23.12.1996 - 00:00 | Son Güncellenme:
BURSA'dan İstanbul istikametine seyahat etmekte olan Kamil Koç firmasına ait lüks yolcu otobüsünün ön sırasında oturan adam çevresine bakındı. Kimse sigara içmiyordu. En iyisi arka tarafa gidip kimseyi rahatsız etmeden sigarasını içmekti. Otobüsün en arkasına geldi. Sigarasını çıkartıp dudaklarına koymuştu ki, muavin yanına geldi:
"Abi sigara içmek yasak" dedi.
"Bu sigarasız servis mi?"
"Bütün servisler, hatta bütün otobüs firmalarında böyle..."
Aralık ayının birinden itibaren toplu taşımacılık tarihimizde "dumansız devrim" sessizce başlamıştı. TBMM'de kabul edilen 4207 sayılı Tütün Mamullerinin Zararlı Etkisini Önlemeye Dair Kanun, yolcu otobüslerinde sigara içilmesini yasakladı. Uygulama da ay başında başladı. Artık otobüslerde şoförler dahil kimse sigara içemiyor. En azından "teorik" olarak durum böyle...
Peki ya pratik ne alemde?
Bunu yerinde öğrenebilmek için İstanbul Esenler Otogar'ında hızlı bir Türkiye turu yaptık. "Resmi görüş" olarak herkes sigara yasağından memnun. Firma yöneticileri, yazıhane sahipleri, yolcular, hostlar, hostesler hatta şoförler bile "çok güzel bir uygulama" diyorlar. Ancak sohbet bir bardak çayı aşınca filtreden geçmiş "acı gerçekler" ortaya çıkıyor.
Tatlıses Turizm'in yazıhanesinin arka kapısından içeri giriyoruz. Şoförlerin "Baba" diye hitap ettiği Recep Kaptan sigara yasağının faziletlerini anlatıyor:
"Valla beyim sigara sağlığa zararlıdır. Yasak iyi olmuştur."
"Siz içiyor musunuz?"
"Otuz senedir, içerim!"
"Şimdi otobüs kullanırken ne yapıyorsunuz?"
"İçiyorum tabii, içmeden olur mu?"
"Yolcular?"
"Onlar da içerler!"
Peki baba bu yasağın neresi iyi oldu demenin alemi yok. Bıçkın şoförlerden Hacı Makta, projenin nasıl yürüyebileceği konusunda bize özgü bir örnek veriyor:
"Geçen gün Urfa çıkışında trafik polisleri otobüse bindiler. Sigara içmek yasak dediler. Çok rahat ettik. Kimse içmedi."
"Siz söylemiyor musunuz?"
"Bizi kimse takmaz abi! Bu işi devlet yapacak ki, Urfalılar dinlesin."
O zamana kadar bizi sessizce dinleyen Reşat Kaptan tartışmayı nazikçe noktalıyor:
"Ulan ben bu mereti 35 yıldır içiyorum, 50 milyon ceza gelse yine içerim. Arkamda can taşıyorum. Kafam salim olacak..."
Edirne hattı kısa olduğu için burada sorun yok. İki saatlik sigarasızlığa herkes razı... Üsküp'e çalışan Radar Turizm'den Nuri Vardaryıldızı, Kapıkule'den çıkana kadar sigara içmiyor. Sınırı geçince onunla birlikte bütün yolcular "faryap" ediyorlar. Uzaktan otobüse bakan Bulgar gümrükçüler yangın söndürücülere davranıyorlarmış.
Ulusoy'un Of servisi kalkmak üzere... Kaptan İbrahim Aslanoğlu, yasağı hiç umursamıyor. Çünkü yedi yıl önce sigarayı bırakmış. Bu işin tutacağından da umutlu:
"Of yolcusu bu yasağa uyduğuna göre bu iş tutmuştur!"
Ancak Ulusoy firmasının Genel Müdürü Mustafa Yıldırım, farklı düşünüyor:
"Büyük sıkıntı içindeyiz. Sigara içenlerle içmeyenler otobüslerde birbirlerine girecekler. Adam 15 saatlik yolda içmezse çıldırır. Bizim yıllardan beri sigarasız servislerimiz var. Zorlama yanlıştır."
Kamil Koç, Pamukkale gibi büyük kentler arasında sefer yapan firmalarda sorun çıkmıyormuş. Firma yöneticileri öyle söylediler. Bütün yazıhanelerde sigara içilmiyor. Kamil Koç'un İstanbul Bölge Müdürü Ceyda Ataç, yasağın yolcular tarafından denetlendiğini kendilerine pek iş düşmediğini belirtiyor. Bir de anekdot aktarıyor:
"Sigara yakan bir yaşlı bey, anında ön koltukta oturan bir hanım tarafından uyarılıyor. Tartışmaya son noktayı koyan hanım yolcu `Bu zamana kadar biz sizi çektik, şimdi siz bizi çekeceksiniz' diyor."
Uzun yol servisi yapanlar çok dertli. Adana, Gaziantep hattının güzide firması Çayırağası bunların başında geliyor. Yer hostesi Songül Sarsu'nun öfkesinin dumanı üstünde:
"Her şey bitti de bir sigara mı kaldı? Önce Meclis kendisini düzeltsin!"
Mehmet Soyarık, yolcularla bizzat ilgilenen bir görevli. Önceki gün yaşlı bir amca sigarası ağzında gelip oturuyor. Mehmet utana sıkıla sigara yasağından söz ediyor. Yaşlı adam ayağa kalkıyor ve diyor ki:
"Ben avradı boşarım da sigarayı bırakmam!"
Bu sırada bir başka Çayırağası görevlisi geliyor. O yasaktan yana... Mehmet'e dönüyor:
"Bak abi herşeyin başı kültürdür!"
"Ulan öpeyim senin kültürünü be... Garibanın bir sigarası kaldı, onu da kültür diye elinden almayın!"
Tespit edebildiğimiz kadarıyla; uygar ulusların davranış biçimleri arasına bulunan toplu taşıma araçlarında sigara içmeme alışkanlığı, bizim otobüslerin Batı cenahında tutmuş görünüyor. Karadeniz, Doğu ve Güneydoğu Anadolu hatlarında ise biraz zaman alacak... Otobüslerde sigara yasağı yerleşene kadar da şoförlerin dumanını atacak!