EVDEKİ TEMİZLİK KÂBUSA DÖNÜŞMESİN!

Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de astım ve alerjik nezle görülme sıklığı her geçen gün artıyor. İstanbul’da 5-6 çocuktan birinde astım ve 15-20 çocuktan birinde alerjik nezle şikayetleri var. Çocuk Alerji ve Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Akçay, en büyük risklerin başında temizlik malzemelerinin geldiğini söyledi. Akçay, “Keskin parfümlü deterjanlarla çamaşır yıkamak ve kokusu fazla olan klorlu çamaşır suyuyla temizlik yapmak en önemli tetikleyici faktörler” dedi.
Prof. Akçay ile alerjik nezle ve astım hastalıklarından korunmanın
yollarını konuştuk.

- Alerjik nezle ve astım hastalıklarına neden mevsimsel geçişlerde daha sık rastlanıyor?

Alerjik nezle ve astım, mevsimsel geçişlerde daha sık belirti veriyor çünkü astımlılarda akciğerdeki hava yollarında ve alerjik nezlesi olanlarda burun mukozasında hasar gelişiyor.

- Doğal faktörlerin yanı sıra hangi etkenler bu hastalıklara yol açıyor?

*En önemli faktör, genetik geçiş. Özellikle anne-babada alerjik hastalıkların olması, çocuklarda da bu rahatsızlıkların ortaya çıkmasına yol açıyor.

*Obezite, alerjik hastalıkların görülme sıklığını artıran önemli bir etken.

*Hava kirliliği ve sigara dumanına maruz kalmak, fastfood tipi beslenme de astımla alerjik nezle gelişimini tetikleyebiliyor.

*Evlerde kullanılan temizlik malzemelerinin alerjik nezle ve dermatite neden olduğunu gösteren çalışmalar var. Ürünlerde bulunan klor, suyla temas edince, zararlı gazlara dönüşüyor. Bunlara uzun süre maruz kalmak, akciğer, burun ve ciltte sorunlara yol açabiliyor. Özellikle keskin parfümlü deterjanlarla çamaşır yıkamak ve kokusu fazla klorlu çamaşır suyuyla temizlik yapmak, en önemli tetikleyiciler. Astım ve alerjik nezleli çocuklarla yetişkinler, kokulara karşı çok hassastır.

- Korunmak ama hijyeni de aksatmamak adına neler yapabiliriz?

Temizlik sırasında çocukların aynı ortamda olmaması, sonrasındaysa evi havalandırmak önemli. Klorsuz, kokusu az olan ve kimyasal kalıntı bırakmayan çevre dostu hidrojen peroksit bazlı çamaşır suları tercih edilebilir.

- Günlük rutinde bu sorunları hayatımıza getirebilecek hangi hataları yapıyoruz?

Gereksiz yere antibiyotik kullanmak ve spordan uzak kalıp, masa başında fazla vakit geçirmek gibi birçok hatayı yapıyoruz. Tabii bunlar telafisi ve çözümü olmayan yanlışlar değil. Beslenmemize dikkat ederek, sporu hayatımızın bir parçası haline getirerek ve çocuklarımızı koruyarak, alerjik hastalıklardan sakınabiliriz.

-Türk çocuklarında ne sıklıkla görülüyor?

Tüm dünyada olduğu gibi, Türkiye’de de astım ve alerjik nezle sıklığı her geçen gün artıyor. İstanbul’da 5-6 çocuktan birinde astım ve 15-20 çocuktan birinde de alerjik nezle var.

- Belli bir yaş ortalaması var mı?

Astım hastalığı ve alerjik nezle, genellikle üç yaşından sonra ortaya çıkar.

- Çocukta hangi belirtileri görünce, aklımıza bu hastalıklar gelmeli?

Akciğerde hırıltı, gece uykudan uyandıran ve oyun sırasında öksürük varsa, akla astım gelmeli. Sık hapşırma, nezle, burun tıkanması ve kaşınması gibi belirtilerse, alerjik nezleye işaret edebilir.

- Tanı ve tedavi konusunda bilgi verebilir misiniz?

Alerjik hastalıkların teşhisinde; doğumdan 18 yaşına kadar olanlarda, çocuk alerji uzmanları ve büyüklerde yetişkin alerji uzmanlarına başvurmak gerekir. Bu hekimler, alerjik hastalıklar ve astım için üst ihtisas yapan uzmanlardır. Hastaya alerji testi yapılarak, neye karşı reaksiyon gösterdiği ortaya konmalı. Buna göre önlemler alınmalı, gerekli durumlarda ilaç ve aşı tedavisine başlanmalı.

Evdeki ideal ortam

“İstanbul gibi deniz kenarında yaşayan astım ve alerjik nezleli çocuklarla yetişkinlerin odalarında halı ya da kilim olmamalı. Bu sayede ev tozu mite için önlem alınabilir. Çarşafların 60 derecede yıkanması ve ütülenmesi gerekir. Antialerjik yatak kılıflarının kullanılmasında fayda var. Evde sigara dumanına maruz kalmamak ve keskin kokulu parfümler kullanmamakta fayda var.”