yoktur.
Üretim artmadan, ücret ve maaş neden artamaz?
Sayın okuyucularıma anlatayım.

Yazının Devamı

İzmirli kardeşler bir arada olamıyor

20 Aralık 2000

İzmirli kardeşler bir arada olamıyor
<#comment>İzmirliler tepeye tırmanıyor, orada duramıyor ya... Gene havasından mıdır, suyundan mıdır bilinemez, İzmirlilerin bir başka özelliği var. Baba ölünce, İzmirli iki kardeş bir arada duramıyor. Ya işi ikiye bölüyor ya da büyük kardeş küçüğü "yiyor"... Daha kötüsü birbiriyle itişip kakışırlarken, babalarının kurduğu müessese elden gidiyor.
İzmirli ekonomi yazarı Ali Ekber Yıldırım, İzmir'in birbirini "yiyen" kardeş işadamları ile ilgili ilginç bir araştırma yaptı. Bu araştırma Globus dergisinde yayımlandı. Ali Ekber Yıldırım'ın araştırmasından yararlanarak, sayın okuyucularıma İzmirli kardeşlerin bir arada olamamalarının örneklerini vereceğim.
İzmir'de General Motors acentesi Feyzi Özakat vardı. Ben de tanımıştım. Antony Gallia, Cristiane Reggio ve Roger Mainetti'nin ortaklığı ile önce BP ve Austin temsilcisi oldu. Sonra 1964 yılında British Leyland ile Türkiye'nin ilk otomotiv tesisi BMC'yi kurdu. Ege Endüstri ve Egebank ile devleşti. 1980 yılında ölünce ikisi de yurtdışında eğitim görmüş büyük oğlu Melih Özakat ile küçük oğlu Ergün Özakat bir arada olamadı. Grup parça parça satıldı.
İzmir sanayiinin öncülerinden Durmuş

Yazının Devamı