Kriz bitti sorun bitmedi

11 Aralık 2000

Kriz bitti sorun bitmedi
<#comment>Kriz bitti diye sevinmeye imkan yok... Çünkü krizi doğuran sorun bitmedi. Bu sorun yıllardır bitmediği için, ikide bir kriz çıkıyor. Bu sorun giderek büyüdüğü için krizlerin boyu da giderek büyüyor.
Türkiye'nin sorunu "üretememektir". Türkiye'nin sorunu "ürettiğinden fazla tüketmektir".
Sorunun çözümünü istiyorsak, bir daha kriz ve krizler çıkmasın istiyorsak ya üretimi artıracağız ya da bugünkü yaşamdan vazgeçip daha fakir bir yaşama razı olacağız.
Üretimi artıramadığımız için bugünkü yaşamı, borç harç ile sürdürüyoruz. Bu borcu dışarıdan alıyoruz. Dışarısı üretemeyen Türk halkını daha iyi yaşatmak için devamlı para veremez. Arada sırada onları kandırıp, kredi musluğunu açtırıyoruz. Sonra bakıyorlar ki, biz el kesesinden hovardalık ediyoruz. Musluk kapanıyor. Biz krize giriyoruz.
(1) Türk lirası açığımız var. Hazine bono satarak bu açığı kapatmak zorunda.Hükümetin gelirleri giderlerini karşılamıyor. Gelir ile gider arasındaki Türk lirası açığı 2000 yılında, ABD doları olarak 20 milyar dolar karşılığı Türk lirasıdır.
Hazine bu parayı yıl içinde bulmak zorunda. Hazine bu parayı doğrudan bulamıyor. Aracı olarak

Yazının Devamı

Bugün İnsan Hakları Bayramı'nın elli ikinci yılı

10 Aralık 2000

Bugün İnsan Hakları Bayramı'nın elli ikinci yılı
<#comment>Fransız İhtilali'nden sonra toplanan Kurucu Meclis, 1789 tarihinde bir "İnsan ve Yurttaşlık Hakları Beyannamesi" hazırladı. 4 Temmuz 1776 ABD Bağımsızlık Bildirgesi'nden esinlenen 17 maddelik bu beyanname 1791 Fransız Anayasası'na önsöz olarak eklendi.
İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra ABD'nin öncülüğünde kurulan Birleşmiş Milletler Teşkilatı'nda da kuruluştan hemen sonra teşkilata üye ülkelerin insanlarına tanınacak temel hakları belirleyecek bir çalışma başlatıldı. Bu çalışmada daha önce hazırlanan beyannameler örnek teşkil etti. Aradan geçen yüz altmış yıllık dönemin gelişmeleri de dikkate alınarak önceki beyannamelerdeki haklara bazı eklemeler yapıldı. Madde sayısı otuza çıkarıldı.
Çalışma sonunda ortaya çıkan İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'ni 10 Aralık 1948 tarihinde 46 ülke imzaladı. Beyannamenin hazırlanışına katılan Türkiye, beyannameye ilk imzayı koyan ülkeler arasında yer aldı.
Bu beyannamede şunlar var:
- Bütün insanlar hür, haysiyet ve haklar bakımından eşit doğarlar.
- Herkes, ırk, renk, cins, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir akide, milli veya içtimai, menşe, servet, doğuş

Yazının Devamı

"Kriz" krizi

9 Aralık 2000

"Kriz" krizi
<#comment>Kriz bolluğundan halka fenalık geldi. Hükümet ve de bürokrasi devamlı kriz yaratıyor. Piyasaya sürüyor.
Politikacılar ülkenin sorunlarına çözüm getirmek için seçime girer. Milletvekili seçilir. Bakan olur. Hükümetler ülkenin sorunlarına çözüm getirmek için kurulur. Bürokrasi denilen kadronun görevi ülkenin sorunlarına çözüm getirmektir.
Geliniz görünüz ki, Ankara'da politikacılar, hükümet ve bürokratlar sorun çözmüyor, en basit sorunu "kriz" haline getirip, ülkeyi krize boğuyor.
Krizin ciddiyeti kalmadı. Kriz sayısı o kadar çoğaldı ki, krizleri çözüm şansı kayboldu.
Şu son zamanlardaki krizleri hatırlayalım... Cumbaba krizi, Sezer krizi, ombudsman krizi... Türban krizi, hocaefendi krizi, Adnan Hoca krizi... Öcalan krizi, Kürtçe eğitim ve TV krizi... Dinci sermaye krizi, Jetpa krizi... Kaçak et krizi, hayali ihracat krizi... Elektrik krizi, özelleştirme krizi, doğalgaz krizi... F tipi cezaevi krizi, işkence krizi, af krizi, Haluk Kırcı krizi... Kıbrıs krizi, Ege krizi, Yunan krizi, Avrupa Birliği krizi, insan hakları krizi... Banka krizi, döviz krizi, IMF krizi, faiz krizi, borsa krizi... Telekom krizi, GSM krizi, kamu bankalarının

Yazının Devamı

Ayşe Hanım Teyze için "mevduatta devlet güvencesi" çok önemli

8 Aralık 2000

Ayşe Hanım Teyze için "mevduatta devlet güvencesi" çok önemli
<#comment>Ayşe Hanım Teyze, "Gazeteler kriz bitti diye yazıyor, gerçekten bitti mi?" diyerek karşıma oturdu. Ne söyleyebilirim? Hafiften lafı dolandırdım. "Şey yani... Krizin yayılması önlendi ama... Tabii hasar ziyan... Öyle çabuk her şey eskisi gibi olabilir mi?" Ayşe Hanım Teyzem sinirlendi "Kıvırtma. Açık konuş... Bu işin sonunda biz ne kazık yiyeceğiz?" Anlatmaya çalıştım. "İyiye gidiş başlamıştı. İyiliğe doğru biraz yol almıştık. Bir rüzgar esti. Aldı bizi geri savurdu. Başladığımız noktaya olmasa bile, epey gerilere düştük." Ayşe Hanım Teyzem sordu, "İyilik dediğin nedir?" Açıklamaya çalıştım, "Halk için iyilik refahtır. Refah üretim artışı ile sağlanır. Üretim enflasyonun olmadığı, insanların yarına güvendiği ortamda artar. Faizler düşmüştü. Enflasyon aşağı iniyordu. Kriz çıktı. Sil baştan..." Ayşe Hanım Teyzem irkildi "Gene hapı yuttuk desene..." "Hapı yutmadık demek imkansız. Öyle veya böyle hapı yuttuk."
Ayşe Hanım Teyzem "Pek iyi de... Benim durumum ne olacak?" diyerek sorgu sual edince "Pek iyi olamayacak Ayşe Hanım Teyzeciğim" dedim. Anlattım "Krizin görünür etkisi olarak önce faizler yükselecek. Faiz

Yazının Devamı

Hiçbir şey eskisi gibi olamayacak

7 Aralık 2000

Hiçbir şey eskisi gibi olamayacak
<#comment>Nasrettin Hoca'nın hikayesinde olduğu gibi önce eşeği kaybettik. Sonra bulduk. Şimdi eşeği bulduk diye seviniyoruz ama... kaybettiğimiz eşeğin sadece ön ayağı topaldı. Kaybolduktan sonra arka iki ayağı da kırılmış. Şimdi ön ayağı topal, arka iki ayağı kırık eşek ile kaldık baş başa!
2000 yılı başında ekonominin durumu kötü idi. İstikrar programı ile iyiye doğru gidiyorduk. İyiye doğru gidiyoruz derken, pattt diye bir banka krizi çıktı. Ekonominin durumu kötünün kötüsü oldu. İki haftada kötünün kötüsünden felakete doğru yol göründü. IMF'den yardım istedik. Felaketten döndük. Kötünün kötüsü duruma razı olduk.
IMF ve Dünya Bankası'ndan geleceği müjdelenen parasal yardımlar felaketi önledi ama, bu yardımların "krizin yaralarını sarmasına" imkan yoktur.
Hiçbir şey eskisi gibi olamayacaktır.
(1) Hazinemiz finansman açığını kapatmak için Türk lirası ile borçlanmak zorundadır. Ülkemiz döviz açığını kapatmak için dışarıdan döviz bulmak zorundadır. Bu işlere bankalar aracılık eder. Bankalar dışarıdan borçlanır. Getirdikleri döviz ülkenin döviz açığını kapatır. Dövizi bozdurarak aldıkları Türk lirası ile de Hazine bonosu satın

Yazının Devamı

Ayşe Hanım Teyzem fatura ödemekten bıktı usandı

6 Aralık 2000

Ayşe Hanım Teyzem fatura ödemekten bıktı usandı
<#comment>Ayşe Hanım Teyzem şaşırmış durumda, "Evladım bu işte bir bit yeniği var. Anlı şanlı bankalar yüzde 350, yüzde 700 faizle günlük repo yapıyor. Faizin cazibesine kapılanlar şimdilik düşünmüyor ama, bu faiz kazığının faturasını sonra kim ödeyecek? Fatura dönüp dolanıp gene benim önüme gelecek..." diyor.
Baktım Ayşe Hanım Teyzem gene dolu... Boşalsın diyerek bekledim. O devam etti. "Karadeniz'deki mezarlıkların birinde dikili bir taştan söz ederler. Mezar taşında şöyle yazarmış: Bana iyisin, iyisin, iyisin... Çok çok iyisin... Çok çok iyiye gidiyorsun dediniz... Öyle ise bana ne oldu?.. İşte o biçim evladım... Çok iyiye gidiyoruz... Her şey çok iyi... Enflasyon düşüyor... Faizler iniyor dediniz... Öyle ise bize ne oldu?"
Kısaca cevapladım. "Ayşe Hanım Teyzeciğim, her şey iyi gidiyordu... Birden pat diye bankacılık krizi çıktı." Ayşe Hanım Teyzem sordu: "Kim çıkardı bu krizi? Enflasyon lobisi mi çıkardı? Döviz spekülatörleri mi çıkardı?" Cevapladım: "Ankara çıkardı Ayşe Hanım Teyzeciğim, Ankara çıkardı."
Ve de anlattım. "- Ayşe Hanım Teyzeciğim, Ankara geçen yıl yüzde 110'larda faiz ödeyerek bono satabiliyor, iç

Yazının Devamı

Borsa başka ülkelerde de yatırımcıları üzüyor

5 Aralık 2000

Borsa başka ülkelerde de yatırımcıları üzüyor
<#comment>ABD'nin genelde teknoloji firmalarının hisselerini kapsayan Nasdaq endeksinin en yüksek düzeyinden yüzde 48.5 oranında bir gerilemeyi gösteriyor.
Açıklamalara göre endekste yer alan hisse senetlerinin yüzde 54'ü, geçen mart ayından bu yana yüzde 75 ile yüzde 99 değer kaybetmiş durumda.
Bu endekste fiyatı izlenen ünlü bilgisayar firması Microsoft'un hisseleri yüzde 119.94'ten yüzde 48.44'e düştü.
Özellikle bilgisayar ve telefon ile ilgili şirketlerin hisse fiyatlarında önemli düşmeler var. Bilgisayar ile satış yapan Yahoo'nun hisseleri yüzde 250.13'ten yüzde 38.94'e geriledi. Telewest hisseleri yüzde 90.00'dan yüzde 15.13'e, Intel'inki yüzde 75.81'den yüzde 34.13'e düştü.
Hisse senedi fiyatlarındaki düşme sadece "teknoloji" ve "yeni ekonomi" hisselerinde görülmüyor. Klasik ekonominin "en baba" şirketlerinin, sanayi şirketlerinin hisse senetleri fiyatları da düşüyor. Son bir yıllık dönemdeki düşme oranları, ABD'de en fazla işlem gören, en güvenilen hisse senetlerinden AT and T'de yüzde 61.6, General Electric'te yüzde 1.2, IBM'de yüzde 11.2, Wall Mart'de yüzde 25.9 oranında.
ABD'de borsada hisse

Yazının Devamı

Mülkiye 141 yaşında

4 Aralık 2000

Mülkiye 141 yaşında
Güngör URAS
Mülkiyeliler her 4 Aralık, okullarının kuruluşunu kutlarlar. Mülkiye bu yıl 141 yaşına girdi. Bunca yıldır Mülkiye öğrenci yetiştiriyor. Bu öğrenciler ne yapıyor? Ne yapıyor da, daha yeni öğretim kurumları faaliyete geçtiği yepyeni konular ortaya çıktığı halde Mülkiye hala Mülkiyeliğini koruyor?
Mülkiyeliler Birliği İstanbul Şubesi Kuzguncuk - Nakkaştepe'de eski gazhane binasını eğitim ve kültür merkezine dönüştürmek üzere altı yıl önce teşebbüse geçti. Eğitim ve kültür merkezi inşaatı tamamlanmak üzere.
Projeyi başlatıp yürüten Önol Akalın ile işin başında bir araya gelip bu projeye parasal katkıda bulunacak "hali vakti yerinde Mülkiyelilerin listesini yapmak istemiş, listeye yazacak isim bulamayınca da şaşırmıştık. Her kesimden, her eğitim düzeyinden kadınların ve erkeklerin zenginlikte belli çizginin üzerine çıkabildiği Türkiye'de bu Mülkiyeliler'in elini, kolunu tutan, cebini boşaltan mı var? diyerek ben de bir yazı yazmıştım.
Ya Mülkiyeli'ler para kazanmayı bilmiyor, ya beceremiyor, ya da çok para ellerine geçse de, har vurup harman savuruyor... demiştim.
Efendim, sorunun dibinde Mülkiye'nin, Mülkiye'de

Yazının Devamı