“Bu sırada ağız, boğaz ya da dudaklarda, hafif ödem ve şişliğin eşlik ettiği, kaşıntı, yanma ya da karıncalanma hissi yaşanabilir.
Şikayetler besinin ağızla temasıyla başlar ve yutulmasının ardından karın ve midede rahatsızlık hissi, bulantı gibi sindirim sistemini ilgilendiren şikayetler ortaya çıkabilir.
Daha az sıklıkla boğazda ve göğüste sıkışma hissi, nefes darlığı, kusma, ishal ve bilinç kaybı gibi daha ciddi şikayetlerin gelişebildiği de görülmüştür.”
Alerjiye neden olan meyve ve sebzeleri açıklayan Doç.Dr. Nacaroğlu, “Oral-alerji sendromu özellikle huş ağacı polenine daha az sıklıkla da çimen ve yabani ot polenine alerjisi olan alerjik rinitli olgularda gözükmektedir.
Örneğin çimen polenine alerjiniz varsa kavun, domates, portakal, fıstık ya da pazı yediğinizde şikayetleriniz gelişebilir.
Huş ağacına alerjisi olan olgularda; elma, fındık, havuç, vişne, şeftali, kayısı, erik, kivi, badem, nektar, kereviz, patates, soya, incir, kabak çekirdeğine alerjik tepki gözlenebilir.
Yine içinde bulunduğumuz sonbahar aylarında yabani ot polenine alerjisi olan olgularda; havuç, kereviz, rezene, anason, Hindistan cevizi, biber, tatlı-kırmızı biber, zencefil, kimyon, kişniş, kakule, dere otu, maydanoz ve mango tüketimi ile şikayetler ortaya çıkabilir” ifadelerini kullandı.
Oral-alerji sendromu olan hastaların hepsinde polen alerjisinin mevcut olduğunu belirten Doç. Dr. Nacaroğlu, şu bilgileri verdi:
Polen ile gıdalar arasında ortak protein yapısına bağlı gelişen oral alerji sendromunda tedavide semptomlara yol açan meyve ve sebzelerin çiğ formlarından kaçınma genelde yeterli olmaktadır.
Hastaların çoğu şikayete neden olan meyveleri veya sebzeleri pişirilmiş halde yiyebilir çünkü proteinler ısıtma işlemi sırasında bozulur.
Böylece bağışıklık sistemi ısıtıldığında alerjenler parçalandığı için bu besinleri tanımaz.
Ancak bu durum için istisnası olan gıdalarda bulunmaktadır. Kuru yemişlerin hem çiğ hem de kavrulmuş formları oral-alerji semptomlarına neden olabilir.
Polenler için uygulanan alerji aşıları (immunoterapi) polen-besin sendromuna yol açan polenlere hassasiyeti azalttığı için besinlere olan duyarlılığı da azaltıp başarılı olduğu gösterilmiştir.”