"Eşimle artık ilişkimizin eskisi gibi olmadığının farkındaydık. Ben de, o da çok yoğun çalışıyorduk. Bu nedenle birbirimize vakit ayıramıyorduk. Fakat boşanmak da istemiyorduk; çünkü bir çocuğumuz var ve onun mutsuz olmasını istemiyorduk, İlişki terapisine gitmeye karar verdik. Terapistimizle yaptığımız görüşmelerde, terapistimiz bize, çocuğumuzun mutsuz bir ortamda büyümesindense boşanmanın da bir seçenek olabileceğini söyledi. Terapiler başladıkça aslında sorunun birbirimize eskiden yaptığımız jestlerin artık olmamasından kaynaklandığını gördük. Çünkü eşim çok romantik bir erkektir ve flört ederken bana hep küçük sürprizler yapardı, birlikte çok zaman geçirir ve çok eğlenirdik. Terapide bu gerçeği gördük ve eşim eskisi gibi bana küçük jestler yapmaya başladı. Ben de aynı şekilde ona sürprizler yapmaya başladım. Birlikte yemeğe çıkmaya, eskisi gibi daha çok vakit geçirmeye başladıkça aslında birbirimizi ne kadar çok sevdiğimizi hatırladık. Terapiden sonraki bir yılımızı doldurduk ve şimdilik her şey yolunda gidiyor. Umarım birlikteliğimiz hiç bozulmaz."
"Eşimle on yıllık evliliğimizden iki tane kızımız var. ilk yıllar her çift gibi biz de sorunsuz bir yaşam sürüyorduk. Fakat yıllar geçmeye başlayınca ve çocuklar büyüyünce her şey yavaş yavaş değişmeye başladı. Aslında bende değil ama eşimde gözle görülür ilgisizlikler belirdi. Örneğin, akşam eve geldiğinde hiç konuşmuyor, yemekten hemen sonra bilgisayarın karşısına geçiyordu, İlk başlarda iş yapıyor diye bu durumun çok fazla üstünde durmadım fakat sonrasında ben odaya girince bilgisayar ekranını kapatmaya başlayınca dikkatimi çekmeye başladı. Bir gün eşim evde yokken bilgisayardan anlayan erkek kardeşimi eve çağırdım. Ona bazı şüphelerim olduğunu söyledim. Eşimin internette yaptığı konuşmaların dökümlerini çıkardık. Şüphelerimde yanılmamıştım, bir kadın değil birçok kadınla internette konuştuğunu gördüm. Konuşmalar genelde flört eden iki kişinin birbirine yazdığı şeylerden ibaretti. Önce ne yapacağımı bilemedim. Bu bir aldatma sayılır mıydı? Eşime de bir şey söyleyemiyordum fakat ilişkimizin böyle devam edemeyeceğini de biliyordum. Eşime ayrılmak istediğimi söyledim. İlk önce çok şaşırdı. Sonrasında ayrılmak istemediğini ve bir terapiste gidebileceğimizi söyledi. Terapilerimizde aslında artık birbirimize karşı bir şeyler hissetmediğimizi ve zorunlu bir evlilik yürüttüğümüzü anladık. Bunu anlamak için terapi gerekli mi diye düşünebilirsiniz fakat gerekliydi. Çünkü olayların içindeyken tam olarak ne yaşadığınızı anlayamıyorsunuz. Sonuç olarak; eşimle ayrılmaya karar verdik. Şimdi çok daha mutlu olduğumu hissediyorum ve pişman olmayacağımı biliyorum."
"Eşimle evlenmeden üç yıl flört ettik. İlişkimiz her yönüyle çok uyumluydu. Özellikle yataktaki uyumumuz herkese örnek olacak nitelikteydi. Birbirimizi çok iyi anlıyor ve ne istediğimizi gayet iyi biliyorduk. Her konudan konuşabiliyorduk, Hatta öyle günler vardı ki o gecenin bizim için önemli olması için günler öncesinden plan yapıyor, fantezilerimizi bir gün değişik yerlerde birlikte olarak, bir gün seksi bir iç çamaşırlarıyla gerçekleştiriyorduk. Fakat bu mutluluğumuz evliliğimizle birlikte ilk önce azalmaya, sonra da giderek değişmeye başladı, Artık bizim de diğer çiftlerden bir farkımız kalmamıştı. Kötü giden cinsel hayatımız, gündelik yaşamımıza da yansıyordu. Eskiden bana karşı çok ilgili olan eşimin giderek bende uzaklaştığını görüyordum fakat yine de cinsel yönden onu arzulamıyordum. Sonunda bir gün eşimin başkalarından hoşlanmaya başladığını fark ettim. Bunu açık bir şekilde yakalamadım fakat bir yere gittiğimizde bakışlarının etrafa kaydığını hissediyordum. Onu kaybetmek istemiyordum ve sonunda eşimle konuşarak bir terapistten yardım almaya karar verdik. Terapilerimizde, sorunun evlendikten sonra birbirimizi kaybetme korkumuzun kalmaması ve artık cinselliğin ikinci planda olmasından kaynaklandığını anladık. Başka arayışlara girdiğimizi fark ettik. Terapistimiz bize biraz daha heyecana ihtiyacımız olduğunu söyledi. Belki bazılarına göre yanlış diye kabul görse de, bir süreliğine evden ayrıldım ve eşimle eskisi gibi kaçamak buluşmaya başladık. Önce romantik bir yemek yiyor sonrasında onun evine gidiyormuş gibi birlikte yaşadığımız eve gidiyorduk. Eski heyecan yeniden geldiğinde ise tekrar aynı eve yerleştik. Şimdi çok daha dikkatliyiz. Gün içinde birbirimize romantik mesajlar atıyor, hafta sonlarında farklı planlar yaparak birlikte güzel ve kaliteli zaman geçirmeye özen gösteriyoruz."
Altıncı yıl çok önemli