Aşırı sıcaklarda dış mekanlarda bulunmamak ve yeterli su tüketmek faydalı olacağını, öte yandan kapalı havuzlara yüzmek, havuzların dezenfeksiyonunda kullanılan kimyasalların solunum yollarının tahrişine ve astım ataklarına yol açabileceğini hatırlatan Keleşoğlu, "Tatil yerlerindeki havuzları, özellikle de kapalı havuzları kullanmamak astım hastaları için daha sağlıklı olacaktır" dedi.
Dr. Keleşoğlu astımın tedavi sürecinde istikrarın önemine de dikkat çekerek, şunları söyledi: "Astım hastalığının kontrol edilmesindeki en önemli unsur tetikleyicilerden uzak durmak ve etkin bir tedaviyi sabırla sürdürebilmektir. Tedavi, çoğunlukla hekim tarafından başlanacak bronş genişleticiler ve kortizondan (bronkodilatör-kortikosteroid) oluşan inhaler (ilaçların solunum yoluna çekilmesini sağlayan solunum apereyi) ilaçlar ve beraberinde astım hapı veya alerji ilacıdır. Bunun dışında da kontrol altına alınamayan durumlarda aşı tedavisi, biyolojik ilaçlar ve diğer bazı bronş genişleticiler de kullanılabilir. Aslında astım çoğu durumda etkin korunma yöntemleri ve yeterli inhaler tedaviler ile başarılı bir şekilde kontrol altında tutulabilir."
Keleşoğlu, astım hastalarının yaz aylarında mutlaka dikkat etmeleri gereken noktaları da özetledi, hastaları etkisini artıran sıcak havalara karşı uyardı. Keleşoğlu, "Sıcak havalarda ve yaşanan şehri değiştirmeyi gerektiren durumlarda verilen astım tedavisini ısrarla sürdürmek, yeterli sıvı almak, sıcaktan korunmak, enfeksiyon ve alerji yaratabilecek ortamlardan uzak olabilmek, yakınmaların artımında doz artımına gidilebilecek inhaler kullanmak, hekim kontrolünü ihmal etmemek astımınızı yaz aylarında da kontrol altında tutabilmek için gerekli yöntemlerden bazıları olacaktır" dedi.