05.05.2004 - 00:00 | Son Güncellenme:
Dost tarikatı lideri olduğu iddia edilen İhsan Güven (81) ile felsefe öğretmeni eşi Sibel Güvenin (41), kapıdan çıkmaya hazırlandıkları sırada aynı silahtan çıkan kurşunlarla öldürüldükleri belirlendi. Tuzladaki evlerinde önceki gün doktor arkadaşlarının çilingire kapıyı açtırması üzerine cesetleri bulunan emekli binbaşı Güven ile eşinin katil zanlılarının peşine düşen polis, bilgisayar ve bazı eşyaları incelemek üzere dün evden aldı. Çiftin, bulunmalarından dört gün önce öldürüldüklerini saptayan polis, kapı eşiğinde cesedi bulunan Sibel Güvenin günlük kıyafetlerini ve ayakkabılarını giydiğini, İhsan Güvenin tek ayakkabısını giymiş halde olduğunu belirledi. Bu detaylar ve çiftin geçen cuma saat 13.00te bir yakınlarını arayarak dışarı çıkacaklarını söylemelerinden yola çıkarak, İhsan ve Sibel Güvenin kapı önünde öldürüldükleri ihtimali üzerinde duran polis, evde hiçbir yerin karıştırılmamış ve çiftin üzerlerindeki cep telefonu ve cüzdanlar da dahil hiçbir eşyalarının alınmamış olması nedeniyle, zanlı ya da zanlıların cinayetten hemen sonra kapıyı çekerek uzaklaştıkları görüşünde. Evden çalınan eşya yok Polis, cesetlerin bulunmasının ardından çiftin komşularının ve mahalle sakinlerinin bilgisine de başvurdu. Cinayetin işlendiği saatlerde birkaç kişi, art arda iki tık sesi duyduğunu söyledi. Bu arada polis, olay yerinde bulunan iki adet 7.65 milimetre çapındaki boş kovan ile mermi çekirdeklerini de kriminal laboratuvarda incelemeye aldı. İki tık sesi duyuldu İncelemede iki kişiyi öldüren tabancanın, İstanbul içinde herhangi bir olayda kullanılmadığı, Türkiye çapındaki incelemesinin de sürdüğü belirtildi. Adli Tıpta yapılan incelemede de, İhsan Güvenin sol kaşının hemen üzerinden giren ve başının sağ tarafından çıkan 7.65 milimetre çaplı bir mermi çekirdeğiyle hayatını kaybettiği belirlendi. Sibel Güvenin boynundan giren 7.65 milimetre çaplı merminin ise içeride kaldığı anlaşıldı.Sibel Güvenin öğretmenlik yaptığı Pendik İmam Hatip Lisesinde ise dün sessizlik hakim oldu. 11 - B sınıfındaki öğrenciler, öğretmenleri için anma töreni düzenledi. Güvenin dün derse gireceği sınıftaki öğrenciler de tahtaya, "Başımız Sağ Olsun, Seni Unutmayacağız" yazarak üzüntülerini dile getirdi. Silah, İstanbulda temiz Güven çiftinin cenazeleri, Habipler Merkez Camiinde kılınan cenaze namazının ardından dün Yayla Mezarlığında toprağa verildi.Cenaze törenine şarkıcı Çelik Erişçi ve İskender Doğanın yanı sıra 100 kadar türbanlı imam hatip lisesi öğrencisiyle çiftin çok sayıda dost ve arkadaşı katıldı. Cenaze namazı öncesinde gazetecilere açıklama yapan Doğan, "1980den beri kendisini tanırım. Tarikatçı değildi. Abimizdi, zaman zaman bir araya gelip bilim ve felsefe alanında konuşurduk. Atatürkü dilinden düşürmezdi. Onun sayesinde Atatürkü çok iyi tanıdım" dedi. Çelik ise konuşmadı. "Atatürkü dilinden düşürmezdi" İhsan Güvenin kardeşi Ömer Güven (77), cinayetlerle ilgili şöyle konuştu: "Ağabeyim Aralık 2002de öldürülülen Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu ile yakın arkadaştı. Onu öldüren zihniyet ağabeyimi de öldürmüş olabilir. Siyasi bir cinayete kurban giden ağabeyim tarikatçı değil, Atatürk ilkelerine bağlı bir milli birlik raportörüydü." Kardeş Güven: Cinayet siyasi Yasadışı İBDA - C örgütü li-deri Salih İzzet Erdiş, geçen yıl yayımlanan Telegram - Zihin Kontrolü adlı kitabında, İhsan Güvenle ilgili şu iddialarda bulundu: "Başlarında emekli Binbaşı İ.G. Kısmeti ayağına gelmiş bir avcı gibi. Kendisinden 40 - 45 yaş küçük eşi, ondan boşandıktan sonra, bestelerinin peşine düşmüştü. Bu arada, grubun toplu seks yaptığına ve içlerine girenleri buna zorladığına dair haberler de, benim için sürpriz olmayan bir hadise.. Salih İzzet Erdiş, onu yazmıştı İhsan Güvenin, bir ay önce İslami Büyük Doğu Akıncılar Cephesi (İBDA/C) tarafından tehdit edildiği gerekçesiyle polise başvurduğu öne sürüldü. Polis, liderleri Erdişin kendiliğinden zuhur diyalektiği anlayışı çerçevesinde cinayeti örgüt üyelerinin işlemiş olabileceği inancında. Zuhur diyalektiği, bir örgüt üyesinin aklına gelen eylemi gerçekleştirebilmesine dayanıyor. Kartal F Tipi Cezaevinde yatan Erdiş, beyin kontrol yöntemiyle kendisine müdahale edildiğini iddia etmişti. Bu arada İBDA/Cnin bir gazeteye cesetler bulunmadan 8 saat önce bir mail göndererek olayı üstlendiği iddia edildi. İBDA / C mi öldürdü?