Doğduğumuz andan itibaren vücudumuzda bulunan kolajeni, vücudumuz düzenli bir şekilde üretmeye devam ediyor. Ancak, kolajen üretimi bazı etkenler sebebiyle zamanla azalabiliyor veya yavaşlayabiliyor. Kolajen üretimini artırmak ise doğru beslenme ve yaşam tarzıyla mümkün olabiliyor.
Özellikle yumurta, balık, hindi, tavuk gibi kaliteli hayvansal proteinler kolajen üretiminin doğal yoldan sentezlenmesini destekliyor. Fasulye ve soya ürünleri gibi bitkisel kaynaklı proteinlerin de hayvansal kaynaklı proteinler kadar kolajen üretiminde önemli etkileri bulunuyor.
Koyu yeşil yapraklı sebzeler, nar, kivi, çilek, turunçgiller gibi C vitamini içeriği yüksek sebze ve meyveler de kolajen üretiminde önemli rol oynuyor. Ahududu, böğürtlen, yaban mersini, kızılcık gibi kırmızı ve mor meyveler de yüksek antioksidan içerikleri sayesinde kolajen üretiminin artırılmasına yardımcı oluyor.
Soğan, sarımsak, pırasa ve kereviz gibi sülfür içeren besinler de kolajen için önemli besinler arasında. Lor peynir, beyaz peynir, inek sütü, yoğurt, kefir gibi süt ürünleri de kolajen üretimini uyaran bileşenler içeriyor. Beslenmenin yanı sıra, düzenli egzersiz yapmak, sigarayı bırakmak, yoğun güneş ışığı ve solaryumdan uzak durmak, rafine şeker tüketimini minimuma indirmek ve bol su tüketmek de kolajen üretimine destek sağlıyor.
-Yumurta
-Beyaz et (Balık, hindi, tavuk)
-Koyu yeşil yapraklı sebzeler
-Kırmızı ve mor renkli meyveler (Ahududu, nar, çilek, böğürtlen, yabanmersini, kızılcık)
-Turunçgiller
-Süt ürünleri (Peynir, yoğurt, kefir)
-Soğan & Sarımsak
-Pırasa
-Kereviz