Teşhis için hekime başvuran hastalardan, aşırı aktif mesaneye yol açabilecek diyabet, bel fıtığı ve nörolojik bir hastalığı olup olmadığı, kullandığı ilaçlar, alışkanlıkları (sigara, kafein, alkol), günlük sıvı alımı, idrar yapma ve kaçırma sıklığı gibi bilgiler alınıyor. Daha sonra hasta muayene ediliyor ve ihtiyaç halinde idrar analizi, idrar kültürü, ultrasonografi ile bilgisayarlı tomografi gibi görüntüleme yöntemlerine başvurulabiliyor. Önemli bir tetkik yöntemi olan ürodinami ile mesanenin dolum sırasında basınçları ölçülerek kaçırmanın nedeni saptanmaya çalışılıyor.
Aşırı aktif mesane sorununda, altta yatan etkene bağlı olarak, ilaç tedavisi, yaşam alışkanlıklarının düzenlenmesi ve medikal tedavilere başvuruluyor. Ancak, tedavi sonrasında zamanla yakınmalar tekrar başlayabiliyor. Üroloji Uzmanı Dr. Bülent Özbilek, bu nedenle yaşam alışkanlıklarında yapılacak olan değişikliklerin çok daha fazla önem taşıdığını belirterek, “Özellikle kabızlığı gidermek, sıvı tüketimini düzenlemek, sigarayı bırakmak, alkol ve çay ile kahve gibi kafein içeren içecekleri kısıtlamak, fazla kilolardan kurtulmak ve düzenli olarak egzersiz yapmak, yakınmaların giderilmesinde oldukça önemlidir” diyor. Pelvik kaslarının güçlendirilmesi ve idrar yapma eğitiminin de şikayetlerin azalmasında etkili olduğunu vurgulayan Dr. Bülent Özbilek, “Hekimin ilaç önerileri tedavinin önemli bir parçasını oluşturmakla birlikte, sakral sinir stimülasyonu, perkütan tibial sinir stimülasyonu, mesane duvarına botoks uygulamaları gibi diğer yöntemler de denenebilir” bilgisini veriyor.