Aşktan kaçma, aşkla kal

Bir hayat boyu kaç kez aşık olabilir insan acaba, hep merak ederim. O kadar güzel bir şey ki çok kez ihtimali olsa keşke. Aşık olmaktan kaçan ve korkan insanları anlamak da çok zor. Aşkı ıstırap hali olarak gördüklerinden belki de.

Ya hiç aşk diye bir şey olmasaydı. Düşünsenize, kalbimiz atmıyor, kelebekler karnımıza dolmuyor, birinin koynunda uyuyabilmek için yanıp tutuşmuyor bedenimiz, birini görmek için sabahın erken saatinde güne aşkla uyanmıyor gözler ya da ne bileyim titremiyor eller güzel bir şey için. Çok yavan geliyor aşkı çıkarınca hayat.

Haberin Devamı

Tuzsuz yemek gibi, güneşsiz gün, zifiri gece gibi, hazsız ve duygusuz bir ömür olurdu içinden çıkarırsak aşkı hayatın. Onu yok saymak ya da kaçmak da nedir? Üstelik bir kişinin hayatına kaç tane düşeceği bile belirtilmemişken. Metrekaremize kaç aşk düşüyor, bilmeden geleni kovmak büyük cesaret.

Elbette ki en güzeli, karşılığının da olması ama karşılığı yoksa da ona kangren muamelesi yapıp defetmeye çalışmak en yanlışı. Aşk sen direndikçe fokurdayan bir şey, anlamadın mı? Yaşamak istiyorsa serbest bırakmak ve ona iyi bakmak gerekir. Beslenmedikçe bir gün sönecek elbet, öldürmeye çalışmaya ne gerek var. Acısı mı ağır geliyor? Ya yokluğu nasıl gelirdi peki, hiç düşündün mü?

O acısından sıdkın sıyrılan aşktan çok sonra aşk aşk diye dilenip durmadın mı hiç? Ne onunla ne onsuz işte, ama teraziye koyarsan onsuz halimiz daha kötü, bence yani!

Aşka kendisinden başka her anlamı yükleyenlerin de bir an evvel bu anlamları bırakmaları emredilmeli. Aşk demek evlenmek, aile olmak, çocuk dünyaya getirmek, sorumluluk ya da fedakarlık anlamlarıyla dolu değildir. Onlar aşkın hikayesinin sonrasıdır. Kuralları, şekilleri ve şartları olmamalı kalbi titreten aşkın. Aşkın planı olmaz işte, planlı aşık da olunmaz. Kendini “şöyle birini seveceğim” diye koşullandırsan bile aşk senin hesaplarına uymaz. Sırf aşkın özgürlüğünü sınırlandırmaya çalıştığın için isyan edip olmadık yerden gelip seni vuruyor, hiç başına geldiği olmadı mı? Sen “illa şöyle biri olacak” dedikçe, senin kurallarının tersine birinin aşkına düşürmedi mi evren seni? Aşka isyan etmek, şirk koşmak olmaz. İlahidir aşk, kalben hissedilir.

Haberin Devamı

Kalben hissetmeyi iyi öğrenmek gerekir. İlahi düzeni, hayatı, nefesi, nefsi, vicdanı, doğruyu ve yanlışı, en çok kendini ve en güzel aşkı kalben güzel ve dolu dolu hissedebilmeli insan.

Aşktan kaçan insan, kendinden de her türlü cesaretten de kaçan insandır. Aşktan kaçanlar ruhlarını kaçma süresi boyunca karantinaya hapsetmiştir işte. Kendini de cesaretini de göremez olur, kurallarıyla duvarlar çizmiş insan.

Kalben sevmeyi iyi bilmeli insan! Sevebilmeli, öyle karşılığının hesabını tutmadan, geçmişin çetelesini kolunun altında taşımadan, düştüyse bir aşka içinde hazzını duyabilmeli. Bir daha birini sevememek değil mesele, o güzel kalbinin bir daha sevememe ihtimalini unutmamalı. Var çünkü, bir daha sevemeyen, iyi bilirim, kendimden. Büyük aşklardan sonra kalbi yenisine ikna etmek zordur bilirim. Umarım ben dahil hepimiz, hayatın bu tutku kutsalı aşka bir muhatapla birlikte tepe üstü düşebilelim.

Haberin Devamı

#hayatevesığar #evdekal

Betül Yergök

İnstagram: @betulyergok

Youtube: @mentalizasyon