AstrofizikçiJocelyn Bell Burnell 1967'de lisansüstü öğrencisiyken radyo pulsarlarını keşfetmiş ve incelemeye başlamıştır. Tez danışmanı olan Antony Hewish'e araştırmalarını göstermiş ancak hocası araştırmaya şüpheli yaklaşmıştır. Bir süre sonra Hewish bu teori üzerine bir makale yayımlamıştır ve makale üzerinde adı geçen 5 kişinin içerisinde olan Bell'in adını ikinci olarak yazmıştır. Tıpkı Lies Meitner gibi o da Nobel ödülünde göz ardı edilmiş ve ödül Hewish ve Martin Ryle ikilisine verilmiştir.Bilim insanları bu karara itiraz etmiş ve ilk pulsarları keşfedenin ve inceleyenin Jocelyn Bell olduğunu söylemiş ve kurumu eleştirmişlerdir. Bell üstelik, bu keşfi gerçekleştirmelerini sağlayan teleskobun yapılmasına da yardım etmiştir. (Bell bu ayrımcılığı umursamamış hatta bu konuya oldukça esprili yaklaşmıştır.) Bunun yanı sıra Bell, birçok ödüle layık görülmüştür. Kraliyet Astronomi Topluluğu'nun başkanı, Fizik Enstitüsü'nün başkanı, Edinburgh Kraliyet Topluluğu başkanı ve Dublin Üniversitesi kürsü başkanı olmuştur. Ayrıca Cambridge ve Harvard dahil 20 küsur okuldan fahri doktora ünvanı kazanmıştır.
Paleontolojistİngilizce'de bir tekerlemeye ilham kaynağı olmuş paleontolojist Mary Anning dünyanın tarihini anlamaya yardımcı olan bilimsel araştırmalara fosil toplayarak katkıda bulunmuştur.İngiltere'nin Dorset'teki falezlerine tırmanan Anning, 1833'te bu tehlikeli aktivitesi sırasında ölüm tehlikesi geçirmiş hatta bilimsel araştırması uğruna köpeğini kaybetmiştir. Ancak bütün bu uğraş ilk ihtiyozor iskeletini, soyu tükenmiş bir deniz canlısı olan iki tam plesiosaur ve ilk pterezor iskeletini keşfetmesiyle meyvesini vermiştir. Ancak her ne kadar bilime önemli bir katkıda bulunmuşsa da kadın olması öne sürülerek 19. yy bilimsel topluluğuna hiçbir zaman kabul edilmemiştir. Ne yazık ki hakettiği saygıyı ancak ölümünden sonra kazanmıştır. 2010 yılında Kraliyet Topluluğu onu en önemli Britanyalı bilim kadınları listesine dahil etmiştir.
SitogenetisitBugün kromozomlar hakkında ne biliyorsak Barbara McClintock'un çalışması sayesindedir. Çalışmasında genetik üzerine yoğunlaşan McClintock, mısırın genetik haritasını çıkaran ilk insandır. Bu harita kromozomların fiziksel özellikler üzerindeki etkisini anlamaya yardımcı olmuştur. Bu araştırma sayesinde genlerin fiziksel özellikleri belirlediğini kanıtlamıştır. Yaptığı çalışmalar zamanın o kadar ötesindeydi ki diğer insanlardan aldığı eleştiriler nedeniyle 1953 yılında çalışmalarını yayınlamayı bıraktı. Neyse ki daha sonraları çalışmaları yeniden değerlendirilip kabul edildi ve 1983 yılında Fizyoloji veya tıp alanında bir Nobel ödülü de dahil birçok ödüle layık görüldü.
Matematikçi ve astronomKadın bilim insanları sadece günümüzde değil, bundan yüz yıllar öncesinde dahi yaşıyorlardı. İskenderiyeli Hypatia en çok bilinenlerinden biri. 4. yy.'ın son yarısında yaşamış ve İskenderiye'de tanınmış bir matematikçi babanın kızıdır Hypatia. Atina'da eğitim aldıktan sonra babasının çalışmalarına yardım etmiştir. Bundan kısa süre sonra felsefe, matematik ve astonomi dersleri verdiği İskenderiye Okulu'nun başı oldu. Yaşadığı dönemde öncü matematikçi ve astronom olduğu kabul edilen Hypatia belki de tarih boyunca bu anlamda ön plana çıkarılan tek kadındır.Bilimsel araştırmalarının yanı sıra milattan sonra 415'te Hristiyan yobazları tarafından öldürülmesi çoğu kimse tarafından Antik dönemin ve İskenderiye medeniyetinin bitişi olarak kabul edilir.
AstronomHypatia kadar tanınmış olmasa da Aglaonice milattan önce 1. ya da 2. yy.'da Antik Yunan'da yaşadığı düşünülen ilk kadın astronom olduğu sanılıyor. Ayın evreleri hakkında yapmış olduğu yorumlar ve ay tutulmalarını tahmin edebiliyor olması o dönemde insanların onu Ay'ı Dünya'ya çekebilme gücü olan bir büyücü olarak görmelerine neden olmuştur. Plato, Rodoslu Apollonius ve Plutarkhos, Aglaonice hakkında yazmışlardır.PembeNar Özel