Türkiye’de Bipolar Bozukluk - Doç. Dr. Sibel Çakır Söyleşisi

Türkiye’de Bipolar Bozukluk

İ.Ü.İstanbul Tıp Fakültesi, Psikiyatri Anabilim Dalı, ÇAPA Bipolar Yaşam Derneği Kurucusu, Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Sibel Çakır bipolar bozukluk hakkında bugünkü söyleşimizde bilgi veriyor.

Ülkemizde yaklaşık 1 milyon kişiyi etkileyen Bipolar Bozukluk ya da İki uçlu bozukluk, eski

adıyla manik depresif hastalık olarak ta bilinir. Bu kadar çok sayıda kişiyi etkilemesine rağmen

çoğu psikiyatrik hastalığı toplumumuz hala görmezden gelmekte ve hastaları da toplum dışına

itmektedir. Hastalığa karşı damgalama, ayrımcılık hastalık hakkında görmezden gelmeyi ve

Haberin Devamı

bilgisizliği arttırmaktadır. Bu süreç hem toplumun, hem de hasta ve yakınlarının, daha çok

korkup hastalıkla aralarına mesafe koymaya çalışmalarına, ve hastaların da dışlanmasına

neden olmaktadır .

Oysa Bipolar bozukluk hastaları tedavi olabilir, çalışabilir, yaşamlarını

normale yakın sürdürebilir. Hastalık beklenmedik zamanlarda ani ortaya çıkan, yaşam boyu

tekrarlayabilen, mani ya da depresyon ataklarıyla seyreder. Hastalığı iyi tanımak, sabırlı ve

düzenli biçimde tedaviyi sürdürmek şarttır. Ülkemizde tedavi arayışı, tedaviye erişim ve devam

yani ideal tedaviyi alabilen kişi sayısı oldukça düşük orandadır. Hastalar bu durumun tedavi

edilebildiğini bilmiyor, damgalanmaktan korktukları için yardım almıyor ya da sürdürmüyor.

Tedaviye başlayan bazı hastalar ise, ya artık iyi olduklarını düşünerek ya da ilaç yan etkilerinden

bıktıkları için tedaviyi bırakmaktadır. Depresyon dönemleri uzun sürdüğü ve bazı hastalarda

zor tedavi edildiği için de ümitsizlik yaratıp tedaviyi bırakmaya neden olabilir. Halbuki tedavi

bırakıldığında durum daha da kötüleşmekte, hastalar hastalığın şiddetli dalgaları arasında

hayattan kopup gitmektedir.

Hastalığın ortaya çıkmasında en çok kalıtımın, sonra da stresli yaşam, uyku döngüsü

bozuklukları ve uyarıcı ilaçların, maddelerin kullanılmasının rolü vardır.

Bipolar Bozukluğu olan kişilerde intihar oranları oldukça yüksektir. Örneğin, Robin Williams,

Kurt Cobain gibi ünlüler yaşamlarını kaybeden bipolar bozukluk hastalarından bazıları. Bipolar

Haberin Devamı

bozukluk hastalığı ve yaratıcılık arasında da önemli bir ilişki var. Çok sayıda ünlü Bipolar sanatçı,

politikacı, sporcu var. Batı’da topluma örnek olan kişiler hastalıklarını gizlemiyor, hatta deklare

edip daha çok hastanın tedavi olması için teşvik ediyor. Örneğin, Mel Gibson, Ted Turner,

Catherin Zeta Jones, Sinead O’Connor... Ülkemizde de çok sayıda yaratıcı, üstün özellikleri olan

kişinin bu tanıyı aldığını söylemek mümkün fakat suskun kalındıkça bu tabloyu görmemiz

zorlaşıyor.