Mart ayında başlayan koronavirüs salgını yaşamımızın pek çok noktasını önemli ölçüde etkiledi. Tam karantina sürecine ve getirdiği güçlüklere uyum sağladık derken bu sefer de
normalleşme sürecinin getirdiği yeni güçlükler karşımıza çıktı. Virüsün varlığına rağmen işe başlamak, sosyal mesafeyi ayarlamaya çalışmak ve okula dönüş gibi pek çok yeni soru gündemimizde.
Yakın zamanda okulların açılacak olması ailelerde ve çocuklarda; “nasıl olacak?” sorusu ile beraber kaygıların arttığını gözlemliyoruz. Uzun tatillerden sonra okula başlamak her zaman stresliyken, evde geçen eğitim sürecinden ve kısıtlanan aktivitelerden sonra bu geçişin daha da zorlayıcı olacağı şüphesiz. Çocuklar yeni dönem için, hele ki önceki koşullardan farklı olduğu göz önünde bulundurulduğunda, hazır hissetmemeleri oldukça normal. Dolayısı ile okula başlama konusunda ailelerin dirençle karşılaşmaları olası. Peki ailelerin kendileri de sürece ilişkin kaygılı iken okula başlayacak çocuklarına yaklaşımları nasıl olmalı?
- Öncelikle çocuklarının kaygılarını konuşmaktan kaçınmamalı aksine teşvik etmelidir. Kaygıları dindirmeye çalışmak yerine bunları hissetmesinin normal olduğunu ifade edip, aktif şekilde dinlemeleri önemlidir.
- Okula başlamadan önce çocuğu dışarıdaki hayata alıştırmak adına ufak adımlar atılabilir. Açık alanlarda arkadaşları ile buluşmasını sağlamak; markete beraber gitmeye başlamak gibi adımlar hem yeni düzene alışmasını sağlar hem de kaygılarının bir kısmını azaltabilir.
- Virüsten korunmak için alınan önlemler tekrarlanmalı; alışkanlık kazanması adına günlük rutinin bir parçası haline getirilmelidir.
- Okula dönüşün olumlu yanları bol bol konuşulmalı. Ebeveynler kendi kaygılarını çocuğa yansıtmaktan kaçınmalıdır.
- Duygu ifadesinde önemli yeri olan oyun okulun açılması nedeni ile kısıtlanmamalıdır.
Ancak tüm bunlara rağmen böylesi travmatik bir dönemden sonra okula geri dönmenin herkes için oldukça zorlayıcı olacağını, benzer kaygıları tüm ebeveyn ve çocukların farklı düzeylerde yaşadığını unutmamalıyız. Ve en önemlisi ebeveynler olarak çocuklarla ilgili her zaman her duruma çözüm getiremeyeceğinizi; bazı durumların da çözümsüz kalması gerektiğini kabul etmeliyiz.
Dr. Psikolog Duygu Kuzu
Klinik Psikolog, Psikoterapist
Instagram; dr.duygukuzu