Mutfak / ŞULE ŞENTARLI
Her ülkenin adını dünyada duyurmuş bir içkisi mutlaka var. Bizim için rakı veya İskoçlar için viski neyse Meksikalılar için de tekila öyle. Dünyanın pek çok yerinde yaygın biçimde tüketiliyor. Çoğu kulaktan dolma da olsa tekila hakkında iyi kötü bir şeyler biliriz. Bunlardan biri de gerçek tekilanın içinde kurtçuklar olduğuna dair söylenenlerdir. Aslında kurtçuk gibi görünen şey, tekilanın yapıldığı bitkinin bir türünün damıtılmasıyla elde edilmiş görüntüsünden başka bir şey değildir.
Tekila, agave denilen bir bitkinin mavi türünün damıtılmasıyla elde ediliyor. Meksika’nın batısındaki bir alanda devletin tahsis ettiği özel bir bölgede yetiştirilen agavenin yeterli olgunluğa erişmesi için 8 - 12 yıl gerekiyor. Agavenin özü olan pina pişiriliyor, karbondioksit ve alkol elde edilmek üzere fermantasyon işlemine tabi tutuluyor. Daha sonra bu karışım iki kez damıtılıyor ve tekila elde ediliyor. Tüm tekila markaları yasal bir kurala bağlı olarak en az
yüzde 51 oranında mavi agave şekeri içermek zorunda. Tekilanın iki türü var. Biri bekletilmeden şişelenen berrak, renksiz görünümlü taze agave meyvesinin özünün tadını içeren blanco, diğeri ise bekletildikten sonra şişelenen, daha tatlı olan oro. Yumuşaklık açısından en üst düzeye ulaşmış tekilaya anejo ismi veriliyor. Bu da en az bir yıl meşe fıçılarda bekletiliyor ve
altın rengine ulaşıyor.
Söylenceye göre Maya tanrısı Olmec, mavi agave bitkisinin özünü ilk tattığında bu gizemli gücün kendisi için ayrılmasını emretmiş. Bugün ismini bu tanrıdan alan tekila markası Olmeca, Meksika’da üretilip şişelenen ilk tekila olma özelliğini de taşıyor.
Tekila içiminin özel bir kuralı yok. İçenin damak keyfine kalmış. Sek, tuzlu, limonlu veya margarita gibi kokteyllerde kullanılarak içilebiliyor. Geleneksel Meksika tarzı ise shot bardaklarda sek olarak içilmesi. Limonlu tekilanın el üzerine konulan tuz eşliğinde içilmesi de bu ülke gelenekleri içinde. Tekilanın ağzı tuza bulanmış olarak servis edilen margarita kokteyli en çok tercih edilenler arasında. Onun da trajik bir hikayesi var. Margarita isimli çok güzel bir kadın, bayram kutlamaları sırasında kazayla vurulur. Ona aşık olan barmenin kolları arasında can verirken barmen de onun anısına bu içkiyi hazırlar ve onu kendi bildiği bir yolla ölümsüzleştirir. O günden sonra Margarita bütün dünyada yaşar.
GÜNÜN YEMEĞİ
Peynirli kabak
Malzemeler: 4 kabak, 150 gr. beyaz peynir, 1 yumurta1 kahve fincanı rende kaşar, 2
yemek kaşığı zeytinyağı, 1 demet dereotutuz, karabiber, kırmızıbiber
Hazırlanışı: Kabakları bütün olarak tuzlu suda dirice haşlayıp süzün. İnce kıyılmış dereotu, beyaz peynir ve yumurtayı karıştırarak bir harç hazırlayın. Kabakları uzunlamasına kesip fırın kabına yerleştirin. İçlerini biraz alın. Boşalan yerleri peynirli harçla doldurun. Üzerini kırmızı biberle süsledikten sonra zeytinyağını gezdirin. Önceden ısıtılmış fırında peynirler eriyene kadar 10 dakika pişirin.
GÜNÜN MÖNÜSÜ
Peynirli kabak Tavuk ızgara Yoğurt Meyve