Sineklerin dişleri olmadığı için burnu andıran ağızlarından bir miktar salya çıkararak gıdaları sıvılaştırırlar. Yani ağızlarının şekli dolayısıyla herhangi bir besini sıvıya dönüştürerek emerler.
Bunu yapmak için de daha önce yedikleri her şeyi -ki bu çürük bir et ve dışkı da olabilir - kendi tükürükleriyle yiyeceklerinize kusarlar.
Bu yüzden sonra tüketmeyi düşündüğünüz bir yemeğin üzerini kapatmayı asla unutmayın!
Sineklerin içinin bakterilerle dolu olduğunu zaten biliyoruz. Ancak bundan daha fazla sayıda mikrobun vücutlarının dış tarafında bulunabileceğini biliyor muydunuz?
Nanyang Teknoloji Üniversitesi'nden araştırmacılar "Sineklerin bir adımı, mikroplarla dolu bir koloni demek" diyor.
Yani bu yaratıklar dokundukları her şeyi ciddi şekilde enfekte edebilme potansiyeline sahip.
Karasinekler sadece çöp ve yiyeceklere konarak insanlara en az 65 farklı hastalık bulaştırabilirler!
Bunların içerisinde dizanteri, kolera hatta cüzzam bile yer alıyor.
Üstelik sinekler sadece insanları değil, taşıdıklarıyla tavuk, dana gibi diğer hayvanları da enfekte edebilirler.
ABD'li uzmanlara göre birçok restoran sorumlusu, sineklerin hamam böceklerine kıyasla 2 katı daha pis olduğunun farkında değil; özellikle de karasinekler konusunda.
Yani yemeğinize bir karasineğin konması hastalık kapmanız için yeterli olabilir!
Ve siz o yemeği yediğinizde mikrop kaparak ateşlenme, baş dönmesi, ishal başta olmak üzere birçok rahatsızlıkla karşı karşıya kalabilirsiniz.
Sidney Üniversitesi'nden araştırmacılara göre ise şehirdeki sinekler kırsal bölgedeki sineklere kıyasla daha hijyenik.
Çünkü kırsal bölgedeki sinekler, hayvansal atıklar ve benzeri maddelerle daha rahat buluşabiliyor.
Gıda Hattı'nda yer alan bilgiye göre pis bir bölgede yaşamıyorsanız ve sineği hızlıca kovduysanız genellikle endişelenecek bir şey yok.
Çünkü vücudumuz her gün karşılaştığımız bir miktar zararlı mikropla başa çıkma konusunda genellikle iyi iş çıkarıyor.
Tabii ki farklı uzmanların görüşleri bir yana tercih yine de size kalmış...