Şimdiye dek geçirdiğimiz hiçbir yaza benzemeyen 2020 yazından iniş için alçalışa geçmişken duygu ve düşüncelerimi özetleme ihtiyacı duyuyorumHem pandemi hem de ayaklanan bir bebek kombosu bu yazımı hayli enteresan kıldı. Pandemiyi bir tarafa koyarsam bugüne kadar salt otelci bir insandım. Tatlı canımın istediği mis gibi bir otele gideyim; çarşafım değişsin, yemeğim önüme gelsin, vur patlasın, çal oynasın şeklinde yıllarımı geçirdikten sonra bebeğimle birlikte yazlık ev konsepti girdi hayatıma. Minnoşun yemeğiydi, uykusuydu, çıkardığı yüksek desibel seslerdi derken böylesi daha mantıklı göründü gözüme.
Ev arayışı
Lokasyon olarak Bodrum’u seçtik, çünkü bir biz eksiktik! İstediğimiz evi bulmamız ise hayli zaman aldı; zira ne istediğimizi bilmiyorduk. Bir evi beğeniyorum, “Burası rüzgârdan uçar” diyorlar; başka bir eve yükseliyorum, “Plajı iskele, kum yok, bebekle olmaz” yorumunu yapıyorlar... Öyleydi böyleydi derken, en sonunda bize en uygun yazlık karantina evini bulduk ve
Oyuncu Seda Bakan’ın, bir yaşındaki kızı Leyla’nın doğum günü için borcamda pişirdiği çikolatalı pastası birçok bünyeyi hayrete düşürdü
Nasıl düşürmesindi? Hissetmekten çok göstermek için yaşadığımız bu dönemde insan şöyle eşe dosta hava atabileceği Frozen temalı şahane bir parti yapmalıydı mesela! Malum partide aynı renk tonunda cupcakeler, üç katlı pasta, kostüm ve fonda dev bir afiş olmalıydı. Sonra o fotolar boy boy Instagram’a yüklenip açıklama kısmına “Bu özel günümüzde A’dan Z’ye her detayı bizim adımıza düşünen (X) firmasına kalpten teşekkür ederiz” gibi bir şeyler yazılmalıydı. Hah, işte bu noktada borcamda doğum günü pastasını devreye sokmak ve şu soruları sormak isterim: “Çocuğumuzun doğum günü için her detayı neden biz düşünmüyoruz artık? Abartılı doğum günlerini çocuğumuz için mi, kendimiz için mi yapıyoruz?”
Kendin çal kendin eğlen
Bizim jenerasyona sesleniyorum; hatırlıyorsunuz değil
Özellikle son yıllarda hayatımıza hızlı bir giriş yapan bakıcı ablalarımız, geçen hafta sosyetik bir ailenin yaptığı sosyal medya paylaşımıyla gündem yarattı
Erdal Acar ve eşi Kardelen Acar’ın Çeşme tatili esnasında basına yansıyan karelerinde gördüğümüz kalabalık kadronun üç bakıcı, üç hizmetli ve üç öğretmenden oluştuğu yazıldı, çizildi, bolca konuşuldu. Yüzde yüz doğru bilgi de olabilir, gerçek farklı da çıkabilir, ancak şurası net ki çocuğumuz varsa bakıcı abla konusu ister istemez hayatımıza teğet geçiyor. “Bakıcı da neymiş, annelerimiz bizi nasıl tek başına büyütmüş?” diye soracak olursanız, cevabımı vereyim: “Zaman değişti!”
Zaman nasıl değişti?
Zaman şöyle değişti, artık aktif bir sosyal hayatımız var. Sinemaya, tiyatroya gitmeyi bir tarafa koyalım; dışarıda yemek, farklı destinasyonlarda tatil yapmak, sporda kalori yakmak, arkadaşlarla bir kafede laflamak, bugünün normali. Kendimizi merkeze koyduğumuz bir dönemin içinden geçtiğimizden birtakım görev paylaşımları
Pandemi sürecinden etkilenen sektörlerden biri de güzellik oldu. Beğenilerimiz ve tercihlerimiz süper hızlı bir şekilde değişti
Pandemi sürecinde özüme döndüm, kendimi buldum, daha iyi bir insan oldum” gibi lafları pek sık duyduk ve fakat gördük ki, kimse büyük bir değişim yaşamadı, hatta belki eskisinden de fazla tahammülsüzleşti ve gerginleşti. Ancak şu da bir gerçek ki ruhumuzda tamir etmeyi beceremediğimiz şeyleri cildimizde tamir edebildik. Nasıl mı? Toplaşın arkadaşlar, anlatıyorum.
Gerçek yüzümüz
Etrafımda estetik sektörüne teğet geçmeyen kimse yok. Başımıza gelen ve aylarca evlere kapanmamıza sebep olan bu tatsız durum devam ederken, kimsecikler dolgu veya botoks yaptıramadığı için herkes gerçek yaşını gösteren yüzüyle tanıştı. Bu yetmezmiş gibi kuaför ziyareti mümkün olmadığından saçlardaki beyazlar tek tek ortaya çıktı. Manikür-pedikür hak getire; protez tırnak, kalıcı oje işleri bilinmeyen bir tarihe ertelendi. Düşünün ki tarihsel olarak her ekonomik fırtınaya kafa
Meghan Markle ve Prens Harry’nin Kraliyet Ailesi’nden ayrılışının ardından bu ay satışa çıkacak “ifşa” kitabı şimdiden ortalığı karıştırdı.
Meghan’ın hikâyenin en başında dediği gibi siz de, “İngiliz Kraliyet Ailesi’ne gelin olabilmek için hayatımdan vazgeçerim” diyebilirsiniz, fakat kazın ayağı hiç de öyle değil! Ünlü oyuncu Meghan Markle, royalliğe adım attığından beri sular hiç durulmadı ve olaylar kocası Prens Harry’yle birlikte royallikten istifa etmeye kadar gitti. Ayrılığın ardından binlerce şey söylendi, yazıldı, çizildi lakin hiçbiri bu ay satışa çıkacak “Finding Freedom” (Özgürlüğü Bulmak) isimli kitabın önüne geçemeyecek gibi görünüyor.
Michelle Obama’nın ilişkiler üzerine konuşacağı podcast yayını 29 Temmuz’da başlıyor. Ne dersiniz, kendisinden bir Güzin Abla çıkar mı?
Amerika’nın eski başkanı Barack Obama’nın eşi Michelle’in kadın-erkek ilişkileri üzerine bir seri podcast yayınlayacağı haberi duyulduğu andan itibaren şu söylenti başlamış: “Michelle Obama, Esther Perel olmaya oynuyor.”
Peki, Esther Perel kimdir? İlişkiler konusunda duayen kabul edilen, Belçika doğumlu psikoterapist, yazar ve konuşmacıdır. TED Talks’ları fenomendir. İki insan arasında kurulan bağın altında yatanları incelemiştir; bebek sahibi olmadan önce arzunun, bebekten sonra sevginin başladığını söylemiştir; partnerlerin ancak birbirlerinden uzak kalırlarsa heyecanlı bir ilişkileri olabileceğini savunmuştur; bir de üzerine “Where Should We Begin?” isimli bir podcast yayına koymuştur.
Raf ömrü tükendi bu tabirin; çünkü hiçbir şey dışarıdan göründüğü gibi olmayabilir! O yüzden güzelim turna kuşunu rahat bırakalım bence.
Brooklyn Beckham, Amerikalı oyuncu Nicola Peltz ile nişan yüzüklerini taktı. Peltz, Beckham ailesine gelin giderek turnayı gözünden vurdu!” Son günlerde buna benzer haberler ve yorumlar okuyup duyduğum için konuya bir açıklık getirmek istedim: Bir kere “Zengin aileye gelin gidip turnayı gözünden vurmak” tabirinin raf ömrü tükendi. Bin kere dedik, hiçbir şeyin dışarıdan göründüğü gibi olmadığını! Bu sebeple özellikle o şatafatlı zengin ailelerin içinde neler döndüğünü bilemeyiz, yani turna kuşuna çok yüklenmeyelim.
Ha, kıstasımız illa ki zenginlikse bu iki gençten Brooklyn kardeşimizin Peltz ailesine damat gidip turnayı gözünden vurduğunu yazıp konuşalım o zaman. Zira Nicola’nın babası Nelson Peltz dolar milyarderi bir iş adamı. Ondaki servet 1.7 milyar dolar, Beckhamlar’daki servet ise
Bergüzar Korel bikinili yakalandı! Hem de doğum sonrası kilolarını verememiş halde. Hem de selülitleriyle. Olacak iş değil. Şok, şok, şok!
Çatlaklar, merhaba!