19.09.2006 - 00:00 | Son Güncellenme:
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin hazırladığı taslağa Bayındırlık Bakanlığı'nın genel olarak mesafeli yaklaştığını dile getiren Şehir Plancıları Odası Genel Başkanı Buğra Gökçe, şöyle konuştu: "Çünkü tasarıdaki birçok unsuru sakıncalı buluyor. Boğaziçi 'öngörünüm' sınırı, daha önce gayrimenkulün Boğaziçi'ni görüp görmemesine göre belirleniyordu. Şimdi parsel sınırına göre belirleniyor. Tasarıyı hiçbir şekilde iletmiyorlar, memurlar uyarılmış. Hiç kimse bilmeden, el altından, yangından mal kaçırır gibi tasarı olmaz. Daha önce yapılaşma olmayan parsellerin bir kısmına yapılaşma izni veriliyor. Yüksek rant verecek bölgeler kapsam dışında. Belli ki başka türlü kullanılacak."Eski yasayı hazırlayan hukukçulardan olan Maltepe Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ali Ülkü Azrak, yeni tasarıyla Boğaziçi'nde yağmanın hukuki temelinin hazırlandığını savundu. Azrak, tasarının yasalaşması halinde mutlaka Anayasa Mahkemesi'ne götürüleceğini dile getirerek, "Hiç şüphem yok. Boğaziçi'nin heder edilme planı Anayasa Mahkemesi'nden dönecek" dedi.Marmara Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Turan Yıldırım da kentleşmede kamu yararının gözetilmesi gerektiğini söyledi. Mimar Sinan Üniversitesi Öğretim Görevlisi Oktay Ekinci şunları kaydetti: "Yeni tasarıyla yapılması gereken şey, 1983 yasasının en büyük eksiği olan yaptırımların güçlendirilmesi olmalıdır. Çünkü Boğaziçi Yasası'nda kaçak yapılaşmaya karşı mücadelede yeterli tedbir getirilmemiştir." Boğaziçi'nde imar konularını düzenleyen 1983 tarihli yasayı değiştirmeyi amaçlayan yeni yasa tasarısı şehir plancıları ve mimarların tepkisini çekti. Boğaziçi İmar Yasası tartışmaları ile birlikte gündeme gelen Sevda Tepesi olayında ilginç gelişmeler yaşanıyor.Yeni tasarı, Suudi Kral Abdullah Bin Abdülaziz'e satılan araziye imar olanağı getiriyor. Arazinin eski sahibi Dirvana ailesi, buna tepkili. Aile, araziyi, kendilerine ait olduğu dönemde imar olanağı bulamadıkları için sattıklarını savunuyor. Ancak asıl ilginç olan iddia satış bedeliyle ilgili. Arazinin 27 milyon dolara satıldığı açıklanmıştı. Zeynep Dirvana ise bu konuda şöyle konuştu: "Bizim satış rakamımız 1 milyon dolar, o günkü en yüksek teklif olan 50 milyon liranın 8.5 katıydı. Satış işleminin ardından avukatlarımız tepedeki hisseye göre payımızı gidip bankadan almıştı. Aradaki 26 milyon doların nereye gittiğini merak ediyorum." 1 milyon dolar aldık, 26 milyon dolar nerede?