Anne karnındaki dönemde yapılan değerlendirmelerle kalp sağlığı açısından nasıl bir bebekle karşılaşacağının bilgisini anne ve babalarla paylaşabildiklerini anlatan Prof.Dr. Polat, “Doğumsal kalp hastalıkları çocukların yüzde 1'inde görülür. Bunların bir kısmı daha küçük ve sorunsuz rahatsızlıklar olabiliyor ama ciddi olanları da var. Miyokardit, perikardit gibi durumlar olmakla birlikte özellikle en sık romatizmal kalp hastalıkları, kapakçıkların bozulmasıyla gelen hastalıklar daha ön plana çıkıyor” ifadelerini kullandı.
Çocukların kalp sağlığı muayenelerinin çocuk hekimlerince düzenli olarak yapılması gerektiğine dikkat çeken Prof.Dr. Polat, özellikle 3 yaşından sonra tansiyonlarının değerlendirilmesinin Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından da önerildiğini hatırlattı. Polat, ailelere şu önerilerde bulundu:
“Bebek ve çocuklarda kalp muayeneleri çocuk kardiyologlarınca düzenli olarak yapılmalı. Bu tür kontroller kesinlikle can yakıcı veya çocuğu zorlayıcı işlemler değil. Genel anlamda ultrason, EKG gibi tanı yöntemleri ile sonuca varılabilir. Çocuk kalp sağlığını en çok etkileyen unsurlar, günümüz toplumlarındaki hareketsizlik, obezite ve kötü beslenme alışkanlıklarıdır. Çocukların belirli spor dallarıyla ilgilenmesi, yüksek proteinli beslenme alışkanlıklarının geliştirilmesi, özellikle mobil cihaz, monitör önündeki sürelerin günde 40 dakikanın üzerine tutulmaması gibi bazı kurallarımız var.”