Ancak hassas bir mideniz veya hazımsızlığınız varsa bu durum tam tersi bir etki yaratabilir. Sakızı her çiğnediğinizde ne kadar küçükte olsa hava yutar vemidenizi şişkinliğe yol açabilecek gazla doldurursunuz. Bu da mide de kramplara, ağrılara ve ishale neden olabilir.
Ağır yemeklerden sonra sakız çiğnemek, yemek borusundaki asit seviyesini düşürür. Buradaki tükürükakışı, asidi seyrelterek ve nötralize ederek, reflü veya mide ekşimesi gibi rahatsızlıkları azaltmaya yardımcı olabilir.
Şaşırtıcı bir şekilde sakız çiğnemek, anti-stres ve ruh halini iyileştiren etkilere sahiptir. Basit bir çiğneme hareketi kortizol ve stres hormonu seviyesini düşürerek sizi rahatlatır. Anksiyete ve yorgunluk gibi sorunları ortadan kaldırır.
Ancak çene üzerindeki sürekli baskı, migren gibi gerilim tipi baş ağrılarının oluşmasına neden olur. En kötü durumda bile kronik baş ağrısına yol açabilir. Özellikle migrene yatkınlığınız varsa, sakız çiğnemekten uzak durun.
Kulak enfeksiyonu, burun ve kulakları birbirine bağlayan tüplerde bakteri biriktiğinde ortaya çıkar. Genellikle çocuklarda ortaya çıkan bu durumu sakız çiğneyerek çözebilirsiniz.
Doğal tatlandırıcı ksilitol içeren sakız, bakterilerin buraya yerleşmesini önlemeye yardımcı olur.