07.10.2013 - 23:07 | Son Güncellenme:
Hastanede edinilen zatürreeden kaynaklanan yılda yaklaşık
33.000 ölüm, hastalara hastanede kaldıkları sırada, ihtiyaç duymadıkları halde,
proton pompa inhibitörü ve diğer asit önleyici ilaçların düzenli verilmesinden
kaynaklanıyor olabilir.
Yeni rapor edilen bir çalışmaya göre, asit önleyici
ilaçların kullanımı, zatürree riskini %30 artırıyor.
İlaçlar genellikle, hayatı da tehdit edebilen stres
kaynaklı ülserler için veriliyor. Fakat sıklıkla da ülser geçirme riski çok
düşük olan hastalara yazılıyor, diyor Diyakoz Beth Israel Tıp Merkezi ve
Harvard Tıp Okulundan araştırmacıları.
Yakın zamandaki birçok çalışmada, proton pompa
inhibitörleri (PPI’ler) kullanımının, topluluktan edinilen zatürree riskinin
biraz artırdığı bulundu. Fakat yeni araştırma bunların, havalandırmaya ihtiyaç
duymayan ve yoğun bakım üniteleri (ICU’lar) dışında tedavi edilen yatılı
hastalarla bağlantısını ilk defa keşfetti.
Çalışma, 27 Mayıs tarihli Amerikan Tıp Birliği
Dergisi’nde yayımlandı.
Araştırmacılar, çalışmamızda, bu ilaçların bireysel
hastalarda riski çok düşük çıktı, derken, her yıl birçok kişi hastaneye
yatırıldığı için, alakalı insanların sayısının önemsiz olmadığını da
vurguluyor.
Önceki çalışmaların verilerine göre, asit önleyici
ilaçlar ABD’deki yatılı hastaların %40 ila %70’ine veriliyor.
Araştırmacılar, Diyakoz Beth Israel’de tedavi gören,
havalandırılmayan ve yoğun bakım ünitesi dışındaki 64.000 yatılı yetişkin
hastanın tıbbi kayıtlarını incelediğinde, %52’sine asit önleyici ilaç
verildiğini keşfetti.
Bunların % 83’üne proton pompa inhibitörleri verilmişti,
% 23’üyse H2 önleyici diye bilinen başka bir asit önleyici alıyordu. Proton
pompa inhibitörleri örnekleri: Aciphex,
Nexium, Prevacid, Prilosec, ve Protonix. H2 önleyicilerse Axid, Pepcid,
Tagamet, ve Zantac.
Vakaların onda dokuzunda, ilaçlar hasta kabulü
sonrasındaki 48 saat içinde verilmişti.
Hasta kayıtlarının incelendiğinde görüldü ki:
·
Hastaların %3,5’i hastanede zatürreeye yakalandı.
·
Zatürreenin başka risk faktörlerini tespit ettikten
sonra, asit önleyici ilaçların kullanımı, hastanede edinilen zatürree riskini
%30 artırıyor.
·
Bu ilişki, proton pompa inhibitörleri için istatistiksel
olarak kayda değerdi ama H2 önleyiciler için değildi.
Her yıl ABD’de yaklaşık 40 milyon hasta taburcu ediliyor
ve hastanede zatürreeye yakalanan yaklaşık beş hastadan biri sonunda ölüyor.
Yatılı hastaların %50’sine asit önleyici ilaçlar
yazıldığı varsayıldığında, bunların kullanımına bağlı olarak, her yıl 180.000
hastanede edinilen zatürree ve 33.000 ölüm vakası tahmin ediliyor.
Araştırmacıların vardığı sonuç: Havalandırılmayan ve
yoğun bakım ünitesi dışında tedavi gören, strese bağlı ülser geçirme riski
düşük hastalarda asit önleyici ilaç kullanma alışkanlığı yeniden gözden
geçirilmeli.
Birçok teoriye göre, asit önleyici ilaçlar, hastaları
zatürreeye daha yatkın hale getiriyor.
Midedeki asit yükünü azaltan ilaçlar, zatürreeyle
bağlantılı üst sindirim ve solunum yollarındaki farklı bakterilerin gelişimini
destekleyebilir.
Bu durumu ise bu ilaçlar belki de öksürüğü bastırmakla
zatürreeyi destekliyordur, öksürmek asit reflünün yaygın bir belirtisi ve
ciğerleri temizleyip zatürree riskini azaltmaya yardımcıdır diye açıklıyorlar.
Bulgular çok ilginç ama proton pompa inhibitörleri ve
diğer asit önleyici ilaçlarla zatürree arasında kesin bir bağlantı olduğunu
kanıtlamaz.
Bazı uzmanlar, "Çalışmanın inandırıcılığı tartışmalı ama
yine de hastanedeki doktorlara, bu ilaçların yazıldığı durumlara gerçekten
bakmaları ve bunların sahiden gerekli olup olmadığını kendilerine sormaları
için bir uyarı,” şeklinde yorumluyor.
Araştırma ekibi ise, asit önleyici ilaç alması gereken,
yatılı olan ve olmayan kişilerdeki zatürree riski asgari düzeyde, diye ekliyor.
"Sık mide ekşimesi veya ülserler gibi belirtiler için bu
ilaçları alan hastalar, bunları almayı bırakmasın, çünkü Bu hastalardaki risk
çok düşük,” diyorlar.