YaşamEleştirinin gözü pek duayenini kaybettik

Eleştirinin gözü pek duayenini kaybettik

24.07.2008 - 00:45 | Son Güncellenme:

Türk edebiyatında eleştiri türünün duayenleri arasında yer alan Fethi Naci, dün sabah 81 yaşında hayata gözlerini yumdu

Eleştirinin gözü pek duayenini kaybettik

Eleştiri türünün Türkiye’deki duayenlerinden Fethi Naci, dün sabah kalp ve böbrek yetmezliği nedeniyle yaşamını kaybetti. 2002’den bu yana Alzheimer hastası olan usta edebiyatçının cenazesi yarın Teşvikiye Camii’nde kılınacak ikindi namazının ardından Zincirlikuyu Mezarlığı’nda toprağa verilecek.
Sivri dilli ve gözüpek eleştirileriyle bilinen, yazarı arkadaşı bile olsa, kötü bir yapıtın kendi deyişiyle “canına okumaktan” sakınmayan Fethi Naci, ödünsüzlüğü yüzünden çekinilen ama bir o kadar da güvenilen bir eleştirmendi. Asıl adı “İsmail Naci Kalpakçıoğlu” olan Fethi Naci, 1927’de Giresun’da doğdu. İlk ve ortaokulu burada okudu. Parasız yatılı okuduğu Erzurum Lisesi’ni bitirdi. Babaannesinin ölümünü anlattığı ilk yazısı, Erzurum gazetesinde yayımlandı. İlk şiirini, İstanbul’daki 7 Gün dergisi bastı. 

Kış günü paltosunu sattı
Okumayı çok seven Naci, lise son sınıfta Baudelaire’in “Kötülük Çiçekleri”ni alabilmek için karlı bir kış günü paltosunu bit pazarında sattı.
1945’te İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’ne giren Fethi Naci, öğleden sonraları menteşe imalathanesinde çalıştı. Aynı yılın sonlarına doğru, Behçet Necatigil’in “Kapalı Çarşı” kitabı üzerine Giresun Halkevi dergisine ilk eleştirisini yazdı.
1949’da okulu bitirdiğinde Konya Ereğli’deki Sümerbank Bez Fabrikası’nda muhasebeciliğe başladı. Üniversiteye asistan olarak girmek istese de  “komünist” olduğu gerekçesiyle açılan kadro lağv edildi. Hemen ardından da İstanbul Yüksek Tahsil Gençliği Derneği tevkifatı sırasında, derneğin kurucu ve yöneticileriyle birlikte tutuklanıp hapse girdi.

Siyaset ve edebiyat
Hapisten çıktıktan sonra muhasebeciliğe İstanbul’da devam eden Fethi Naci, 1950’lerin sonunda işsiz kalınca, Yeryüzü dergisinde yazmaya başladı. O dönem, siyasi makaleler de yazan Fethi Naci, “Oktay Deniz” takma adını kullandı. 1953’ten itibaren babasının adını kendi adını ekleyerek “Fethi Naci” imzasıyla yazmaya başladı.
Eleştirinin büyük ustası Nurullah Ataç, Fethi Naci’nin iyi yazdığını her fırsatta söyledi. 1960’a gelindiğinde, Dost dergisinin düzenlediği soruşturma sonucuna göre Fethi Naci en beğenilen eleştirmendi.
1962’de Türkiye İşçi Partisi üyesi oldu. 1968’e dek sürdüreceği siyasi ve iktisadi içerikli yazıları Vatan gazetesinde, Türkiye İktisadi ve Sosyal Adalet dergisinde, Yön’de, Ant’ta yayımlandı. 1965’te Gerçek Yayınevi’ni kurdu. ‘68’de edebiyata kesin dönüş yaptı.
1970’de eşini ve kızını bir trafik kazasında kaybeden Fethi Naci, kendini içkiye verdi. Bu yas dönemi 2 yıl sürdü. Kendi deyişiyle “ölmediğini görünce” tekrar yazıya döndü. “Türkiye’de Roman ve Toplumsal Değişme”yi yazdı. Bu kitap kadar, o yıllarda tanıştığı 2. eşi Lale Hanım da, Fethi Naci’yi hayata bağladı. 

Tavizsiz kalemi küstürdü
“Bir Hikâyeci: Sait Faik-Bir Romancı: Yaşar Kemal” adlı yapıtıyla 1991 Sedat Simavi Vakfı Edebiyat Ödülü’nü alan Fethi Naci, 1998’de 17. TÜYAP İstanbul Kitap Fuarı’nın Onur Yazarı seçildi. Aynı yıl, Türkiye Yazarlar Birliği’nin eleştiri ödülünü reddetti.
Fethi Naci, Alzheimer’a yakalanana dek ömrünü yayıncılık ve eleştirmenlikle geçirdi. Yeni Dergi, Politika, Yeni Düşün, Adam Sanat, Yeni Yüzyıl, Cumhuriyet Kitap gibi yayın organlarında yazdı. Tavizsiz kalemi, birçok yazarı küstürdü. Gün geldi, eleştiriden bunaldığını, yorulduğunu, hatta bıktığını söyledi. Zaman zaman eleştiriden uzaklaştı ama hep geri döndü.

Haberin Devamı

İşte ‘usta’nın eserleri
-  İnsan Tükenmez (1956) l  Gerçek Saygısı (1959) 
-  Azgelişmiş Ülkeler ve Sosyalizm (1965) 
-  Emperyalizm Nedir? (1965) 
-  Azgelişmiş Ülkelerde Askeri Darbeler ve Demokrasi (1966) l Kompradorsuz Türkiye (1967)
-  100 Soruda Atatürk’ün Temel Görüşleri (1968) l On Türk Romanı (1971) 
-  Edebiyat Yazıları (1976) 
-  100 Soruda Türkiye’de Roman ve Toplumsal Değişme (1981) 
-  Eleştiri Günlüğü (1986) 
-  Bir Hikâyeci: Sait Faik- Bir Romancı: Yaşar Kemal (1990) 
-  Gücünü Yitiren Edebiyat (1990) 
-  Roman ve Yaşam (1992) 
-  Eleştiride 40 Yıl (1994)
-  40 Yılda 40 Roman (1994) 
-  Reşat Nuri’nin Romancılığı (1995) 
-  50 Türk Romanı (1997) l Şiir Yazıları (1997)
-  60 Türk Romanı (1998) l Kıskanmak (1998) 
-  Sait Faik’in Hikâyeciliği (1998)
-  Yaşar Kemal’in Romancılığı (1998) 
-  Yüzyılın 100 Türk Romanı (1999) 
-  Dönüp Baktığımda (1999)

Haberin Devamı

Eleştirinin gözü pek duayenini kaybettik

YAŞAR KEMAL:
‘En büyük edebiyat eleştirmenimizdi!’

“Fethi Naci gelmiş geçmiş en büyük eleştirmenimizdi. Mesela Nurullah Ataç ve Sabahattin Eyüboğlu eleştiriden çok deneme yazarlarıydı. Fethi bütün ömrünü sadece eleştiriye verdi. İyi bir şair, iyi bir hikâyeci baktı ki güme gidiyor, Fethi Naci onun değerini ortaya çıkarıyor, onunla sonuna kadar uğraşıyordu. Buna karşılık da bir kötü şair, bir kötü yazar, hakkından çok dile düşmüşse, onun değersizliğini ortaya döküyordu.
Çok kötüleri yazmıyor, yok sayıyordu. Doğruluğundan dolayı sevmeyeni de vardı. Naci, kültürlü bir edebiyat ustasıydı. Düşüncelerini zenginleştirebilmek için çok iyi de Fransızca öğrenmişti. O bir Marksistti. Sonuna kadar öyle kaldı. O yüzden de çok çekti. Türkiye İşçi Partisi’nin programını yapanlardandı. Çünkü o parlak bir ekonomistti, sağlam bir bilim adamıydı.”

ORHAN PAMUK:
Utanmadan ‘ağabey’ dediğim bir iki kişiden biri

“Fethi Naci’nin ölümüne çok üzüldüm. Onu çok sevdiğim için, onu tanıdığım, insanlığını gördüğüm, hayatımın bir döneminde neredeyse kendime baba bildiğim için... Onun şefkatinden, korumasından, babacan arkadaşlığından, anlayışından ve tabii edebi desteğinden yıllarca mutluluk ve şeref duydum.
İnsanlığını, şakalarını, düşüncelerini, dikkatlerini her şeyini çok sever çok da saygı duyardım. Yurt dışındayım, cenazesine gelememek, Fethi Naci’yi sevenlerle kucaklaşamamak bana acı veriyor...
Şimdi yeni Fethi Naci’ler niye çıkmıyor diye dertleneceğimize, en zor şartlarda bile bir Fethi Naci yetiştirmiş olduğumuz için sevinelim, bu şartlar neydi diye düşünelim. Hayatta utanmadan ‘ağabey’ dediğim bir iki kişiden biriydi Naci Ağabey!”

Vücut Kitle İndeksi Hesaplama

Sağlığınızı kontrol altında tutmak için Vücut Kitle İndeksi (VKİ) hesaplama aracını deneyin!

VKİ HESAPLA
KEŞFETYENİ
Sevenlerini korkutmuştu! Kaza sonrası eski günlerine geri dönüyor
Sevenlerini korkutmuştu! Kaza sonrası eski günlerine geri dönüyor

Cadde | 14.05.2025 - 07:51

Berk Atan, taburcu olduktan sonra sosyal medya hesabından yeni paylaşımlar yapmaya devam ediyor.

Yazarlar