15.10.2020 - 08:00 | Son Güncellenme:
Yeni Oruç Reis krizinin öncekilerden çok daha ciddi olduğunda birleşen Yunan dış politika uzmanları, geminin Meis’e 12 milden daha yakın mesafeye gelmesi halinde, Yunanistan’ın göstermesi gereken tepki hakkında birbirinden farklı görüşler ortaya attılar.
Hürriyet'in Atina muhabiri Yorgo Kırbaki'nin haberine göre, başkentteki 'Pandion' Siyasal Bilimler Üniversitesi öğretim üyesi ve iktidar partisi Yeni Demokrasi (ND) milletvekili Prof. Angelos Sirigos, "Karasularımızı çok önceden 12 mile genişletmeliydik. Madem bunu geçmişte yapmadık, Oruç Reis, Meis’e 6.5 mil mesafeye bile yaklaştığında açık denizde olacak (uluslararası sularda)" diyerek, müdahale gerekmediğini ima etti.
BAŞIMIZ DERDE GİRER Aynı üniversiteden öğretim üyesi Prof. Konstantinos Filis ise, "Oruç Reis gemisini diplomatik ve operasyonel açıdan engellemezsek, başımız büyük derde gidecek. Çünkü, Türk Navtex’inde belirlenen sahalar, Yunanistan’ın Deniz Hukuku Sözleşmesi’ne dayanarak karasularını tek taraflı genişletebileceği (12 mil) bölgeleri de kapsıyor. Türkiye bu şekilde, bir hakkımızı gelecekte kullanmamızı engellemiş oluyor" dedi.
Yunan medyasına göre Yunanistan Genelkurmay Başkanlığı’nda, Oruç Reis’in Meis Adası’na 12 milden az mesafeye ulaşması durumunda gösterilecek tepki senaryoları inceleniyor.
Haberlerde, Oruç Reis’in hızı göz önüne alındığında, Meis’e 12 mil mesafeye yarın ya da cumartesi varacağının tahmin edildiği ileri sürüldü.
Aynı haberlerde, bölgedeki Yunan savaş gemilerinden telsiz ile Oruç Reis’e, “Yunan kıta sahanlığı içindesiniz. Bölgeyi terk edin” anonsları yapıldığı, ancak cevap alınmadığı da belirtildi.
Atina Haber Ajansı, Oruç Reis’in “hangi noktada bulunduğunu gösteren cihazları kapalı tuttuğunu, son sinyali de geçen salı günü Meis’in 35 mil güneyinde iken verdiğini” belirtti.
Oruç Reis’in çalışmaları ile ilgili 22 Ekim’e kadar geçerli Navtex (denizcilere duyuru), Meis’in 6 millik karasuları çizgisine 500 metre mesafeye kadar (6.5 mil), Türkiye’nin BM’ye de bildirdiği Türk kıta sahanlığı içindeki sahayı kapsıyor.
Yunan hükümet sözcüsü Stelyo Peças, Skai televizyonuna, “1-2 Ekim’deki AB Zirvesi’nde biçilen korse, Türkiye’ye çok dar geldi. O korseyi çıkarmaya çalışıyor” diye küstah bir açıklamada bulundu.
Bugün başlayacak AB Zirvesi’nde Maraş sahilinin açılması ve ‘Oruç Reis’ konularını gündeme getireceklerini ve Türkiye’ye karşı yaptırım mekanizmasının işletilmesini isteyeceklerini söyleyen Peças, bir soru üzerine, Yunanistan’ın operasyonel açıdan da gerekeni yapacağını söyledi.
Diplomatik çevreler, AB Zirvesi’nden bu aşamada yaptırım beklenmediğini ancak sonuç bildirgesinde Türkiye’ye karşı sert ifadelerin yer alabileceğini belirttiler.
Bu arada, ana muhalefetteki SYRIZA’nın lideri eski Başbakan Aleksis Çipras, Yunanistan’ın Girit Adası’nın güneyi ve doğusunda karasularını 12 mile genişletmesini istedi. Yunan hükümet kaynakları ise, “İktidardayken niye yapmadın” diye sordu.
ORUÇ REİS SİSMİK KABLOLARI SERMEYE BAŞLADIEnerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Oruç Reis’in faaliyet göstereceği lokasyona vardığını belirtti. Dönmez, dün video konferans yöntemiyle katıldığı Uluslararası Enerji ve Çevre Fuarı ve Konferansı’nda yaptığı konuşmada şunları söyledi:
"(Gemimiz) Yaklaşık 10 km uzunluğundaki sismik kabloları denize sermeye başladı. Dün (önceki gün) testler başladı ve bugün (dün) ilk sismik okumaları almaya başlıyoruz. İlk etapta, 10 günlük bir çalışma programımız var."
COVID-19 ile birlikte pek çok şirketin Doğu Akdeniz’de havlu attığını belirten Dönmez, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin verdiği gayri hukuki ruhsatlarda çalışan şirketlerin pandeminin etkisiyle sahadan çekildiklerini kaydetti. Bakan Dönmez, “Biz ise salgına rağmen denizlerimizdeki faaliyetlerimizi iş planımıza göre sürdürdük” diye konuştu.
Türkiye, Sinop ve Ordu açıklarında yapılacak füze atışı için NOTAM (havacılara bilgi notu) yayınladı. Rusya’dan satın alınan S-400 hava savunma sistemi ay başında Ankara’dan Sinop’a sevk edilmişti.
14-17 Ekim tarihleri için geçerli olacak NOTAM duyurusunda “Füze atışı yapılacaktır” ifadesi yer aldı.
NOTAM kapsamında, Sinop hava sahasında deniz seviyesinin 200 bin feet üstüne kadar olan bölge uçuşlara kapatıldı. Pazartesi günü Karadeniz’in bu bölümü için, 13-17 Ekim arasında biri atış eğitimi, diğer ikisi askeri eğitim amacıyla 3 ayrı NAVTEX ilan edilmişti. Kaynak: Hürriyet
Avrupa Birliği'nin yanı sıra ABD'de de bölgede açık şekilde Yunanistan'a destek veriyor. ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Eylül ayı sonunda Yunanistan'ın Girit Adası'ndaki Suda Üssü'nü ziyaret etmişti.
Pompeo, ziyaretinde Suda Üssü'nün ABD'nin deniz operasyonlarının merkezi olacağını ve USS Hershel 'Woody' Williams savaş gemisine ev sahipliği yapacağını açıkladı. Dört helikopter pisti bulunan USS Hershel 'Woody' Williams'tan, insansız hava araçları kalkış yapabiliyor. Gemide kumanda ve kontrol sistemleri de bulunuyor.
Yunanistan’ı Doğu Akdeniz ve bölgedeki istikrarın 'temeli' olarak niteleyen ABD Dışişleri Bakanı, Atina ve Washington arasındaki ilişkilerin 'tüm zamanların en güçlü noktasında' olduğunu söyledi.
ABD Doğu Akdeniz krizinde açık şekilde Yunanistan'ı destekliyor, yaz mevsiminde Güney Kıbrıs'a uygulanan 33 yıllık silah ambargosu kaldırıldı ve Pompeo kısa süre sonra Rum tarafını ziyaret etti.
Pompeo ayrıca, ABD, Yunanistan, İsrail ve Güney Kıbrıs arasında imzalanan EastMed projesinde işbirliğinin artırılacağını duyurdu. Resmi açıklamada, "Petrol arama şirketleri ExxonMobil, Total ve Hellenic Petroleum, Girit kıyılarındaki açık deniz arama bloklarında ve yenilenebilir enerji alanında ortak çalışma başlatacaktır" denildi.
To Vima gazetesi, Pompeo'nun Girit'teki Suda Askeri Üssü'ne gitmesiyle Türkiye'ye doğrudan mesaj verildiğini, İncirlik Üssü'nün Girit'e taşınması tartışmalarının aynı dönemde ortaya çıkmasının tesadüf olmadığını yazmıştı.
Doğu Akdeniz'de bu yaz mevsiminde gerilim zirveye çıktı, Yunanistan müttefikleri Fransa, Birleşik Arap Emirlikleri, Güney Kıbrıs ve Mısır'la Türkiye'ye karşı koymaya çalıştı. Suda Üssü'ne Yunanistan'ın müttefikleri Fransa ve Birleşik Arap Emirlikleri'ne ait savaş uçakları indi, Türkiye'ye karşı tatbikatlar yapıldı.
Ankara ve Atina Almanya'nın arabuluculuğunda görüşmelere hazırlanırken, Yunanistan'ın Mısır'la deniz yetki alanları anlaşması imzalaması masanın devrilmesine yol açtı.
Oruç Reis sismik araştırma gemisini bir kez daha Akdeniz sularına çıkaran Türkiye, Atina ve Kahire arasındaki anlaşmanın ise 'yok hükmünde' olduğunu duyurdu.
NATO üyesi Türkiye ve Yunanistan'ın donanmaları Doğu Akdeniz'de karşı karşıya gelirken, Oruç Reis gemisine yaklaşan bir Yunan fırkateyni geri püskürtüldü.
Yunanistan ve Türkiye arasında yıllardır devam eden anlaşmazlıklarda, Ankara Atina'nın 'maksimalist talep ve emellerinden vazgeçmesi gerektiği' görüşünü dile getiriyor.
ABD açık şekilde Yunanistan'a destek verse de, Atina'nın sırtını yasladığı 'Sevilla Haritası'nda Türkiye'nin yanında yer aldı. ABD'nin Ankara Büyükelçiliği, "ABD, Sevilla Haritası'nın hukuki bir öneme sahip olduğunu düşünmemektedir" açıklamasını yaptı.
Türkiye'nin Mayıs ayı sonunda Akdeniz'deki yeni ruhsat başvurularını Resmi Gazete'de yayımlaması ve Dışişleri Bakanlığı'nın Twitter hesabından paylaşılan haritalar, Yunanistan'ı paniğe sürükledi.
Türk Dışişleri, bu hafta başında ise Ankara'nın Birleşmiş Milletlere (BM) bildirdiği Doğu Akdeniz'deki deniz sınırları içinde Oruç Reis sismik araştırma gemisinin faaliyet yürüttüğü bölgeyi gösteren haritayı paylaştı.
Twitter hesabında haritaya yer veren Dışişleri Bakanlığı İkili Siyasi İşler ve Denizcilik-Havacılık-Hudut Genel Müdürü Büyükelçi Çağatay Erciyes, "Yunanistan ana karasına 580 kilometre uzaklıktaki Kastellorizo (Meis) adlı 10 kilometrekarelik Yunan adası nedeniyle Yunanistan, 40 bin kilometrekare deniz yetki alanı talep ederek, Oruç Reis'i durdurmaya ve Doğu Akdeniz'i Türkiye'ye kapatmaya çalışmaktadır" dedi.
Türkiye, 27 Kasım 2019’da Libya ile imzaladığı Deniz Yetki Alanlarını Sınırlandırma anlaşması ile Yunanistan’ın Girit, Karpathos ve Rodos adalarının güneyinde kalan bölgeyi kıta sahanlığı kapsamında gördüğünü ilan etmiş ve bu anlaşmayı BM’ye kaydettirmişti.
Anlaşmanın uluslararası hukuka göre bir geçerliliği olmadığını savunan Atina, 1982 tarihli Uluslararası Deniz Hukuku Sözleşmesi’ne göre adaların kıta sahanlığı hakları olduğunu, Türkiye’nin ortaya koyduğu haritanın Yunanistan’ın egemenlik haklarını çiğnediğini ilan etmişti.
ABD Jeolojik Araştırma Merkezi'nin (USGS) 2010 yılında yaptığı bir araştırmaya göre, Doğu Akdeniz'in Levant Havzası bölümünde tahmini 1,7 milyar varil geri kazanılabilir petrol ve 122 trilyon kübik fit gaz var."