Anal yastıkların yapısını bozan nedenler kesin olarak bilinmese de, karın içi basıncın arttığı ve makat bölgesine yansıdığı durumlarda hemoroit yakınmalarının ortaya çıktığı biliniyor. Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Emre Sivrikoz zaman içinde bu faktörlerin hemoroitlerin sarkmasına veya pıhtılaşmasına neden olduğuna işaret ederek “Yeterli su içmeme ve fast-food gibi lif içeriği düşük hazır gıdalarla beslenme sonucu gelişen kabızlık, dışkılama sırasında ıkınma, düzensiz dışkılama alışkanlıkları, ishal ve hamilelik hemoroide yol açan etkenleri oluşturuyor.” diyor.
Hemoroit nüks etme eğilimi olan bir hastalık. Ancak uygun evrelere etkili tedavilerle nüks oranları oldukça düşük tutulabiliyor, hastanın uzun dönem sağlıklı ve konforlu bir yaşam sürmesi sağlanabiliyor. Hemoroidin içte veya dışta olmasına ve evrelerine göre tedavi yöntemi de değişiyor. Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Emre Sivrikoz erken evre hemoroidlerin ağrısız yöntemlerle tedavi edilebildiğini belirterek, “Bu yöntemlerin temelinde basuru besleyen damarın kapatılması ve toplardamar ağının açık kalarak içeriğindeki kanın boşalmasının sağlanması yatıyor.
Hemoroidin oluşumunda yatan mekanizma sarkma olduğu için anal kanaldan dışarıya sarkan yapılar, ağrısız yöntemlerle (Longo, THD, lazer vb.) normal anatomik pozisyonlarına geri getirilerek sabitleniyor. Bu yöntemlerden erken evrelerde başarılı sonuçlar sağlanıyor” diyor. Dördüncü evrede, bir başka deyişle son evrede ise genellikle basurun çıkarılması (hemoroidektomi) gerektiğine dikkat çeken Doç. Dr. Emre Sivrikoz sözlerine şöyle devam ediyor:
“Anal kanal dışında, ağrıya duyarlı cilt yapısı bulunduğu için bu bölgeye yapılan kesiler yoğun ağrılara yol açabiliyor. Bu nedenle basurun çıkartılması ancak kanamalara neden olan son evre hastalıkta uygun tedavi seçeneğini oluşturuyor. Hastalığın erken evrelerde tedavisi bu ameliyatın gereksinimini azaltıyor.”
Kabızlığı önlemek için lifli gıdalardan, özellikle de yeşil sebzelerden zengin beslenin. Günde 8-10 bardak su içmeye özen gösterin. Bağırsakların düzenli çalışmasına yardımcı olacağı için her gün 30-45’er dakika yürüyüş yapın. Tuvalet ihtiyacınız geldiğinde ertelemeyin, yarım saat içinde ihtiyacınızı gidermeye gayret edin. Bekletmeniz durumunda dışkı sertleşecek ve tuvalete çıkmanız güçleşecektir.
Tuvalette aşırı ıkınmaktan ve uzun süre oturmaktan kaçının. Basınç artışı basurların daha çok şişmesine neden olabiliyor. Karın içi basıncını arttıracağı için ağır yük kaldırmamaya dikkat edin. Uzun süre oturmayın ve uzun süre ayakta kalmayın. Oturarak çalışıyorsanız eğer, belirli aralıklarla oturma şeklinizi değiştirin ve kısa yürüyüş molaları verin. Turşu, baharatlar ve alkol gibi besin ile içecekleri mümkün olduğunca tüketmemeye özen gösterin. Çay ve kahve tüketimini de abartmayın