Kanserle tedavide en geleneksel ve yaygın olarak kullanılan 3 ana yöntem mevcuttur. Bunlar cerrahi yöntem, kemoterapi/immunoterapi ve radyoterapi olarak sıralanmaktadır. Cerrahi yöntemde ana amaç tümörlü bölgenin ameliyat ile temizlenmesidir. Kemoterapi veya immünoterapide ise hastalığın seyrine göre tedavi planı yapılarak hastaya belirli dozlarda ilaç verilir. Cerrahi yöntemin uygulanmasından sonra yine hastalığın seyrine göre kemoterapi/ immünoterapi ve radyoterapi uygulanmasına gerek kalmazken, bazı durumlarda bu tedavi yöntemlerinin kombine bir şekilde kullanılması gerekebilmektedir. Kanser tedavisi konusunda bilim insanları tarafından farklı tedavi stratejileri geliştirilmeye devam etmektedir. Bunlar akıllı ilaçların geliştirilmesi, dokuya/hedefe yönelik ilaç taşıyıcı sistemlerin geliştirilmesi, yeni nesil ilaç formülasyonlarının geliştirilmesi, hormon tedavi uygulamaları olarak sıralanabilir. Ayrıca son yıllarda nanoteknoloji alanında, kanser tedavisi üzerinde önemli gelişmeler yaşanmaktadır.
Her hastanın uygulanan tedavi yöntemine, aynı şekilde yanıt vermesi mümkün değildir. Ancak araştırma sonuçları genele göre belirlenmektedir. Örneğin mesane kanseri için incelenen bir araştırmada, yeni nesil ilacın uygulandığı hasta grubunun sağ kalım oranının, diğer gruba kıyasla yaklaşık 2 kat arttığı gözlenmiştir. Başka bir çalışmada safra yolu kanseri üzerine etkili olduğu düşünülen bir ilaç araştırılmıştır. Safra yolu kanserinin standart tedavisinde bulunan kemoterapi ilaçlarıyla birlikte bir çalışma ilacı da eklenmiş ve iki ayrı kol oluşturulmuş, hastalar bu çalışma kollarına rastgele atanarak, ilaç etkinliği araştırılmıştır. Sağ kalım oranları incelendiğinde çalışma ilacında sağ kalım 12.7 ay iken, kontrol grubunda bu oran 10.9 ay olarak belirlenmiştir. Böylelikle her hastada kişiye özel olarak uygulanan ve geliştirilen yeni nesil ilaçlar kanserle mücadelede ve hastaların sağ kalım oranlarında büyük bir pozitif etki göstermiştir.